Murat BELGE
Son zamanlarda “ölenler”in sayısı azalıyor gibi. Yani “hayatını kaybedenler” azaldı mı? Yok azalmadı. Ne demek istiyorum? Şunu; hayatını kaybedenlerin istatistiğinde kaydadeğer bir değişiklik olmadı ama bunların arasında “ölenler” azaldı; “geberenler”in oranı yükselmeye başlıyor. “Vefat edenler” de çoğalmış olabilir; hatta “irtihal-i ruh eyleyenler” de muhtemelen çoğalmıştır. Yavaş yavaş, “ölmek” gibi “nötr” bir şey yapanların azalacağını, bunun yerine “irtihal” veya “intikal” (tabii “ebediyet”e) edenlerin çoğalacağını tahmin edebiliriz. Önce bir “müftü” efendi çıktı, “geberme”nin kapısını açtı; ama iş bununla kalmadı. Şimdi bir de “çarpılanlar” çıktı. Bunlar da sakin sakin ölmeyi beceremeyenler. Beceremedikleri için “ceza” olmak üzere ölüyorlar!
Neden “ceza”, cezalandırılmaları niçin gerekli görülmüş? Oldukları kişi oldukları için. İrtihal-i ruh eyleyenler de aynı mantığa tabiler, oldukları kişi oldukları için ebediyete intikal ediyorlar. Adaletin terazisi adaletin hükmünü vermekte vakit kaybetmiyor. Herkes hak ettiği yere yollanıyor. Kimin, nereye, nasıl gittiğini bilen ayrıcalıklı kişiler de var; zaten onlar bize hemen söylüyor, kim vefat etti, kim geberdi, kim çarpıldı.
Bu kelimeler bu toplumun nasıl bir nefret yüküyle yüklü olduğunu gösteriyor. Nefretin nedeni, kaynağı Batılılaşma, dinden uzaklaşma. Geleneğe ihanet etme de diyebiliriz. Ama burada tuhaf bir durum var. Bu toplumun geleneğinde buna uymayan motifler ağır basar. Örneğin, “Ölenin arkasından konuşulmaz” diye bir söz vardır ki tam da geleneğin nasıl biçimlendiğini gösterir. Oysa önümüzdeki örnekte “geleneğe ihanet” diye ateş püskürenler ölenin arkasından hem de ne biçim konuşuyorlar. Onların “hain” diye suçladıkları kesimden ise böyle bir davranış görmedik.
“Nefretin kaynağı Batılılaşma” dedim. Ta Lale Devri’ne kadar uzatabileceğimiz bir tarih! Bu uzun süreçte terkedilen geleneğin haddi hesabı yok. Terk etme fiilini yerine getirenler arasında da “gelenek”ten şaşmamaya kararlı kesimin sayısı hiç az değil. Modern hayatın ve Batılı hayat tarzının sunduklarından bol bol yararlananlar arasında onlar da kendilerini gösteriyor. “Kaybolan gelenek neydi?” diye sorsanız, tutarlı bir resim sunabilecekleri şüpheli. Türkiye’de kimlerin muhafazakâr olduğu ve neyi muhafaza etmek istedikleri benim bir türlü çözemediğim bir bilmece olmuştur.
Neyse ki, yukarıda söylediğim gibi, “bilenler” var. Kimin öldüğünü, kimin geberdiğini bildikleri gibi, ne zaman ve nasıl gebereceğimizi de onlar biliyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2025
23.05.2025
21.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
22.04.2025
31.03.2025
17.03.2025
10.03.2025
7.03.2025