Mehmet BARANSU
Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök, Silivri’deki mahkemede tanık olarak dinlendi. Özkök konuştukça, 2003-2005 arasında Türkiye’nin hangi süreçleri atlattığı da ortaya çıkmaya başladı. Aslında
Özkök’ün anlattıkları bizler için bilindikti ama bazıları için bu tanıklık yeni kutuları açtı. Özkök’ün en dikkat çeken sözleri Balyoz darbe planıyla ilgiliydi. Seminer adı altında yapılan toplantıda amaç biraz aşılmış, siyasi kişiler ve siyasi olaylar gerçekmiş gibi oynanmıştı. Özkök, konuyla ilgili dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’a emir vermiş ve planı da incelettiğini mahkemede söylemişti.
Bu bilgi önemliydi çünkü darbe planının ilk kez hangi tarihte bilindiği ortaya çıkıyordu. Özkök, mart 2003’te cuntacıların yaptıklarından haberdar olmuş ve astlarını uyarmıştı. Buna rağmen astların darbe toplantılarından vazgeçmediği yine Özkök’ün cümleleriyle anlaşılıyordu. 3 Aralık 2003’teki komutanlar toplantısında Aytaç Yalman tarafından hükümete “muhtıra verilmesi” harekat tarzı olarak ifade edilmişti. Bugüne kadar reddedilen muhtıra bilgisini Özkök doğruluyordu. Ayrıca Özden Örnek’in o toplantıyla ilgili aldığı günlüklerindeki notları da Özkök doğruladı. “Benzer şeyler konuşuldu” dedi.
İkinci kez haberdar oldu
Bu cuntacıların yaptığı planlardan Özkök’ün ikinci kez haberdar olduğunu gösteriyordu. Astlar birkez daha uyarılmasına rağmen planlar devam etmişti. Sarıkız, Ayışığı ve Yakamoz darbe planları hayata geçirilmeye çalışılmıştı. Cunta yine kendini ele vermiş, Ayışığı ve Yakamoz darbe planlarının bir görseli Özkök’e ulaşmıştı. Özkök mahkemede bunlardan ilk kez CD sayesinde haberdar olduğunu da belirtti. Tanık olarak dinlendiği duruşmada “Ayışığı ve Yakamoz belgeleri bana geldiğinde Şener Eruygur’a bunları bildiğimi söyledim. Genelkurmay Karargahında Eruygur’u bu belgeler ışığında uyardım” dedi. Eruygur uyarılmasına rağmen yönetime el koyma hevesinden vazgeçilmemiş, Sarıkız’ın yanı sıra Eldiven planını hayata konmuştu. Bunlar bugüne kadar bilinen planlardı. Cunta iki farklı darbe planını daha 2003-2004 arasında hayata geçirmeye çalıştı.
Bunlardan biri Alabanda adını taşıyordu. Diğerinin ismi ise kamuoyuna hiç yansımadı. İsmini bilmediğimiz bu darbe planının içeriği ise diğerlerinden çok farklıydı. İlk kez bu satırlarla kamuoyuna yansıyacak plana göre, sivil kıyafetli askerler meclise girecek, gruplarda ve mecliste sıralarda oturacak alınacak emrin ardından silahlar ortaya çıkarılacak, Meclis’e el konulacak, fesih edilecek ve siyasiler tutuklanacaktı. Genelkurmay’dan yola çıkan bir birlik de Meclis’in dış güvenliğini sağlayacaktı.
Çok önceden biliniyormuş
Bu plandan da haberdar olunacak ve konu acilen Özkök ve ilgili yetkililerle paylaşılacaktı. Gerekli tedbirlerin alınmasının ardından da cunta bir kez daha kapalı kapılar ardında uyarılacaktı.
Özkök’ün konuşmasıyla aslında darbe planlarının çok önceden bilindiği ortaya çıkıyor. 2003 mart ayında ilk kez farkına varılmasına rağmen cunta bir yıl sonra altı ayrı darbe planı yapmaya devam ediyor. Özkök’ü tutuklamayı da içine alan planlar yapılıyor. 27 Nisan, İrticayla Mücadele Eylem Planı, Lahika, Andıç gibi 2008 yılında ortaya çıkan planlar ise sürecin bitmediğini yıllar sonda tekrar aynı eller tarafından devam ettiğini gözler önüne seriyor. Balyoz’da düşük rütbede plan yapan Ergin Saygun yıllar sonra Genelkurmay İkinci Başkanı olarak darbe planı yapan subay olarak karşımıza çıkıyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015