M.Şükrü HANİOĞLU
İki kutuplu dengenin sona ermesi global düzeyde bir Pandora kutusu açılması etkisi yaratmıştır. Soğuk Savaş döneminin "dehşet dengesi" nedeniyle derin dondurucuya kaldırılan pek çok bölgesel sorun buradan çıkarılmış, Doğu Avrupa, Kafkasya ve Orta Asya başta olmak üzere pek çok coğrafyada haritalar değişmiştir.
Bu global nitelikli gelişmenin, yukarıdan dayatılan ve zorlamayla sürdürülen bir düzenin hükümrân olduğu Ortadoğu'da da kapsamlı bir kaosa neden olması şaşırtıcı değildir. Sahip olduğu doğal kaynaklar, stratejik konumu ve içerdiği kimliklerin katılığı, bu bölgede başlayan değişim süreci ve çatışmanın "lokal" ya da "bölgesel" ölçekte tutulmasını imkânsız kılmıştır.
Suriye'de merkezî hükûmet ile rejim muhalifleri arasında dört yıl önce başlayan çatışma bugün ABD'den Rusya'ya, İran'dan DAİŞ'e uzanan bir yelpazedeki güçleri içine almıştır. Çünkü yaşanan çatışmalar "yeni düzen" oluşturulmasının önemli parçalarıdır; değişim Suriye ve evvelce müdahale edilerek darmadağın edilen Irak ile sınırlı kalmayacaktır.
Türkiye ve Yeni Düzen
Bir bölüm seçkinin varsaydığının tersine Türkiye, Ortadoğu'nun da önemli parçalarından biridir. Dolayısıyla coğrafyasında yeni bir düzen oluşturulması sürecinin dışında kalma seçeneğine sahip bulunmamaktadır. Bunu dile getirmek, okuduğunu anlayamayan literatinin iddia ettiği gibi "Ortadoğu'daki çatışmalara fiilen dahil olalım" ya da "irredentist siyasetler izleyelim" demekle eşanlamlı değildir. Böylesi yaklaşımlar üç temel sorun içermektedir.
Bunlardan birincisi sürecin kapsamının kavranamamasıdır. Sorun zannedildiği gibi Suriye ve Irak ile sınırlı değildir. Bir coğrafyanın düzeni yeniden belirlenmektedir. Onun içinde yer alan herhangi ülkenin gelişmelere sırtını dönmesi mümkün değildir.
İkinci sorun ABD benzeri bir global gücün gerçekleştirmekte başarısız olduğu "bölgeyi kendi arzusuna göre yeniden düzenleme"yi Türkiye'nin asla yapamayacağı gibi anlamlı bir tespitten yola çıkarak bu alanda "ilgisiz kalma" siyasetinin meşrulaştırılmasıdır.
Türkiye'nin gücünün bölgeyi şekillendirmeye yetmeyeceği, bunun da ötesinde yeni düzenin "tek bir güç" tarafından tesis edilemeyeceği ortadadır. Ancak bu Türkiye'nin potansiyel tehdit olarak gördüğü gelişmeleri önlemeye çalışmasının anlamsız olduğu anlamına gelmez.
Üçüncü sorun Ortadoğu'ya yönelik dış siyaset üretiminin "Yeni Osmanlılık" ve "realpolitiki anlayamama" suçlamasına neden olmasıdır. Bunlar ise şüphesiz daha kapsamlı değerlendirmeleri hak etmektedir.
Yeni Osmanlılık
Türkiye'nin Soğuk Savaş sonrasında bağlı bulunduğu kutup üzerinden "yaptığı" dış siyaseti terk ederek değişen koşullarla uyumlu politika üretme "zorunda kalması" beraberinde "Yeni Osmanlılık" eleştirilerini getirmiştir.
Şüphesiz toplumumuzda duygusal yönü baskın bir "Osmanlı özlemi"ni dile getiren, geniş bir coğrafyanın yeniden İstanbul'dan yönetilmesinin mümkün olduğunu düşünen çevreler vardır.
Bunların önemli bir bölümünün Osmanlı kurumları, toplum düzeni, ekonomik yapısı ya da siyasetleri hakkında detaylı bilgi sahibi olmadığı, "Osmanlı"yı popüler kültür verileri ile varolan hamasî söylem üzerinden yeniden ürettiği doğrudur. Ancak buradan yola çıkarak coğrafyamızda olup bitenle ilgilenme ve onlara yönelik siyaset üretmenin "Yeni Osmanlılık" olarak yaftalanması ciddî bir hatadır.
