İlhami IŞIK
Sırrı Süreyya Önder “tuzu kurular” sözünü barışın aciliyeti için ifade ederken bu söz üzerine böylesine tartışmalar olacağını herhalde tahmin etmiyordu. Hele ki bu sözü için kırılan ve alınganlık gösterenlerin bu kadar fazla olacağını hiç ama hiç beklediğini sanmıyorum.
“Tuzu kurular” sadece Kürt sorununda çıkarı olanlar değil elbette. Ya da olup bitenler bizi hiç ilgilendirmiyor diyenler de değil. Bazen seninle aynı duyguyu paylaşıp ama hep kendi önceliğini önüne koyanlara da tuzu kuru olanlar denir. Senden her türlü fedakârlığı kendi adına ister, kendisi için belirlediği hedeflere koşulsuz uymanı bekler, senin için üzülür ama kendi üzüntüsü çok daha değerlidir.
Senin acını anlar ama önceliği kendisinin acı çekmemesidir. Sen onun dostu olduğun müddetçe o senin dostundur. Ayakta kalmak için farklı arayışlara girdiğin an seni suçlamaya başlar. Çünkü onun için sadece bir yol temizliğinden ibaretsin.
Senin onurun onun onuru yanında hiçbir şeydir. Sen onun için her türlü tavizi vermelisin. Hep doğru onlardır. Onların doğruları senin hakikatindir. Kimi zaman onlar için birer baş ağrısısın. Kimi zaman onlara her şeyini feda edebilecek kalabalık bir insan topluluğusun.
Süslü ve ince işçiliklerle donatılmış sözler yerine açık, net ve utangaçça kendinize sakladığınız düşünceleri şeffaf olarak söyleyin lütfen.
Kürtler ne yapsın sizin için?
“1980”ler veya 1990’lar değil” değil ki öncelik barış olsun diyorsunuz.
Yani ölümler yoksa, barış öncelikli bir hedef olmamalı diyorsunuz. Bu ne zalimce bir düşünce. Kürtler ölürken mi barış demeli?
Bunu mu demek istiyorsunuz? Ya da biz iktidara gelinceye kadar kendi önceliklerinizden vazgeçin mi demek istiyorsunuz? Kürtler yaptı bunu zaten.
2013 yılından beri siz ne istediyseniz onu yaptı. Çözüm sürecinde “demokrasi olmadan barış olmaz” dediniz, Kürtler evet dedi. 2015 seçimlerinde bizim dünyamıza ait olmayan o meşhur “seni başkan yaptırmayacağız” sözünü sizin için kullandı.
2019 seçimlerinde “kimse bizi desteklediğinizi bilmesin” demenize rağmen yani bizimle görünmekten bile korkmanıza rağmen Kürtler “evet” dedi. 2024 seçimlerinde de aynısını yaptı.
Şimdi ilk defa kendimiz için bir şey istiyoruz diyor Kürtler…
Barış diyoruz.
Niye alınganlık yapıyorsunuz?
Kürtler mi sizin verdiğiniz mücadeleyi engelliyor? Milyonlarca insan ayakta ve sokaklarda bu iktidardan kurtulmak için eylemlerde ve Kürtler “biz mi bunu engelliyoruz?’ diyor. Her yerde genel grevler var da, biz mi hayır diyoruz?
Söyler misiniz biz barış derken neyi engelliyoruz?
Kürtlere demokrasiyi bekleyin mi diyorsunuz?
Demokrasi geldiği gün Kürtlere ne vaad ediyorsunuz peki?
2016’dan beri çatışmalar yok bu ülkede. Günde 20-30 insan ölmüyor artık. Barış yokken bile bu ölümlerin olmaması ne kadar değerli bir şey ama ülkenin üzerinde ‘Kürt sorunu eşittir terörizm kabusu’ hiç bitmiyor. Her şey ‘terörizm’ sepetine atılıyor.
Binlerce insan hiç yoktan hapishanelerde çürüyor. Bunun içinde genel başkanlık yapmış liderler, büyükşehir belediye başkanları, yazarlar, gazeteciler, aydınlar sadece Kürt oldukları için tutuklanan binlerce insan…
Sadece bu bile barış istemeye yetmiyor mu? Barış, terörizm kâbusunu ortadan kaldıracak hayati bir adım değil mi?
Evet ölmemek en kıymetli önceliktir ama yok sayılarak ve hiçselleştirilmiş bir yaşam, ölmekten beter bir durum değil midir?
Bu ülkede milyonlarca Kürt olarak ölmüyorsak, şanslıyız dememiz isteniyor.
Kürtlerin öncelikli talepleri olamaz. Her talepleri ikincil talepler olur ancak bu ikincil taleplere sıra da gelmez hiçbir zaman. Birilerinin hep öncelikli ve mühim bir o kadar da üstün talepleri vardır çünkü.
Milyonlarız ama Batı’da Kürtçe tabela bile asamayız. Milyonlarız ama anadilimizde eğitim alamayız. Milyonlarız ama Kürt olarak bir yere gelemeyiz. Milyonlarız ama hala Kürt olduğumuzu kanıtlamaya çalışıyoruz.
Tuzu kuru olanların bunu anlaması zor.
İşte tam da Sırrı Süreyya bunu söylemeye çalıştı.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2025
1.07.2025
9.06.2025
18.05.2025
8.05.2025
28.04.2025
21.04.2025
13.04.2025
1.04.2025
16.03.2025