Etyen MAHÇUPYAN
Merkezin dışından gelen her iktidarın kendisini merkezde tutacak partnerlere ihtiyacı vardır. Bu partnerleri ya parlamentoda arar, ya da devletin asli sahiplerine rücu etmek zorunda kalırsınız. AK Parti bir kez daha tam bu noktada…
Kürt meselesinde iç barış alternatifi elden kaçıp PKK da bu durumu bilinçli kullanınca, askere alan açma durumunda kalınmıştı. 15 Temmuz sonrasında ise bir anda askeri yapıyı tamamen sivil otorite ‘altına’ alma şansı doğdu. Ne var ki kağıt üzerindeki düzenlemenin sisteme nüfuz etmesi, kalıcı ve istikrarlı bir model üretmesi zamana ve uygun ortama muhtaç. Çünkü askerin operasyon alanının genişlemesi ile emir komuta ve terfi tayin mekanizmalarının ‘sivilleşmesi’ birbirini zıt yönde etkileyen durumlar. Eğer bu reformu barış zamanında yaparsanız sorun olmayabilir… Ama savaşırken yaparsanız hiç ummadığınız açıklar verebilirsiniz.
Nitekim herkes ordunun yapılanması reformundan söz ediyor ama ‘TSK Personel Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’dan söz etmiyor… Oysa EMASYA protokolünü kaldırmış olan AK Parti şimdi askere aynı yetkileri veriyor. Artık terörle mücadelede Bakanlar Kurulu kararı ile TSK’ya özel görev verilebilecek. Görevin kapsamı, süresi, alanı, alınacak önlemler ve istihbarat yetkisi Bakanlar Kurulu tarafından belirlenirken, görevli TSK birliklerinin çapı, teşkilatı, konuşlanması, emir komuta ilişkileri, kuvvet kaydırılması ve ‘gerekli görülen’ diğer konulara Genelkurmay karar verecek. Bu görevde TSK hem kendi hem de diğer kolluk kuvvetlerinin yetkisini kullanacak. Eğer askeri birlikler genel kolluk kuvvetleriyle işbirliği içinde görev yapıyorsa, komuta askeri birliğin komutanında olacak. Komutanın ihtiyaç duyacağı bilgiler istihbarat birimlerince ‘öncelikle’ toplanacak ve ‘gecikmeksizin’ iletilecek. Ayrıca yürütülen operasyonlarda kaçakların yakalanması ya da güvenliğin sağlanması için birlik komutanının kararıyla her türlü konuta ve iş yerine girilebilecek. Bu yetki 24 saat içinde hakim onayına sunulacak…
***
Az ihtimal ama, ya hakim bu yetkiyi onaylamazsa? Değişen bir şey olmayacak… Çünkü tüm bu faaliyet ‘askerlik hizmet ve görevi’ kapsamına girerken, işlendiği iddia edilebilecek suçlar da ‘askeri suç’ sayılacak. Böylece yargılama tamamen askeri otoritenin takdirine bırakılacak. Bu sistemin nasıl işleyeceğini tahmin edebiliyoruz… Benzer şekilde TSK mensupları dışındaki kişilerin de yargıya götürülmesi kolay değil. İsnat edilen suçlar nedeniyle soruşturma izni verilene kadar yakalama, gözaltı ve tutuklama tedbirlerine başvurulamayacak. Soruşturma izni için ise zanlının amirinin onayı gerekecek… Tabi askerler için soruşturma iznini sadece Genelkurmay Başkanı verebilecek. Ayrıca tüm bu haklardan, düzenlemenin yürürlüğe girmesinden önce operasyonlara katılmış olanlar da yararlanacak.
Öte yandan yine de ‘üst akıl’ sivillerde diye düşünebilirsiniz. Çünkü Kanun’da koordinasyon ve gözetimin valilerde olduğu da söyleniyor. Ancak bu, askeri birlikler ile genel kolluk kuvvetlerinin birlikte görev yapmaları halinde geçerli. Ayrıca acaba birden fazla şehri kapsayan görevlerde hangi vali yetkili olacak? Bu durumda valiler arası koordinasyonu kim yapacak?
EMASYA tam da bu ‘çatlak’ üzerinde inşa edilmiş ve sonuçta tüm istihbaratı ve yetkiyi askere teslim etmişti. Şimdi yine aynı noktadayız ve üstelik AK Parti’nin askerin sorumluluğunu yükleneceği bir yapı içinde… AK Parti’yi ve Türkiye’yi vurmak isteyecek ‘iç ve dış güçler’ için çok elverişli bir ortamda olduğumuzu kimse aklından çıkarmasın. Umarım hükümet içinde durumun vahametinin farkında olanlar vardır…
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2025
25.10.2025
15.03.2025
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024