Ergun BABAHAN
Sıkıştığınız durumlarda savunma için ortaya attığınız iddiaların gerçekle yakından uzaktan ilgisi olmadığı birer birer ortaya çıkıyor Sayın Başbakan.
‘‘Urla’daki villalar 35 yıldır orada’’ dediniz Google Earth’den çekilen fotoğraflarda geçen yıl bile orada olmadığı ortaya çıktı.
‘‘Camide içki içtiler’’ dediniz, bu iddianızı doğrulamayan müezzini sürdürdünüz.
‘‘Kabataş’ta başörtülü bacıma saldırdılar’’ diye Meclis kürsüsünde, meydanlarda konuşma yaptınız Kanal D’de yayınlanan görüntüler bu iddianın da gerçek dışı olduğunu ortaya koydu.
Say say bitmiyor, ‘‘Bir İçişleri Bakanı oğlunun gözaltına alındığını televizyondan öğrenir mi?’’ dediniz, o bakanın oğluyla gözaltı sabahı konuştuğu, kasalarından çıkan 1 trilyon lirayı izah için akıl verdiği tapelerle ortaya çıktı.
Habertürk’e müdahalenizi Devlet Bahçeli’nin size yönelik küfürleriyle açıklamaya kalktınız, o konuşmanın başka bir konuşma olduğu anlaşıldı.
Hayrettin Karaman ne der bilmiyorum ama gerçeğe bu kadar aykırı beyan, İslam’la bağdaşmıyor gibime geliyor açıkçası.
Siz Allah’ı ağzınızdan düşürmediğiniz için İslam’daki yerini soruyorum yoksa yalanın ahlaktaki yerini çok iyi biliyorum.
Aslında Türkiye’de topluma yaptığınız en büyük kötülüğün de bu olduğuna inanıyorum. Kadınların göğüs dekoltesiyle, insanların içkileriyle uğraşmayı seçen ama rüşveti, yolsuzluğu, çıkar uğruna yalan söylemeyi hoş gören bir ahlak anlayışı.
Gerçeğin ortaya çıkmaması için savcıları polisleri sürgün etmenin mübah, basını susturmanın bir hak olduğunu kabul eden bir ahlak anlayışı.
İnterneti susturan, hakkını arayanı cezaevlerinde süründüren, toplumsal çatışmayı körükleyen bir ahlak anlayışı.
Gerçek korkusu ortada… Gerçeğin ortaya çıkmasını her yöntemi kullanarak engellemek. Gerçekten korkanlar yolun sonuna gelmiş demektir.
Oysa gerçeklerin ortaya çıkma gibi huyu var oysa…
AKP’nin yeni oluşacak Meclis’te de çoğunlukta olması, sizi ve bakanlarınızı Yüce Divan’a yollayacak bir Meclis aritmetiğinin çıkmaması için çabalıyorsunuz. Şu anki kamuoyu araştırmaları da bunun böyle olacağını gösteriyor açıkçası.
Ancak sandığa daha epey zaman var o yüzden neler olacağını bugünden kestirmek mümkün değil.
Sorun şurada…
Ne kadar güzel niyetlerle çıkmıştınız yola, ilk başta da ne güzel adımlar atmıştınız. Türkiye tarihine ülkenin kaderini değiştirecek başbakan olarak geçecektiniz, şimdi tarih kitapları sizi yolsuzluğa bulaşmış, kişisel servetlerini iktidar gücüyle arsızca artırmış bir kabinenin lideri olarak yazacak. Ayakkabı kutularından çıkan milyon dolarlar, sit alanına haksız şekilde yaptırılan villalar, asgari ücretlinin 50 lira zam aldığı bir ülkede 1 trilyona 3-5 kuruş diyen bakan oğullarıyla anacak.
Değer miydi!
Bir zamanlar tüm dünya basınında İslam coğrafyası liderliğine örnek gösterilen, demokratikleşme yolunda attığı adımlar alkışlanan, ekonomideki başarılarına övgü düzülen bir Türkiye vardı.
Bir de bugün bakın…
Türki Cumhuriyetleri’nin diktatörleri ile aynı kefeye koyuyorsunuz çünkü aynen onların yaptıklarını yapıyorsunuz: Demokrasi ve hukuku bir kenara koyma, basını susturup bizzat yönetme, yolsuzluk iddialarıyla debelenme ve demokratik dünyanın alay konusu olma.
Size basın toplantısında soru sormanın gazetecilik ölçüsü haline geldiği, soru soranların dövülmekten beter edildiği bir ülkeden bahsediyoruz. Kabataş’da saldırıya uğrayan kadın yalanı, camide içki içildi iddialarıyla toplumu birbirine düşman hale getirdiniz, bu asılsız söylemler büyük bir ihtimalle polisin daha da sertleşmesine daha çok gencin hayatını kaybedip gözünün kör olmasına neden oldu.
Bütün bunları biliyorsunuz..
Merak ettiğim gece yatağa başınızı koyunda nasıl uyuduğunuz!
Yazarlar
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021