Ergun BABAHAN
Ortadoğu’da sınırlar yeniden çizilir, ne zaman biteceği bilinmeyen mezhep savaşları yaşanırken; başta Amerika olmak üzere Batılı güçler kendilerine uzun vadede güvenilir müttefikler arıyorlar.
Türkiye, Cumhuriyet’in kuruluşu ve çok partili hayata geçtikten sonra 100 yıla yakın bir süre bu rolü başarıyla yerine getirdi. Dünyanın büyük kısmını harabeye çeviren 2. Dünya Savaşı’nın dışında kalmayı başaran Türkiye, Sovyet tehdidi sayesinde Batı İttifakı içinde yer alabildi.
Marshall yardımından yararlanan, NATO’ya katılan Türkiye, uluslararası kurumların çoğunda kendisine yer buldu. Bu dönemde İsrail ile ilişkilerini de en iyi düzeyde tutan Türkiye, askeri vesayet rejimi sayesinde Batı çizgisinden sapmadı.
Elbette başta Ege, Kıbrıs olmak üzere Batılı sistemlerle gerilim yaşadı ama bu hiç bir zaman kopma noktasına getirmedi ilişkileri.
EN ANTİ-AMERİKANCI ÜLKE!
Batı’ya kuşkuyla bakan ilk kurum yine askerler oldu. Demokratikleşme baskılarının ülkeye irtica ve bölünme getireceğine inanan ordu, Kemalist ideolojiden beslenen milliyetçi damarıyla ulusalcılığa savruldu. NATO sorgulanmaya, Rusya, Çin ve Hindistan ile ortaklık tartışılmaya başlandı.
Silahlı Kuvvetlerin bu ulusalcı damarı Ergenekon ve Balyoz davaları sonucu tasfiye edildi. Ancak Silahlı Kuvvetlerin kurum olarak hala bölgedeki gelişmelere Batı ile aynı gözlükle baktığını söylemek mümkün değil.
PEW araştırmaları gösterdiği üzere, Müslüman coğrafyada anti-Amerikan duyguların, Hristiyan karşıtlığının en yüksek olduğu ülkelerden biri Türkiye. Obama’nın göreve başladığı dönemde Türkiye’ye yönelik jestleri bile bu karşıtlığı azaltmaya yetmedi.
Ulusalcılar Kemalizm’den, muhafazakarlar ise İslam’dan kaynaklanan nedenlerle anti-Amerikan ve anti-Batı duygularla hareket etmeye devam etti. Bu duyguların dışa vurumu kendisini siyasi partilerde buldu.
Özetle bugün Türkiye’nin belirleyici aktörleri arasında Batı’yı güvenilir bir ortak olarak gören herhangi bir kurum yok. Uzun vadede sıkıntı yaratması kaçınılmaz bir durum bu.
ÇATIŞMA MI BİRLİKTELŞK Mİ!
Kürtlerde ise durum tamamen farklı…
Önce Irak, ardından Suriye Kürdistan’ı Amerikan’ın doğrudan müdahelesi sonucu varlık buldu. Kobaneli Kürtleri bir etnik temizliğin elinden Amerikan hava saldırıları kurtardı, Tel Abyad da aynı şekilde özgürleşti.
Yeniden yapılanacak bu bölgelerde, Kürt hareketinin liderleri kadar Başkan Obama’nın da kahraman olarak anılacağından kimsenin kuşkusu olmasın.
Seküler yönü ağır basan, İsrail’e kategorik bir düşmanlık duymayan Kürtler önümüzdeki yüzyılda Batı’nın en güçlü müttefiki olmaya aday.
Bu tabloyu doğru okuyamayan AKP ve kadroları, PYD ve Kürtler üzerinden Amerikan ve Batı karşıtlığını pompalamaya devam ediyor. Bu besleme, Batı açısından uzun vadede Türk Talibanlar yaratılma riski taşıyor.
Ankara kararını Kürtlerle çatışma veya barış içinde bir arada yaşama yönünde yapmak zorunda. Çatışmanın riskleri çok açık. Demokratik birliktelik herkese kazandıracaktır.
Yazarlar
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021