Namık ÇINAR
Evet Sayın General, önceki günkü kaldığım yerden sürdürürsem, derim ki size; ne kin gütmesi, ne öç alması?
Yurt sevgisi, yönetim biçimi, toplumsal dayanışma, sadakat, güvenlik, uluslararası ilişkiler, vb. gibi kavramlara benim bakışım çok farklı, köhnemiş olan sizinkilerden. Düşmanı olduğunuzu sandığınız iskolastiğin, “Ancien Regimé”deki size özgü batağında yaşamaya o denli kaptırmışsınız ki kendinizi, örneğin benim tutumumun farklı bir dünya öngörüsü olup, sizler gibi düşünmeyen biri olduğumu değil de, sanki aynı ezberlerle aranızdanmışım da, kalkıp ihanet ediyormuşum, algısını veriyor size.
Bir ömür boyu süren emekle, düşünerek ve arayarak vardım ben, bizi ayıran bu yere. Sizinki gibi, ezberlerin ve şartlanmaların ayak izlerine uyarak değil. Resmî ideolojik kafalarla anlaşılamayacak şeyler bunlar. Farkımız bu!
Bana kalsa, çoğunuzu bırakırım ben sizin. Eğer Nasreddin Hoca’nın karpuz kabuklarındaki gibi, yok şuna değdi, yok buna değmedi, diye hiyerarşik yapıdan giderek suçlu aramaya kalkılırsa, korkarım, koca orduda emir-komutaya değmedik bir tane bile subaya rastlanamaz sonra. Böylesi bir ideolojik temizlik yanlış olur. Orduyu fikirler temelinde temizlemeye kalkışmak, mebzul miktardaki çavuş ve onbaşı ile baş başa kalmaya yol açar, olsa olsa.
Demokratikleşme bir süreçler manzumesidir ve belki de bir yarım nesil gerektirecektir. Önemli olan, reformist değişimin temel ilkelerini açıklıkla ortaya koymak ve iklimini inatla takip etmektir.
Meselâ, siz bile ne diyorsunuz... Bu plan seminerindeki her şey, devletin resmî belgesi olan “Milli Güvenlik Siyaset Belgesi”nde yer alan tehditlere göre, “Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo” esas alınarak oluşturulmuş bulunan resmî bir “Harekât Planı” ile, bu planın ekleri olan “Geri Bölge Emniyet Planı” ve “Sıkıyönetim Planı”ndan ibarettir ve hepsi de yasaldır. Bunların bir “Darbe Planı” olduklarını ileri sürmek iftiradır ve zulümdür.
Pekâlâ:
1. Demokratik bir ülkenin “Milli Güvenlik Siyasal Konsepti”, o ülkenin parlamentosunda tartışılıp da mı belirlenir; yoksa, geçtik milletvekillerini, kimi bakanların dahi görmediği, ama sizin her daim elinizin altında duran, askerî mahfillerde hazırlanmış “Kırmızı Kitap”larla mı?
2. “Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Hâl”, sizin öngörüp işlediğiniz midir, yoksa bu yurdun düşman tarafından işgal edilmesi midir? Başımıza gelecek en büyük felaketin bile, düşmandan gelen olmayıp, kendi mütedeyyin halkından geleceği ihtimaline ağırlık vererek, ümüklerine nasıl çökecek olduğunuzu savunma önceliklerine yeğlemişseniz, artık bu halk ne desin size?
3. Bu ülkenin doksan sene önceki koşulları din devletine daha müsaitken, o zaman kurmadı da, şeriat devletini şimdi mi kuracak? Bu halk şeriat isteyecekti de, bir avuç adamıyla vapurdan inip gelmiş ve Sultan tarafından idam edilmek üzere derdest edilip yakalanması istenmiş Mustafa Kemal’i bağrına mı bastı, yoksa ondan korktu da, şeriatı kuramayıp Cumhuriyet’i öylelikle mi kabul etti? Sizin tarih okumalarınız bile halka karşı saygısızca. Bu toplum vergileriyle, bunları yapasınız diye mi istihdam ediyor sizi?
4. Bu halk, 12 Eylül Rejimi’nden beridir, başını örteceği yarım metrelik bir bez parçası için ne çileler çekti de, bu uğurda kavga çıkartıp, bir kişinin bile burnunu kanatmadı.
5. Benim “Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo”ma göre, düşmanla savaşacak yerde, geri dönüp halkına operasyon yapmaya kalkacak kadar aymazlıklara düşmüş hastalıklı bir yapıyı tasfiye etmek, kanımca daha doğrudur.
6. Birinci hat birliklerinin “Geri Bölge Emniyeti”nde ne işleri vardır? Onların ve komutanlarının “Genel Savunma Planı” çerçevesindeki savunma mevzilerinde olmaları gerekmez mi?
7. O halde, Asıl Muharebe Hattı’nın tugay, tümen ve kolordu komutanları yerine, Geri Bölge Emniyet Tedbirlerini asıl alacak olan bölgenin valileri, kaymakamları, jandarma ve polis teşkilatı unsurları ile Sivil Savunma birimlerinin oyuncuları nerededir?
8. Diyorsunuz ki, bu planlarda neden ast birlikler yok? Darbe Planları, Genel Savunma Planları gibi, bölük- tabur- alay seviyelerine kadar yayınlanmazlar. General seviyesindeki karargâhlarda tutularak, diğerleri tarafından prova edilmeleri de beklenmez. Tıpkı 12 Eylül’deki gibi, G günü S saatine çok az kala devreye sokulmaları yeterli olur.
