Hilâl KAPLAN
Çözüm süreci ikinci yılını tamamladı. Önümüzdeki Nevruz’da ise, Öcalan’ın ‘silahlar sussun, fikirler konuşsun’ çağrısı ikinci yılına girmiş olacak. Peki, neredeyiz?
Hükümet, Andımız'ın kaldırılmasından özel okullarda anadilde eğitimin önünü açmaya kadar bazı reformlara imza attı. Âkil insanlar süreciyle beraber toplum barış fikrine ısındı. Artık kimse ‘Neden masaya oturuldu?’ diye sormuyor. ‘Masada ne konuşuluyor?’ diye soruyor. Çözümün siyaset yoluyla çözümü, Erdoğan’ın da siyasî karizması ve halkta uyandırdığı güvenin de katkısıyla benimsendi. Her ankette çözüme inancın ve isteğin en çok çıktığı bölgenin Güneydoğu Andolu olması da bölge insanın iki silah arasındaki kıskaç dışında her yolun denenmesine açık olduğunu gösteriyor. Ancak PKK hâlen sınır dışına çekilmiş değil. YDG-H adı altında, örgütün hain ilan etmeyerek alan açtığı örgüt de terör estirmeye devam ediyor. 6-8 Ekim Kıyımı’nın ülke çapında yarattığı travmanın da sürece inancı sarstığı ortada. Bundan sonra nasıl bir yol izlenecek.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın, İskele-Sancak’ta yaptığı açıklamalar bu soruya ışık tutan türden. Gelinen noktayı Akdoğan şöyle özetliyor:
“Birtakım sorunlar yaşanıyor. Bu sorunlara, sabotaj girişimlerine rağmen sürecin bir şekilde aşılanarak bu noktaya gelmesi, tekrar trenin raya oturması, bunlar önemli kazanımlar. Şu anda da usul ve yöntem üzerine bir anlaşma var ve muhteva üzerine çalışılıyor.”
Usül ve yöntemden kasıt, anladığımız kadarıyla İmralı-Kandil arasında mekik dokuyan HDP heyetinin Öcalan’ın müzakere taslağının nihai biçimini almasına katkı sunması, bunu hükümet yetkilileriyle görüşerek ele alması, İmralı adasına ziyaretlerin artık MİT tarafından değil, Kamu Güvenliği Müsteşarlığı tarafından yapılarak sürecin siyasî çözümünün altının çizilmesi ve medyaya daha az konuşup daha çok ve hızlı iş yapmanın önemsenmesidir.
Akdoğan, Öcalan’dan beklentilerini de şöyle anlatıyor:
“2013 Nevruzu'nda Öcalan’ın verdiği mesaj, ‘artık silah dönemi geride kalmıştır, silahlar sussun, fikirler konuşsun, silah ve terör değil demokratik siyasetle bu meseleler hallolabilir.’ Bu anlayışın yerleşmesi çok önemlidir. Yani silah bırakmadan önceki aşama silah bırakma fikriyatının kabullenilmesidir. Bu noktada bir mesafe kat ediliyordu. Ama Kobani olayları, bölgesel gelişmeler, bu paradigma bir sarsıntı geçirdi. Yani silah bırakma fikriyatı yerine bir şekilde silah geçer akçe, yani bölgede bir sürü örgüt var, birbiriyle mücadele ediyorlar, birtakım alan hakimiyeti kurma çabaları var Suriye’de, Irak’ta vs. Yani burada ‘Silah olmazsa biz tutunamayız, amacımıza ulaşamayız’ gibi, farklı eğilimler güç kazanmaya başladı ve bu paradigma aslında sarsıldı. Bunun tekrar güç kazanması gerekiyor. Bu noktada Öcalan’ın bu süreçte daha ileri, geçen seferin bir adım ilerisinde mesaj vermesi önemli olacaktır elbette. Gerekir diye de düşünüyorum.”
Öcalan’dan fikirlerin konuşması çağrısının altını çizmesi ve artık Türkiye’ye karşı silah bırakma zemininin sağlandığını ilan etmesi bekleniyor. Şayet bu gerçekleşirse, hükümet de müzakere taslağına kendi cevabını somutlaştıracak ya da muhtemelen kendi çerçevesini ortaya çıkaracaktır. Ancak Nevruz gelmeden, Öcalan’ın 5 yeni tutukludan oluşacak heyet gibi kendi talepleri olduğunu da hatırlatalım.
Akdoğan, şu sözleriyle de, çözüm sürecinde her görüşe ve kuruma yer olduğunu söylemekle birlikte, önemli bir ayrım da yapıyor:
“Ama bu, şu demek anlamına gelmiyor, şimdi bu sürecin bir ayağı da İmralı’da devam eden görüşmelerdir. Örgüt, elinde silah olan örgüt ve bunun bileşenleriyle devam eden birtakım temaslar var. ‘Bu, bir müzakere masası ben de oraya oturacağım’ diye anlaşılırsa bu yanlış anlama olur. Öcalan’ın Nevruz mesajı, bunun bir anlamı var. Şimdi bunu herhangi bir dernek başkanı yaptığında, örgüte ‘Sen şunu yap, bunu yap’ dediğinde bir anlamı olur mu? Çünkü onun etkisi olmaz. Bunları birbirine karıştırmamak lazım.”
Bu vurgu, bölge özelinde tüm siyasî grupların hak ve özgürlükler noktasında eylem yapma, taleplerini yükseltme hakkı tanınmakla birlikte, PKK’ya silah bıraktırmak noktasında birincil muhatapların da kim olduğunun altını çizmektedir.
PKK silah bırakmak, Öcalan daha net duruş almak ve hükümet de siyasî adımları hızlandırmak noktasında inisiyatifini güçlendirirse, barışın tesisine bu sene içerisinde şahit olabiliriz.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları

























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019