Kurtuluş TAYİZ
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), önceki gün Diyarbakır’da toplanarak Kürt halkı adına ve tek taraflı olarak özerklik ilan etti. DTK’nın Kürt halkının bütünü adına böyle bir tasarrufta bulunma hakkının olup olmadığı kuşkusuz çok tartışılacak. Kararın zamanlaması, yöntemi ayrıca üzerinde durmayı gerektiriyor.
Kürt siyasetini yakından takip edenler için bu özerklik ilanı hiç sürpriz olmadı. Ancak Meclis’te yeni anayasa hazırlıkları yapılırken Kürt siyasetinin böyle tek taraflı bir girişimde bulunacağını sanırım kimse beklemiyordu. İşler ters gittiğinde, yani demokratik çözüm umudu tükendiğinde Kürt siyasetinin özerklik kozunu böyle tek taraflı olarak ortaya sürebileceği tahmin ediliyordu. Ama mevcut koşulların Kürt siyasetini tek taraflı özerklik ilan etmeye zorlayacak kadar da umutsuz olduğu söylenemez. En azından Meclis’te yeni anayasa hazırlıkları yapılıyor. Yeni anayasanın esas konusu da Kürt meselesini çözüme kavuşturmak. Hükümet ve muhalefet partileri, bu çözüme destek vermek için hazır olduklarını hep bir ağızdan daha birkaç gün önce dile getirdiler. Ayrıca İmralı’da devletÖcalan görüşmeleri de ilerleme kaydediyor, bunu bilmeyen de yok.
Böyle bir ortamda tek taraflı bir özerklik ilanı, demokrasi dışı bir dayatma anlamına gelmez mi?
Kürt halkının önemli bir bölümünü temsil eden BDP’nin tam olarak tarif edemese de, içini dolduramasa da bir özerklik projesini savunması, bunu siyasi talep haline getirmesi kuşkusuz yanlış değildir. Meclis’te bu projeyi büyük bir hararetle savunabilir, yeni anayasada yer bulması için büyük bir siyasi kavga başlatabilir. Ancak daha Meclis’e bile gitmeden, tek bir önerge sunmadan, bir anayasa taslağı bile ortaya koymadan Diyarbakır’da “özerklik ilan ettim” demek, bana göre demokratik çözümden kaçmaktan başka bir anlama gelmiyor.
İnkar-imha dönemi bitti
Aysel Tuğluk’un özerklik ilanını duyurduğu metinde yer alan bazı ifadelerin gerçeklerden uzak olduğu ve abartılı yanlar taşıdığını da tesbit etmek gerekiyor. Kürt halkının inkar edildiğini, kültürel ve siyasi olarak soykırıma tabii tutulduğunu iddia etmek, bana biraz temelsiz geldi.
Kürt siyaseti üzerinde baskılar olduğunu, Kürt dilinin ve kültürünün gelişmesinin önünde hâlâ engeller bulunduğunu söylemek elbette yanlış değildir. Ancak MHP de dahil Meclis’teki bütün partiler Kürtlerin inkâr ve imha döneminin bittiğini yüksek sesle savunurken “soykırıma uğruyoruz” demek, biraz fazla zorlama olmuş.
Altan Tan’ın itirazları
Kürt siyasetçilerin de bu abartılı değerlendirmelerin farkında olduğu biliniyor. Tek taraflı özerklik ilanına pek çok Kürt siyasetçi de kaygıyla yaklaşıyor. Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, altı saat süren DTK toplantısında tek taraflı özerklik ilanına itiraz eden isimlerden. Tan, özerklik bildirisine ayrıca muhalefet şerhi de koydu. Taraf’a konuşan Tan, itiraz gerekçelerini şöyle anlattı: “Toplantıda tek taraflı olarak özerklik ilan edilmesinin zamanlamasına ve yöntemine karşı çıktım. Biz bu kararı Türkiye halkına anlattık mı? Ya AKP’ye oy veren Kürtlere? Peki ya dünyaya? Hayır. Kimseye anlatmadan böyle bir karar aldık. Şu doğru; hükümet ve Başbakan Erdoğan, Kürt halkını tanımıyor; halk olarak haklarını teslim etmiyor; bireysel haklarla yetinmemizi istiyor. Anadilde eğitimin Türkiye’yi böleceğini düşünüyor, darbe anayasasının değiştirilemez maddelerini korumaktan yana. Arkadaşlarımız böyle düşündüğü için özerklik ilan edilmesini istedi. Fakat Meclis’te gidip bunları konuşmadık, daha yeni bir anayasa yapılacak, onun için önerilerimizi götürmedik. Bunları yapmadan tek taraflı özerklik ilan etmeye karşı çıktım, aceleci buldum, gerekçelerimi de böyle anlattım.”
Altan Tan, DTK’yı tek taraflı özerklik ilanına sürükleyen başka bir nedenin ise Başbakan’ın BDP’ye Meclis yolunu açmamasına bağlıyor. Beşiktaş’ın hak etmediği gerekçesiyle Türkiye kupasını iade ettiğini hatırlatan Tan, “Başbakan da Beşiktaş kadar centilmen olmalıydı; YSK’nın bizden gasp ederek AKP’ye haksız yere verdiği fazladan milletvekilliğini iade etmeliydi; ama maalesef Başbakan, aksine BDP’nin üzerine geldi” dedi.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019