Mustafa Karaalioğlu
Bir ülke 20 yıldır depremi konuştuğu halde, o büyük depremin her an kapıyı çalacağı bilindiği halde, o depremin sahip olduğu en değerli varlık olan İstanbul’u yıkıp geçeceği apaçık olduğu halde tedbir alamıyorsa o ülke büyük ülke değildir. 20 yıldır sayısız finansman imkanı yakaladığı halde vatandaşının oturduğu çürük evleri depreme dayanıklı olanlarla değiştiremeyen devlet bir numaralı sorumludur.
Evini güçlendirmek yerine, dönüşümü sonuna kadar zorlamak yerine bir gerekçeyle çoluğunu çocuğunu gerçekleşmesi mukadder depreme karşı dayanıksız evlerde oturtmaya devam eden vatandaş da devlet kadar suçludur.
5.8 bize gerçekte ne olduğumuzu gösterdi. Bütün övünmelerimizin ve tükenmeyen hamasetimizin bir sarsıntıyla anlamsız hale geldiğini suratımıza çarptı. Çapımız görüldü, ölçüldü, biçildi… Dünyanın en güzel şehirlerinden birinde tekinsiz ve güvensiz yaşamaya mahkum olduğumuz -bir kez daha- anlaşıldı.
Bu kadar deprem konuşup bu kadar hazırlıksız beklemek, akla mantığa sığmaz ama evvela ayıptır. Büyük millet enkaz altında kalacağını bile bile çaresiz izlemez, güçlü devlet halkının üzerine enkaz yıkılmasına müsaade etmez. Oturur bu acil ve hayati meseleyi çözer. İster “dış güçler”in yaptığı gibi, ister “yerli ve milli” formülle… Ama çözer. Beklemez, yorulmaz, geçiştirmez…
***
Depremin kuralı bellidir. Risk varsa önlem alırsın ve güven içinde yaşarsın. Kaç şiddetinde olursa olsun ona karşı dayanıklı binalar yapmak mümkündür. Yapamıyorsan, önlem alamıyorsan gerisi boş laftır.
Şimdi önümüzde kaç sene var, kimse bilmiyor. En az hasarla, en az ölümle bu mukadder felaketi atlatmak için ne kadar fırsatımız var, belli değil. Belli olan, ne kadar fırsat olursa olsun makul bir yolla bu meseleyi çözme kabiliyetine sahip olmadığımızdır. İstanbul sallandı, korku şehrin üzerine çöktü; gelip geldiğimiz nokta yine ‘kaç toplanma noktası vardı ‘ tartışmasından ibaret… Toplanmadan önce, evlerde güven içinde yaşamak artık bir hedef bile değil…
Türkiye asla bu sınavı veremiyor. 20 yıldır; yani en ağır ikazın üzerinden neredeyse çeyrek asır geçmesine rağmen veremedi. Bir meselemizi de başımız belaya girmeden, zamanında, anlaşarak ve birbirimizden şüphe duymadan çözebilmek hayali uçup gidiyor. Şunu bilelim ki sonradan dövünmek, birbirimizi suçlamak sandığımız kadar cazip olmayacak. Çünkü hepimiz suçlu olacağız…
Şimdiden sonra depreme karşı tek silahımız, muhtemel ve kaçınılmaz bildiğimiz depremin gerçekleşmemesidir. Dua edelim bilim yanılıyor olsun!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025