Kurtuluş TAYİZ
Cemaat, seçimlere parti olarak girmesi yönünde HDP'ye gaz vermeye devam ediyor. Selahattin Demirtaş ile Doğan ve Gülen grubu yazarlarının gizli toplantısından sonra Nazlı Ilıcak, HDP'ye oy vereceğini açıkladı. Cemaat'e bağlı Metropoll araştırma şirketi de dün yayımladığı seçim araştırmasında HDP'nin oy oranını yüzde 9,3 olarak gösterdi.
HDP'nin yüzde 10 seçim barajını aşması elbette imkânsız değil ama barajı aşmak için radikal hamlelere ihtiyaç var. Mesela silahların tümden bırakılması ve eve dönüş için, göstermelik bile olsa bazı adımların atılması... İmralı'nın Kandil'e seçim öncesi silahsızlanma çağrısı yapacağı iddia ediliyor; böylesi bir hamle yapılsa dahi HDP'nin barajı aşma garantisi yok. KONDA'dan Bekir Ağırdır'ın tespitlerine göre HDP, sekiz metropolde oylarını üç kat artırabilirse ancak barajı aşabilir. Seçime birkaç ay kala HDP'nin bu oy artışını sağlayabilmesi mümkün görünmüyor. Durum böyleyken HDP'nin, Cemaat'in manipülatif araştırmalarıyla, Doğan medyasının teşvikiyle yola çıkması ne kadar sağlıklı olabilir?
HDP'nin yüzde 10 seçim barajını aşmasını doğrusu gönülden isterim; bu, sivil siyasetin güç kazanması adına sevindirici bir gelişme olur. Ancak politikacılar gerçekçi olmak zorunda; Kürt siyaseti henüz gelişme evresinde. Daha son iki yıldır başlayan çözüm süreciyle birlikte kendilerini Türkiye'ye anlatabilme fırsatı buldular. Türkiye, Yunanistan da değil; korkunç ekonomik krizle ve siyasi kaosla boğuşmuyoruz. Türkiye, seçmenin oy tercihinde radikal değişiklikler yapabileceği şartlardan uzakta. Heyecanlı ve iddialı olmak güzel, seçimlerde HDP rüzgârı estirme fikri de iyi; ama HDP'nin parlamento dışı kalması telafi edilmesi zor sonuçlar doğurabilir. Kürt hareketi, "Bu kez dananın kuyruğu değil, kendisi bizde kalır" diye Meclis'i gözden çıkarma riskine giremez. Dağdaki silahlı adam böyle düşünebilir ama politikacılar böyle hareket edemez, "Ya hero, ya mero" diyemez. İyi ölçülüp biçilir, ciddi araştırmalar yapılır; eğer seçim barajını aşmaya gerçekten yakın bir rakam elde edilirse bir risk alınabilir. Ama ortada sadece Cemaat'in anketleri, Nazlı Ilıcak'ın oy vereceğine dair deklarasyonu ve Cihangir takımının afaki seçim analizleri bulunuyorken, HDP'nin "İlla da seçimlere parti olarak gireceğim" diye tutturması doğru bir seçim stratejisi olamaz.
Seçimlere parti olarak girip girmeme konusunda ben ortada henüz resmi bir karar görmedim. Kandil ve HDP böyle bir karar aldıysa neden ilan etmiyor? Neyi bekliyorlar?
Elbette ki Öcalan'ın kararını bekliyorlar. Seçimlere parti olarak girme yönünde oluşturdukları algı üzerinden Öcalan'a baskı yapıyorlar. Öcalan "parti olarak seçime girilsin" dese bir türlü, demese başka bir türlü bir sorun. Ben hâlâ Öcalan'ın son kararını vermediğini ve HDP'yi bu tehlikeli maceradan ya da tuzaktan çekip kurtaracağını düşünüyorum.
Görünen şu ki; HDP'nin seçimlere parti olarak girmesi yönündeki planı kendi ihtiyaçlarından daha çok AK Parti iktidarını zorlamak üzerine kurulmuş. Baraj geçilemediğinde fatura iktidar partisine kesilecek. Büyük umutlarla HDP'yi seçimlere sokup, baraj altında kaldığında oluşacak öfkeyi hükümete yöneltecekler. Kargaşa ve kaos çıkarılarak -Kandil'in memnun olmadığı- çözüm süreci bozulacak ve hükümeti istedikleri koşullarda yeniden masaya oturtmaya çalışacaklar. Doğrusu böyle kötü niyetlerle kurulu bir seçim stratejisinin başarılı olacağını hiç sanmıyorum. Evdeki hesap çarşıya uymayabilir; Kandil ve HDP, Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da olur.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları


































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019