Mahkemelere gelecek olursak... Bu ülkedeki yargılamaların sorunlu olduklarını kim inkâr edebilir. Ben hızlı, adil ve dikkatlerin yılanbaşlarından kaçırılmadığı bir yargılamadan yanayım. Çoğu emir-komuta altındaki talihsizliklerin kurbanı olmuş o kimselerin arasında, dostluk ettiğim, ya da bana güler yüz göstermiş devre arkadaşlarımdan da var.
Kimbilir ne dramlar vardır şimdi oralarda. İnsanın özgürlüğünü elinden alan mahpushane, ölmeden mezara girmenin bir başka yüzüdür çünkü.
Dilerim siz de kurtulursunuz. Ama faşistlerden değilseniz ve onlarla bir olup, onlarla dayanışma içine girerek, ihtiraslarına omuz vererek değil, elbet de.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Kendi ayak izlerini görmek, boşuna heveslenmektir
11.05.2022 - Emperyalizm
24.03.2022 - Hoparlörden ezan ve linç
6.02.2016 - Bugün için artık yapacak tek şey var
30.05.2016 - Darbe plânları yasal mevzuata uygundur!
24.05.2016 - Liberalizm, demokrasinin öteki adıdır!
13.05.2016 - Ne durumdayız?
10.05.2016 - Kut’ül Amare kahramanı (!) aslanlar aslanı Engin Ardıç
8.02.2016 - Kut’ül Amare yahut en son yoksul kandırma numarası
3.02.2016 - Demokrasi mi, askerî veya dinî faşizm mi?
29.04.2016
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Xale sılo
Şu dil uzatan zevata sorsanız müslümanız diyecekler Oysa bunlar kuran okumayan ve Allahın dininden bihaber yaşayan birer mahluktan başkası değildirler Mekke müşrikleri de ayını sizin gibi düşünüyorlardı ve peygambere de zulmediyorlardı... Hilal aydınlattıkça bunlar karanlığa gömülecekler inş...
YALANSIZ
Müslüman müslümanın feryadına yetişir: FERYAT! cüppeli ahmet hoca ;( Son dakika .com 21 kasım 2012) . yarın çok geç olabilir . her işten önce bu çalışma içersinde olmanız, ümmetimize hizmet etmeniz için çok faydalı olacaktır. Her kimin bunda bir katkısı ........ALLAH U Teala hepinizi..... yanlışlıklardan men edecektir.
Cengiz Han
BU Millet .Kurtuluş savaşında Türkleri İngilizlere satanları unutmadı.
KÜRŞAT
müslüman kürtler ne ister bilmiyorsun .... sayın yazar senin gibi enay.... kullanmak ister .istersen yaşada gör...
Antisegregationniste
Peygamberimiz ( s.a .v)Efendimiz başlarını deve hörgücü gibi yapan kadınlar ,Bilinki ALLAH onların namazlarını kabul etmeyecektir.. Böyle bir hadis var mı?
misafir
KSayın Başbakanımız Erdoğanın : Köşe yazarlarına ( Alıcısına ) y......... sözü , sana çok uygun düşüyor Sayın yazar Hilal Kaplan.
Tarafsız
Hürriyet - Ertuğrul Özkök : EN etkili, başörtülü 10 yazar .... aralarında psikiyatri okuyan var mı? herhalde sayın yazarımız HİLAL KAPLANı gözden kaçırmış. saygılarımla.
Tarafsız
Hilal kAPLAN a : Ahmet Şıkla bir akrabalığınız mı var?
Tarafsız
Müslüman Kürtlerin maskeli talepleri TÜRKLÜĞÜ YOK EDİYOR: Ana dili olmayanlar ,hangi ana dilden söz edebilir ? Milletin eşit unsuru olan bireyler o,milletin ana dilini konuşurlar. MİLLET , dil ,din ....kavramlarla bütünleşmiş üniter bir yapıdır.
Tarafsız
Hamza CESUR , hangi dilde yazdığın pek anlaşılmıyor . Sizi savunan bir yazara bile tahammülün yok.Faşisleri başka yerlerde ara.
hamza cesur
sanirsam sadece burasi beyaz turk fasistlerine yesil tiork fasolarina acik
hamza cesur
hilal kaplan cemaatin yazari bir hanim efendi onun icin konusmak serbest kurtler konusunca kck adi altinda fetulahin akil hocaligind a baslatilan bir operasyona mahruz kaliyorlar bir madem allaha inaniyorsun basini ortun hangi kitapta bir halk konusmak icin fettulahtan izin alir yaziyor hangi kitap der bir halki inkar edeceksini onon la oynayacaksin ben kurani bilirim ama orada yazmiyor 34 cocugu katledip ustune icisleri bakani cikip mustehaktir der sizden tik yok yargilanan yok kurtler adalet
Misafir
Sayın yazar Hilal Kaplan , Devlet teröristen özür dilemez.
Tarafsız
LİNK HİLAL Kaplan: Müslüman Kürtler ne ister? Devlet, kısıtlanan,engellenen ve gasp edilen.........resmi özür dilemelidir....!! ? Devlet teröristen özür dilemez.