İbrahim Karagül
İsrail her an Güney Lübnan’a saldırabilir. Suudi Arabistan aynı anda Yemen’e girebilir. İran, hesap bozucu biçimde, İsrail saldırmaya fırsat bulamadan Hizbullah’ı İsrail üzerine salabilir. S. Arabistan ve İsrail ile paralel biçimde Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)Katar’ı taciz edebilir.
İşte bunlar olduğunda ya da olurken Tahran doğrudan Dubai’yi vurabilir. İşte bütün bunlar olduğunda, bir süre sonra Irak’ın bir kez daha Kuveyt’i işgali bile gündeme gelebilir. İsrail aynı zamanda Suriye’nin Golan bölgesini işgal edebilir.
Savaş; Kızıldeniz çevresinden Basra Körfezi’ne kadar birçok cepheye aynı anda yayılabilir. Batı’da Lübnan, Güney’de Yemen, Doğu’da Katar ve BAE olmak üzere, Riyad’da doludizgin tasfiye yapan yeni kadro, üç cepheden ateşler içinde kalabilir. S. Arabistan yarımadasının çevresi büyük bir yangına dönüşebilir.
Çok büyük bir oyun kuruldu
Çok büyük bir oyun tezgâhlandı ve sahneye sürüldü. Çok üzüntü verici, endişe verici bir tablo ile karşı karşıyayız. Oyun kuruldu ve bölgedeki aktörlere, yerel güçlere rolleri dağıtıldı. Riyad’da saat kuruldu. Siz hâlâ S. Arabistan’da olanları yolsuzluk zannedin, taht kavgası zannedin, para kavgası zannedin.
Siz hâlâ Veliaht Prens Muhammed Selman’ın eski kadroları tasfiye edip genç bir Suudi eliti oluşturmaya çalıştığını zannedin. Siz hâlâ bunu gözaltına alınanların yüz milyarlarca dolarlık varlıklarını ele geçirmeyle sınırlı bir şey zannedin.
Riyad’ın tasfiye listesi CIA ve Mossad yapımı
Elbette bunların hepsi var. Bir haftadır gördüğümüz büyük gürültü içinde bunlar da var. Geleneksel Suud yönetimi, işadamları, ABD ve İsrail’le bir şekilde ayrışan herkes tasfiye ediliyor. Bölgesel savaşa karşı olan herkes tasfiye ediliyor.
Suud-İran kapışması istemeyenler tasfiye ediliyor. İsrail ve ABD adına bölgenin yeniden dizaynı önünde durma potansiyeli olan herkes tasfiyeediliyor.
Şuna eminim: Riyad’daki yeni yönetiminin tasfiye listesinin tamamı CIA ve Mossad tarafından hazırlandı ve ellerine tutuşturuldu. Tıpkı 28 Şubat’ta Türkiye’de darbe yapanların ellerine liste tutuşturulması gibi. Tıpkı 17-25 Aralık ve 15 Temmuz’u yapan FETÖ’nün eline tasfiye edilecekler listesi tutuşturdukları gibi.
Bütün coğrafyayı imha edecekler..
Ama bütün bunların ötesinde bir şey daha var. Asıl endişelenmemiz, korkmamız gereken o: Batı; bütün coğrafyayı imha etmeyi planlıyor. Yeni oyun bu imha planı üzerine kuruldu. Artık savaşlar, krizler devletlerle, bölgelerle sınırlı olmayacak. Yeni kriz bölgesel ve coğrafyanın tamamına yayılacak bir fırtına olarak servis edilecek.
Şimdi Suudi yönetimini İran’la savaş için yeniden formatlıyorlar. Bu senaryoya karşı olan, karşı çıkabilecek herkesi devreden çıkarıyorlar. ABD, İngiltere ve İsrail daha şimdiden Riyad’ı rehin almış durumda. Onu İsrail’le birlikte önce Lübnan’a saldırtacaklar. Ardından sütün cephelere sürecekler.
ABD ve İsrail’in; BAE, S. Arabistan, Mısır üçgeninde kurduğu kalkan, cephe coğrafyayı imha edecek bir cephedir. Aynı zamanda S. Arabistan’ı intihara sürükleyecek, paramparça edecek bir cephedir.
Savaş İslam’ın kalbine taşınıyor
Bu cephe tamamen İran’la hesaplaşma üzerine biçimlendirildi. Ama İran’a ulaşamadan İran’ın uzantısı olan güçler Lübnan ve Yemen’den tasfiye edilecek. İran’la iş tuttuğuna inanılan, Arap dünyasına ihanet ettiğine inanılan Katar’dan intikam alınacak. Bir sonraki adımda çıkarılacak büyük savaşta bu güçlerin ayaklarına bağ olmaları engellenecek.
Irak işgali, Suriye savaşı, Yemen’deki çatışmalar yeni büyük krizin, yeni bölgesel savaş senaryosunun yanında bir hiçtir, bunu böyle not edin.
Kızıldeniz’den Basra Körfezi’ne kadar birçok cephe birden harekete geçirilecek. Savaş İslam’ın merkezine taşınıyor.
Bu, Şiilerin-Sünnilerin savaşı değil: Bu, bir istilâ projesidir
Bu, bizim savaşımız değil. Bu, Sünnilerin, Şiilerin savaşı değil. Bu, Türklerin, Arapların, Acemlerin savaşı değil. Bu; Haçlı Savaşları’ndan bu yana, Birinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük, en yıkıcıtehditlerden biri.
Etnik kimliğimize, mezhep kimliğimize, aramızdaki anlaşmazlıklara bakmadan bu fırtınaya direnmek, karşı durmak zorundayız. Çünkü bu, bizim değil, ABD ve İsrail’in coğrafyamızı talan etmeye, paramparça etmeye dönük büyük projesidir. Ve o proje için harekete geçilmiştir.
S. Arabistan Lübnan’daki vatandaşlarının derhal ülkeyi terketmesiniistedi. İsrail günlerdir saldırı tatbikatı yapıyor. Hizbullah Suriye’deki birliklerini Lübnan’a ekiyor. Husiler füzelerini depolardan çıkarıyor.
Hep birlikte güçlü bir ses vermek zorundayız
Eğer bir ses öne çıkmazsa, eğer bu tezgâh bozulmazsa, eğer BAEdurdurulamazsa, eğer ABD-İsrail tezleri boşa çıkarılamazsa ağır bir bölgesel bunalım bekliyor bizi.
Şunu not edelim: Bu planın kaybedeni S. Arabistan olacak. Tuzak asıl bu ülkeye kuruldu. Ama coğrafyanın tamamı kaybedecek. Belki de hiçbir ülke bu yeni krizin dışında kalamayacak.
Hep birlikte bölge düzeyinde güçlü bir ses vermek zorundayız. Hep birlikte bölgesel savaş senaryosunu boşa çıkarmak, coğrafyayı ve ülkelerimizi kurtarmak zorundayız. Hep birlikte bölgesel dirence güç vermek zorundayız.
Harekete geçmek zorundayız.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2021
26.07.2021
28.06.2021
17.06.2021
14.06.2021
10.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
20.05.2021
17.05.2021