Sevilay YALMAN
Lafı eveleyip geveleyip, edebiyat parçalamayacağım.
Dümdüz gireceğim mevzuya…
Metin Akpınar’ın o programda kullandığı ifadeler kesinlikle demokrasi adına bir garabettir.
Bakın…
Bir defa şunu kafamıza koyalım.
Eğer demokrasiden söz ediyorsak, demokrat lafını ağzımızdan düşürmüyorsak, ilk yapacağımız şey, demokrasinin ne olduğunu doğru dürüst özümsemek olmalı.
Hangi görüşte olursa olsun bir fikri özgürce savunabilmek ne kadar demokrasinin bir şartı ise, halkın sandık tercihine saygı duymak da aynı ölçüde demokratlığın bir gereğidir.
Bırakın seçilmiş bir hükümetin ya da siyasinin darbeyle aşağı indirilmesi için eylemde bulunmayı falan…
Bahsini açmak, imasında bulunmak dahi demokrasiyle asla bağdaşmayan çok çirkin şeylerdir.
Şimdi bir sürü itiraz gelecek bu yazdıklarıma biliyorum.
En başta da Metin Akpınar, Müjdat Gezen gibi duayen sanatçıları son dönemde Cumhuriyetin en büyük savunucusu gören CHP’li dostlarım yapacak bunu.
Meseleyi, “İfade Özgürlüğü” kapsamında değerlendirdikleri için en önce onlar çıkacak karşıma.
Çıksınlar hiç mühim değil çünkü ben yazdıklarımın sonuna kadar arkasındayım.
Üzülerek söylüyorum. Çünkü kendisi yıllarca severek, büyük beğeniyle ve takdir ederek izlediğim bir sanatçıdır…
Maalesef Akpınar’ın o programda sarf ettiği sözlerin düşünce ya da ifade özgürlüğü ile alakası yoktur.
DEMOKRASİ AÇISINDAN KABUL EDİLİR DEĞİL!
Yazıya başlamadan önce söz konusu programda Akpınar’ın ve Müjdat Gezen’in kamuoyunda epeyce reaksiyona neden olan o ifadelerinin videolarını izledim.
Ve gördüm ki evet. Metin Akpınar hakikaten bayağı saçmalamış.
Yaşlandığından mı yoksa canlı yayının verdiği heyecandan mı bilmiyorum; sürekli kendi kendisi ile çelişen, kendi söylediğini tekzip eden ifadeler kullanmış.
Mesela konuşmasının bir bölümünde önce hepimizin şikayetçi olduğu, dert yandığı ülkedeki kutuplaşmadan filan şikayet ediyor.
Ve bu kutuplaşmadan, karmaşadan kurtulmanın tek çaresinin de demokrasi olduğunu söylüyor.
Ama hemen ardından da akıllara ziyan şu sözleri sarf ediyor: “O noktaya (yani demokrasiye) ulaşabilirsek kavga gürültü olmadan bu işin içinden çıkarız! Ulaşamazsak ise belki lideri ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki de başka liderlerin yaşadığı kötü sonları yaşayabilirler"
Sadece bu değil tabii Akpınar’ın demokratlıkla bağdaşmayan sözleri.
Başka şeyler de var.
Yaklaşan yerel seçimlere atıfla, halka sandığa sahip çıkması yönünde çağrıda bulunuyor ama o sözlerinin devamında; "Sandık esasında pek demokrat bir şey değildir, her şey sandıkta çözülmez!" diyor.
Bir yerde de, tarihte yüzünü Rusya'ya dönüp de koltukta kalan tek kişinin Mustafa Kemal Atatürk olduğunu söylüyor ama sonra da kendi söylediği ile çelişen, "Mustafa Kemal dışında kim Rusya'ya döndüyse iktidardan gitti. Adnan Menderes randevu aldı, ihtilal oldu. Süleyman Demirel aynı şekilde kuzeye döndüğü zaman ihtilal oldu. Bakalım darısı kimin başına!" diyerek Türkiye’de tekrar bir darbenin olabileceğini öne sürüyor.
DURUM HZ. ALİ’NİN SÖZÜNDE OLDUĞU GİBİ MAALESEF!
Bu arada…
Konuyla ilgili sosyal medyada yapılan yorumlara da göz gezdirdim.
Bir kısım insan Akpınar’ın yanlış anlaşıldığını, programın tamamının izlenmesi halinde “darbe şakşakçılığı” yaptığı sonucuna varılamayacağını filan yazmış, çizmiş.
Böyle diyen insanlara Hz. Ali’nin bir vecizesini hatırlatmak zorundayım.
Demiş ki Allah’ın Aslanı: “Söylemediğin sözün hâkimi, söylediğin sözün mahkûmusundur”
Akpınar o ifadeleri hangi saikle kullandı bilemem.
Nihayetinde niyet okuyucusu değilim ama sehven ya da bulunduğu atmosferin yarattığı psikoloji ya da bilinçaltı yansıması…
Hiç fark etmez.
Ne olursa olsun bu sonucu değiştirmez çünkü Metin Akpınar milyonların izlediği bir TV kanalında sarf etmiştir o sözleri.
Etmiştir ve ne yazık ki Hz. Ali’nin dediği gibi; “Artık o ettiği sözlerinin de mahkumudur kendisi!”
***
Kurunun yanında yaş da mı yanıyor?
Yazımın ilk bölümde farkındaysanız olayda adı geçen bir diğer isimden yani Müjdat Gezen’den bahsetmedim hiç.
Çünkü bakındığım videolarda ya da okuduğum haberlerde Gezen’in aynı programda Akpınar paralelinde değilse bile benzer ifadeler de kullandığını görmedim.
Metin Akpınar’ın sözlerinde darbeyi öven, çağıran, destekleyen ifadeler var.
Bu yüzden savcılığın bu konu hakkında soruşturma başlatmış olması doğal.
Ancak aynı şeyi Müjdat Gezen için söylemeyeceğim.
Eğer kaçırdıysam, atladı isem özür ama okuduklarıma göre savcılığın Müjdat Gezen’i o soruşturmaya dahil etmesinin nedeni Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben söylediği; “Sen bizim vatanseverliğimizi sınayamazsın, haddini bil!” sözleri imiş.
Eğer Gezen'le ilgili soruşturma Cumhurbaşkanı’na hakaret soruşturmasından dolayı ise tamam. Buna itirazım olamaz çünkü yasalarımıza göre Cumhurbaşkanı’na hakaret de suç bu ülkede!
Ama eğer Müjdat Gezen de, Akpınar ile aynı suçu işlediği düşünülüp yani “darbe çığırtkanlığı, darbe şakşakçılığı” yaptığı iddiasıyla aynı soruşturmaya dahil edildiyse bunu da kabul etmem mümkün değil.
Çünkü ikisi çok farklı konular.
Bambaşka şeyler.
Naçizane görüşüm: “Olayları birbirine katmamak, karıştırmamak ve insanlara, “Ne yani kurunun yanında yaş da mı yanıyor bizim hukukumuza göre!” sorusunu sordurtmamak lazım.
Haksız mıyım?
Yazarlar
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.02.2021
15.01.2021
6.01.2021
9.02.2020
15.07.2020
13.06.2020
11.06.2020
9.05.2019
29.04.2019
6.02.2019