Tekrar vurgulamak gerekirse "Osmanlı geçmişi"nin dış siyaset yapımında işlevselleştirilmesi son derece zordur. Coğrafyamızdaki "Osmanlı" algısının olumsuzluğu, onu kullanışlı bir araç olmak bir yana önemli bir "yük" haline getirebilmektedir. Bu "olumsuz algı"nın ne derece anlamlı olduğu tarihçilerin tartışma alanlarından birisidir.
Bu nedenle pratikte "Osmanlı mirâsı" üzerinden dış siyaset üretmek, ders programları ve popüler kültürler tarafından nesilden nesile aktarılan ciddî önyargılarla boğuşmak anlamına gelmektedir; bu da varsayıldığından çok daha zordur. Örneğin Arap dünyasının önemli bir bölümü ve istisnâlar dışında Balkan coğrafyasına "Türk askeri" gönderilmesi, zikrettiğimiz nedenlerden dolayı diğer ülke kuvvetlerinin sokulmasından daha zordur.
Ancak bu nedenle Türkiye'nin bir zamanlar İstanbul'dan yönetilmiş olan coğrafyaya yönelik dış siyaset üretmemesini, üretirse "Yeni Osmanlılık" yapmış olacağını varsaymak anlamsızdır. Bu zaviyeden bakılırsa Musul ve Hatay sorunlarına yaklaşımından dolayı Atatürk dönemi dış siyasetini de "Yeni Osmanlı"cı olarak yaftalamak gerekir ki, bunun tarihî gerçeklikle ne denli çeliştiği ortadadır.
Dolayısıyla yeniden şekillenen coğrafyamıza yönelik her türlü girişim ve siyasetin, duygusal "Osmanlı"yı ihyâ tezleri çerçevesinde eleştirilmesi, Türkiye'nin dış siyasetteki hareket alanını daraltan bir yaklaşımdır. Yeni komşularımızın kimler olacağı, hangi gelişmelerin uzun vâdede tehdit oluşturma ihtimâlinin yüksek olduğu, o bölgelerin bir dönem İstanbul'dan yönetilmiş olmasından bağımsız olarak ilgilenmemiz gereken bir konudur.
Realpolitik
Dış siyasette realpolitik yaklaşımının yararlarına itiraz kolay değildir. Ancak karmaşık ve çok aktörlü sorunlarda "realpolitik"in ne olduğunu kavrayabilmek kolay değildir. Bu nedenle bir konuda "realpolitik"in ne olduğunu genellikle uzun süre sonra "tarihçiler" kararlaştırmaktadır.
Karmaşık sorunlarda "realpolitik"in ne olduğu, gelişmelerin izleyeceği yol ve nihaî sonuçları kolaylıkla görülebilseydi hiçbir ülke dış siyaset yapımında hataya düşmezdi. Realist dış siyaset yapımının önemli kuramcılarından, ünlü tarihçi E. H. Carr'ın 1938 Münih Paktı'nı dünyayı kurtaracak bir uzlaşma olarak göklere çıkardığı, 1939 Sovyet-Alman Saldırmazlık Paktı'nı ise büyük bir realpolitik başarısı olarak gördüğü unutulmamalıdır.
Ortadoğu'nun yeniden şekillenmesi sürecinin karmaşıklığı, global ve bölgesel güçler ile yerel kimlik gruplarının çatışmaya dahil olmaları "realpolitik"in ne olduğunu anlamayı fazlasıyla güçleştirmektedir. "Yeni Ortadoğu"nun şekillenmesi sürecinde realpolitik temelli dış siyaset yapımı bu nedenle hiç de kolay olmadığı gibi durağan ve katı doktrinler değil sürekli değişimi gerektirmektedir.
Dolayısıyla temel sorun "Yeni Osmanlılık" yaklaşımı ve "realpolitik"in dayattığı "gereklilikler"e sırt çevrilmesi değil, hızla değişen seçenekler üzerine anlamlı ve toplumsal temsili haiz bir tartışmanın yapılamamasıdır. Bunun yapılabilmesi için ise doğal olarak "Arapların meseleleri bizi ilgilendirmez" ya da "Beşşar el-Esed rejiminin 'barış'ı tesisine yardımcı olalım" sığlığını aşan yaklaşımlar üretilmesi gerekmektedir.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları






























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.11.2018
12.11.2018
5.01.2018
29.10.2018
22.10.2018
15.10.2018
24.09.2018
16.09.2018