Serpil Çevikcan
Anayasa değişiklik teklifinin en kritik aşaması bugün başlıyor.
Anayasa göre, ikinci tur görüşmeleri ve oylamaları teklif konusunda belirleyici.
Bu turda, 330 veya üzerinde oy alamayan madde paketten düşmüş sayılacak.
Teklifin bütünü 330 veya üzerinde bir oy alamazsa teklif Meclis’ten geçmemiş olacak.
İkinci tur oylamalar bu nedenle tarihi önemde.
Partiler bir yandan ikinci tur oylamalara hazırlanıyor, diğer yandan ilk turdaki oy dengesinin sürmesi halinde referandumda nasıl bir yol haritası izleyeceklerine dair çalışmalar yapıyor.
Kılıçdaroğlu mesajı
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, tam da ikinci tur oylama öncesi Ak Parti’nin teklifini destekleyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den önceki gün randevu istedi.
Bahçeli de vakit geçirmeksizin talebe olumlu yanıt verdi ve bugün 12.00’de Meclis’te görüşebileceklerini CHP’ye iletti.
Yerin Meclis olarak seçilmesi, saatin ikinci tur görüşmelerin hemen öncesine denk gelmesi dikkat çekici.
Ancak asıl dikkat çekici olan Bahçeli’nin randevu talebini kabul ettikten birkaç saat sonra kişisel Twitter adresinden verdiği mesajlardı.
CHP’yi ve ilk tur oylamadaki tutumunu ağır biçimde eleştiren Bahçeli, teklife desteklerinin tam olduğu mesajını ana muhalefet partisi üzerinden verdi.
Bu mesaj, ilk andan itibaren Bahçeli’nin siyasete ve kamuoyuna “Kılıçdaroğlu mesajı” verdiği şeklinde algılandı.
MHP liderinin, Kılıçdaroğlu ile yapacağı görüşmenin tutumunda değişikliğe yol açmayacağını partisine, milletvekillerine, Ak Parti’ye ve teklife “hayır” diyen tüm kesimlere daha görüşmeden önce net biçimde göstermek istediği şeklinde yorumlandı.
Mesajların etkisi
Bahçeli’nin sosyal medya aracılığıyla verdiği mesajlardan sonra gözler Kılıçdaroğlu’nun görüşme talebini geri çekip çekmeyeceğine çevrildi.
CHP lideri dün bu yöndeki sorulara, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” yanıtını verdi.
Bu yanıt, bir yanıyla, “Her koşulda görüşeceğim” anlamına gelse de diğer yanıyla da “görüşmeden ikinci tur oylamaya yansıyacak tavır değişikliği beklenmediği” diye okunabilir.
Kılıçdaroğlu’nun, dün bazı kurmaylarından gelen “Bahçeli’nin tavrının nezaketsiz olduğu”, “görüşmeye gerek olmadığı” telkinlerine rağmen bu tutumu izlemesinin de nedenleri var.
Üç hedefi
Bunları şu üç başlıkta aktarabilirim:
* CHP, Bahçeli’nin anayasa teklifini gündeme getirdiği ilk andan itibaren anayasa değişikliğine kararlılıkla karşı durarak, teklifin ilk tur görüşmelerinde farklı taktiklerle bu kararlılığı yeniden ortaya koyarak ana muhalefet görevini yerine getirdiği inancında. İkinci tur görüşmeler ve oylama öncesinde de Bahçeli ile görüşmek dahil tüm yolların tüketilmesi kamuoyuna karşı bir görev olarak yorumlanıyor.
* Bahçeli ve kurmaylarının, teklifte anayasanın ilk 4 maddesine dokunulmadığı yönündeki savunmasına karşılık, görüşmede Kılıçdaroğlu’nun madde metinlerine dokunulmasa da değiştirilemez maddelerin ruhunun ortadan kaldırıldığını gündeme getirmesi, bunun olası sonuçlarına yönelik görüşlerini paylaşabileceği belirtiliyor. Teklifin yaşama geçmesinin tek adam rejimine neden olacağı, sistemin değil rejimin değişeceği, iç çatışmalara yol açacağı, parlamenter sistemi ortadan kaldıracağı, tüm bunların ilk 4 maddenin metnine şeklen dokunulmasa da maddeleri anlamsız kılacağı değerlendirmesinin yapılacağı ifade ediliyor. Bu yolla zaten teklife bu haliyle destek veren Bahçeli’nin fikirleri değişmese de MHP tabanına mesaj verilebileceği değerlendiriliyor.
* MHP ile görüşme, sembolik olarak da anlamlı. TBMM’deki yapı esas alındığında sadece CHP ve HDP “hayır” cephesinde görülse de CHP’de “hayır” cephesinin çok daha geniş olduğu, Ak Parti ile MHP’nin bu nedenle “CHP ile HDP yanyana” propagandasını yapmaya hazırlandığı değerlendiriliyor. Bahçeli ile görüşmenin CHP ile HDP’yi aynı sepete koyma gayretlerine karşı verilecek anlamlı bir mesaj olacağı, toplumun tüm kesimlerinin “hayır” diyebileceği, CHP’nin tüm bu kesimlere ulaşma gayreti olduğunu göstermesi gerektiğinin altı çiziliyor.
CHP’nin, olası referandum halinde etkilemeye çalışacağı kitlenin MHP seçmeni olacağına kuşku yok.
Görüşmenin en önemli yanı da bu.
Teklifin bu haliyle üniter bütünlüğe zarar verebileceği iddiası dahil tüm mesajların görüşmede gündeme gelmesi sürpriz olmaz.
Görüşmenin etkilerinin ne olacağını birlikte göreceğiz.
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2018
25.05.2018
23.05.2018
19.05.2018
16.05.2018
12.05.2018
9.02.2018
5.02.2018
2.02.2018
28.04.2018