Mensur Akgün
Türkiye bugün yerel yöneticilerini belirlemek üzere seçime giderken Ukrayna’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turu yapılacak. Bu yazıyı okuduğunuz saatlerde de Slovakya’da kimin cumhurbaşkanı olacağı belirlenmiş olacak. Slovakya’da cumhurbaşkanlığı büyük ölçüde sembolik bir konum olmasına rağmen seçilme şansı olan adayın kimliği ve iddiası dünya siyaseti açısından, Ukrayna’daki seçimlerse bölgenin istikrarı, NATO-Rusya ilişkilerinin geleceği açısından önemli.
***
Slovakya cumhurbaşkanlığı seçiminin en güçlü adayı Zuzana Caputova 45 yaşında bir avukat, hemen hiç siyasi tecrübesi yok. Ama seçimlerin ilk turunda yüzde 40.6’lık bir destek almış. Ardından gelen ikinci adayla arasındaki fark yüzde 20’nin üstünde görünüyor ve ülkeyi yakından takip edenler bu farkın 30 Mart seçimlerinde kapatılabileceğine inanmıyor. Başarılı bir konuşmacı olduğu, araştırmacı gazeteci Jan Kuciak’ın öldürülmesinin ardından ortaya çıkan siyasi rüzgarları arkasına aldığı söyleniyor.
Caputova dün akşam itibarıyla seçilmiş olursa Orta Avrupa’da, aslına bakarsanız tüm Avrupa’da ve belki de dünyada popülist kavramıyla özetlenen siyaset yapma akımını zorlayacak bir emsal yaratabilir. BBC’ye konuşan DGAP’den (Alman Dış İlişkiler Konseyi) Milan Nic’in vurguladığı gibi en azından Polonya, Macaristan gibi ülkelerdeki seçmenlere liberal olmayan demokrasi dışında modellerin de olduğunu gösterebilir. Dünyada da Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern’in temsil ettiği yeni anlayışın güçlenmesine yardımcı olabilir.
Ukrayna’daki seçimlerin de böylesi bir eğilimi güçlendirebilme potansiyeli var. Orada da ilginç bir aday önde görünüyor. Yine siyaset tecrübesi olmayan bir komedyen, Volodmyr Zalenskiy başkanlık yarışının en güçlü adayı. O da doğruluk, dürüstlük üstünden kampanyasını yürütüyor. Seçimlere rekor sayıda aday (39) katılsa da Zalenskiy’den sonraki en şanslı aday şu anki Cumhurbaşkanı Petro Poroshenko. Ardından eski Başbakan Yuliya Tymoshenko geliyor. Kazanan büyük bir olasılıkla 21 Nisan’da yapılması planlanan ikinci turda belirlenecek.
Ukrayna’daki seçimlerin önemi yaratacağı emsalden çok bölünmüş bir ülkede yapılmasından, Rusya ile gergin ilişkilerinin niteliğinden kaynaklanıyor. Üç şanslı aday da Batı yanlısı, ancak AB ve ABD yine de endişeli. Bu endişenin düşünce kuruluşlarının analizlerine, haber ve yorumların diline yansıdığını görülüyor. Rusya’nın seçimlere sosyal medya üstünden müdahale edebileceği, Ukrayna’yı daha fazla istikrarsızlaştırmak için seçimleri araçsallaştırabileceği söyleniyor.
AB ve ABD’nin hangi adayları desteklediği, hangi adayın seçimi için kulis yaptığı, para verdiği, ya da örtülü operasyonlar gerçekleştirip gerçekleştirmediği ise bilinmiyor. Ama umarız komşumuz Ukrayna büyük güçler arasındaki rekabetin öznesi olmaktan kendisini kurtararak sorunlarını çözebilecek, çözemediklerini yönetebilecek, demokrasisini güçlendirebilecek bir adayın Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmasını bu turda değilse bile ikinci turda sağlar.
Ukrayna bizim için önemli. Karadeniz bölgesinde daha fazla istikrarsızlaşmaması için de, Rusya ile yaşadığımız istisnai derecedeki iyi ilişkilerin sürmesi için de bu ülkenin siyasi geleceği önem taşıyor. Suriye’deki hassas dengelerin korunmasında, silah tedarikinin yarattığı gerginliklerin büyümemesinde, enerji işbirliğinin sürdürülmesinde, Montrö Sözleşmesi’nin idamesinde, hatta yakınlık hissettiğimiz Tatarlar gibi etnik unsurların haklarının savunulmasında bile yeni sorunların yeni külfetler yaratmamasında yarar var.
***
Doğal olarak ne seçimlerin sonuçlarını, ne de sonuçların doğuracağı siyasi iklimi etkilememiz mümkün. Ancak sonuçlara bakarak pozisyon almamız mümkün ve gerekli. Ben, Türkiye’nin bugünkü seçiminden sonra sadece bu bölgeyle değil tüm dünyayla olan ilişkilerinde daha rasyonel, çıkar ve beklentilerini daha fazla maksimize edecek bir siyasi vizyon benimseyeceğini düşünüyorum. Seçimsiz geçecek uzunca bir süreyi içinde ve dışında yaşadığı gerginliklerin azaltılması için kullanacağına inanıyorum ve inanmak istiyorum…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.11.2025
2.11.2025
29.10.2025
26.10.2025
22.10.2025
19.10.2025
12.10.2025
8.10.2025
1.10.2025
10.09.2025