Eser KARAKAŞ
27 Mayıs’ın yıldönümünde ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) anlamsız, 27 Mayıs askeri darbesini meşru gösteren bir tweet attı galiba ve bunun üzerine AKP cenahından çok sert bir tepki geldi; savcılık kurumu da harekete geçmiş, yanlış sayılmaz ama keşke aynı kurum yani savcılar demokratik, laik hukuk devletine karşı çok açık cebir unsuru da içerebilecek her müdahaleye aynı duyarlılığı gösterebilse ama durum pek öyle değil.
Savcılık kurumu artık yarı tarih olmuş 27 Mayıs darbesini öven bir açıklama karşısında aktif bir tavır alırken, mesela 27 Nisan muhtırasında, mesela “Anayasayı buzdolabına kaldırdık” lafına karşı da “sessuzluğu” oynamışlardı.
Peki bu meselenin AKP ve vesayet ile ilişkisi ne?
AKP’nin 27 Mayıs türü bir askeri darbenin övülmesine karşı çıkmasını anlıyorum, doğal haklarıdır ama 27 Mayıs’a karşı çıkmak demek sadece bu darbeyi övenlere karşı çıkmak olmamalıdır.
27 Mayıs’a karşı çıkmak demek bu askeri darbenin getirdiği ve hala yürürlükte olan kurumsal yapılara karşı çıkmak demektir.
27 Mayıs darbesi özellikle sivil-asker ilişkilerinde önemli değişiklikler getirmiştir; en önemli iki değişiklik şunlardır:
1-Milli Güvenlik Kurulu’nun anayasal bir statüde ihdası;
2-1949’da Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanan Genelkurmay Başkanlığının tekrar Başbakan’a karşı, bağlı değil, sorumlu hale getirilmesi.
AKP’nin ise, Maşallah, bu iki kurumsal yapıyla yani hiçbir demokratik hukuk devletinde olamayacak söz konusu yapılanmayla, Genelkurmay’ın Başbakan’a karşı sorumluluğu (2016 sonrası ise Cumhurbaşkanına karşı sorumluluğu ama nedense bağlı olması değil) ve MGK türü bir anayasal kurumla hiç problemi yoktur.
Bu kurumsal yapıyı şimdilik kendi kontrollerine aldıklarını zannettikleri için meselenin hukuk devleti boyutu ile AKP’nin zerre kadar ilişkisi kalmamıştır.
Anlaşılan ve çok iyi anlaşılan AKP’nin vesayet kurumlarına karşı olmadığı ama bu kurumları kontrol edemedikleri zamanlarda şikayet ederek vesayete karşılarmış gibi kendilerini pazarladıklarıdır.
AKP kurulduğu günlerde YÖK’e de karşıydı ama şimdi bu vesayet kurumunu tamamen kontrol ettiğini düşündüğü için YÖK’ün kaldırılması bu vesayet kurumları aşığı partinin gündeminden tamamen çıkmıştır.
Açın AKP’nin kuruluş beyannamesini, programını, ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.
Meselesi sadece AKP’nin tüzel kişiliği ile de sınırlı değildir.
Genelkurmay’ın Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmasını, MGK türü bir yapının demokratik hukuk devletlerinde olamayacağını, YÖK’ün en büyük vesayet kurumu olduğunu senelerce dile getirerek muhalif pozisyonu takınan, bu rolü Shaksepeare oyuncusu ustalığı ile oynamayı başaran ve hala ortada dolaşan ama vesayet kurumlarını unutmuş sözde yazar-çizer bir yeni-vesayetçi güruh daha bulunmaktadır.
Bu yeni-vesayetçi güruh da 27 Mayıs’ı övme yanlışı yapan ADD tweetini eleştirmekte ama 27 Mayıs ürünü askeri vesayet kurumlarına, Genelkurmay Başkanının statüsüne, MGK’ya, YÖK’e değinmekten bile korkmaktadırlar artık.
Demek tüm dertleri iktidar ve vesayet kurumlarının direksiyonu imiş.
Umarım yakında ellerine bir tekerleksiz, lastiksiz kuru bir direksiyon alıp köyün meydanında “vı, vı, düt” diye dolaşır, dururlar.
NOT: Kendine profesör diyen bir zat, bir gazeteci(!) geçenlerde bir yayında Belgrat ormanlarında gömülü olan bazı şeyleri çıkarıp mücadeleye gireceğini söylemiş şayet Erdoğan seçilemez ise, savcılık harekete geçince de lafı komik bir biçimde çevirmiş.
Bu sözde dindar, sözde muhafazakar kişiler, mesele sadece bu kişi ile de sınırlı değil, en azından açıkça söylediklerinin dahi arkasında durabilecek medeni cesaretten yoksunlar; dindarlık, muhafazakarlık gibi önemli kavramlar bu kişilerin ağızlarında etkisi maalesef seneler sürecek bir kirlenmeye uğradı.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları












































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025
14.10.2025
8.10.2025
23.09.2025