Ergun BABAHAN
AKP’nin daha doğrusu Erdoğan’ın tek başına anayasa yapma şansını mutlak olarak elde edeceğinden endişelenen kesimler HDP’nin seçime bağımsız adaylarla değil de parti olarak girme kararını eleştiriyor. İşi, bunun AKP ile HDP arasında çözüm sürecine yönelik gizli bir anlaşmanın parçası olarak görenler de var.
Yaptıkları yapacaklarının göstergesiyse, anayasayı kendi başına yapma yetkisini alan Erdoğan’ın nasıl bir Türkiye yaratacağını görmek için siyasi dehaya gerek yok. Hukukun askıya alındığı, işçinin grev hakkının ortadan kalktığı, çocukları vuran polislerin yüceltilip annelerinin meydanlara yuhalatıldığı bir ülke. Evdeki paraların korkusuzca sıfırlandığı, yolsulukların başını alıp gittiği, ekonominin çöküşe gittiği bir ülke.
HDP BARAJI AŞARSA...
Her ülke kendisine layık yönetim biçimini seçer ve bunun sonuçlarıyla yaşar. Ruslar, bugün Putin’in Ukrayna’daki genişlemeci siyasetinin sonuçlarını ağır biçimde ödüyorlar mesela ve ödemeye devam edecekleri görülüyor. Türkiye de mutlaka ödeyecektir.
Erdoğan’ın hayal ve amaçları arasına girecek tek güç olarak seküler Kürt hareketi görülüyor. HDP, parti olarak seçime girip barajı aşarsa, yine başkanlık sistemine geçebiliriz ama bu, Erdoğan’ın hayalini kurduğu sultanlık sistemi olmaz.
Ortada bir gerçek var. Cumhuriyet’in kurulduğu günden bugüne kadar hak mücadelesi vermiş, bölge coğrafyasındaki ülkelerde kendi kendini yönetme hakkını kazanmış, bu uğurda kanlı ve ağır bedeller ödemiş bir halkı, bu anayasayla da, Erdoğan’ın hayalini kurduğu anayasa ile de yönetemezsiniz.
O artık geçmişte kaldı…
Bundan sonra üzerinde tartışmamız, kafa yormamız, birbirimizi ikna etmemiz gereken konu, iki halkın hangi koşullar, hangi yönetim biçimi temeli üzerinde bir arada yaşamaya devam edecekleri konusudur.
HDP, barajı aşsa da, aşmasa da; Erdoğan anayasal çoğunluğu elde etse de, etmese de temel mesele budur. Geriye kalanlar, tali meselelerdir bugün için.
Çünkü seküler Kürt hareketi, sadece adem-i merkeziyetçi bir yönetim biçimini değil, kadının haklarını savunan, onu erkekle eşit gören bir seküler anlayışı da savunmaktadır.
SEÇİM SONUCUNA BAĞLI
Demokrasi kadar, işçinin grev hakkı, Alevi’nin ibadetini özgürce yapması ve Sünni ile eşit hale gelmesi, kadının toplumdaki statüsü, dini cemaatlerin devlet baskısından bağımsız varlığı, Türkiye’nin bölge ülkeleri ve Batı ile ilişkilerindeki seyrin alacağı yön… Hepsi aslında bu seçimin soncuna bağlı…
Düne kadar Kürt demek yasaktı, Kürtçe yasaktı. Karda yürürken kırt, kırt diye ses çıkaran Türk boylarına Kürt denmiş diye bilimsel görüşler bile ortaya atılmıştı.
İnkara dayanan bir tarih geldi, geleceğini yok saydığı bir halkın eline teslim etti.
Bu halkın ‘‘Allah’ın sopası yoktur’’ diye bir deyimi bulması bir tesadüf değil herhalde. Yaşanan olaylardan çıkarılan dersin özeti bu.
Haziran’daki seçim sadece Erdoğan’ın hayallerini değil, Türkiye’nin kaderini belirleyecek. Belirleyen ise, beğenseniz de beğenmeseniz de Kürt siyasi hareketi olacak…
İyi pazarlar…
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021