Mustafa Karaalioğlu
Sonuçlar doğal olarak bazı partilerin ve tabanlarının canını sıksa da seçim ve sandık her zaman toparlayıcı bir güçtür. Aylar, yıllar süren tartışmalar, fikir ayrılıkları, politik çatışmalar vesaire seçimle sükun bulur. Millet iradesi biriken gerilimi ve bardaktan taşan fazlalıkları toparlar. Demokrasinin onarıcı gücü de buradan gelir. Başka rejimlerden farkı da buradadır. Bu yüzdendir ki sandığa saygı göstermek bu sistemin yazılı olmayan kuralıdır.
Bununla birlikte, sandık tartışmaların ateşini alırken kaybedenlerin veya azınlıkta kalanların yahut da son seçimde olduğu gibi kazanmış olsa da ittifak içinde farklı aritmetik güçte olanların; hasılı bütün kesimlerin haklarının bir başkası lehine kaybı demek değildir. İşlerin sevk ve idaresinin ve de icranın kazanana verilmesi, kaybedenin sistem ve siyaset üzerindeki eleştiri hakkını ortadan kaldırmaz. Dahası, muhalefetin ve temsil ettiği kesimlerin hakkını hukukunu geriletmez. Çünkü demokratik siyaset her hacimde muhalefetin sistem üzerindeki denetim gücünün teminatıdır.
***
Şimdi, 24 Haziran seçimleri sonrası hazırlık dönemindeyiz. Neden hazırlık dönemi? Eski sistem olsa en fazla bakanlar kurulunu merak ediyor olacaktır ama bugün kabineden çok daha fazlasını, bütünüyle devletin yeni iskeletinin nasıl şekilleneceğini anlayacağız. Güçlü ve yüksek yetki sahibi Cumhurbaşkanı’na bağlı kurulların, kurumların ve bakanlıkların fonksiyonları, aralarındaki ilişkiler ve imtiyaz dağılımı bekliyoruz. Ama bu beklenti, kimin hangi koltuğa sahip olacağından öte devlet- vatandaş/ devlet- siyaset ilişkilerinin sınırını meraktandır.
Bunun muazzam ve heyecan verici bir karar olduğunu görmek, anlamak lazımdır. Yeni bir devlet yapısı kuruluyor ve bu yeni yapı Cumhuriyet’in bugüne kadar çözemediği meselelerin halli iddiasını taşıyor. Aktüel tabirle Türkiye’nin 2023 hedefleri başta olmak üzere, en büyük 10 ekonomi içine girmek gibi yüksek hedeflerin sistemine geçiliyor. Parlamenter sistemin yapamadığını ve bu gidişle yapamayacağını üstlenen bir iddianın sistemi diyebiliriz. Evet, parlamenter sistem yılları bir kıyas kriteri olacak ama başkanlık sisteminin iddiası gereği daha sabırsız bir gelişme beklenecektir. Bir başka ifadeyle de parlamenter sistemdeki en iyi sonuçları alan iktidar olarak AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi kariyeriyle yarışacaktır. Bunun güçlü bir motivasyon olduğunu da kayda geçirmek gerekiyor.
Böyle olduğu içindir ki ülkenin her türlü ekonomik, sosyal ve diplomatik gelişiminin temel dinamiğinin iyi işleyen bir demokrasi ve hukuk sistemi olduğunu tekrar tekrar hatırlatmakta fayda vardır. Ülkeyi büyüten demokrasi olmuştu; şimdi bu yeni rekabette yine büyütecek olan demokrasi olacaktır. Yeni sistemin ruhundan asla eksiltilemeyecek olan sermaye de budur.
***
Daha özgür bir konuşma ortamı her zaman gereklidir. Ülkenin yüksek hedeflere yürümesi için daha fazla elin taşın altına girmesi zarureti vardır. Bunun yolu da icra gücü sahiplerinin mümkün olan en çok sayıda farklı sesi, eleştiriyi, kritiği duymasından geçmektedir.
Eleştiri veya ifade serbestliği yoluyla milli meselelere katılım sadece işlerin kalitesini yükseltmekte kalmaz, aynı zamanda daha fazla muhalifin ortak iyinin parçası olmasını sağlar.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025