Ufuk COŞKUN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Pazar günü seçim beyannamesini açıklarken Bayram Zilan’la birlikte Kanala’da Mehmet Toprak’ın hazırlayıp sunduğu “Sınır İhlali” adlı programdaydık. Programda da ifade ettim. CHP, siyasetini yeni sosyoloji üzerine bina etmediği sürece toplumda bir karşılık bulamayacaktır. Ne yazık ki kendinden esaslı, kaliteli bir muhalefet beklenen CHP, 19.yüzyıl paradigmasından bir türlü kurtulamıyor. Cuma günü Başbakan Davutoğlu’nun katılımıyla gerçekleşen İstanbul milletvekili adayları tanıtım toplantısına da katıldım. Başbakan Davutoğlu’nun bizzat kendisinin kaleme aldığı seçim beyannamesi gelecek adına bir vizyon ve bir medeniyet tasavvuru sunuyor. İnsan onuruna vurgu yapan seçim beyannamesi ülkede yeni, yerli ve özgün bir siyasetin gelişeceğine dair umut veriyor. AK Parti, siyasi, toplumsal ve ekonomik anlamda sürekli geleceği hedefleyen ve yeni(milli-özgün) projeler üretmeye dönük farklı bir Türkiye teklif ediyor. Bu aynı zamanda yeni sosyolojinin talep ve beklentileri üzerine geliştirilmiş bir beyanname demek. Bunun adına “Yeni Türkiye Sözleşmesi” koymuş AK Parti. Yeni Türkiye Sözleşmesi tüm farklı kesimlerin bir arada özgürce yaşayabilecekleri, insan hak ve özgürlüklerin genişletileceği, insana ve değerlerine daha fazla yer verileceği yeni bir Türkiye demek. Peki, bu siyasi vizyon neden diğer partilerde yok?
*
CHP’nin eski Türkiye’yi hedefleyen seçim beyannamesini şaşkınlıkla izledim. 28 Şubat’ın olmazsa olmazı 8 yıllık kesintisiz eğitimi vaat ediyor CHP! Kısaca hatırlatalım, eski Genel Kurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı’ya ait olduğu iddia edilen bir ses kaydında, Karadayı; Mesut Yılmaz’a altın tepside iktidar teslim ettiğini söyledikten sonra karşılığında bir takım talepleri olduğunu bunların arasında hükümetten 8 yıllık eğitimi mutlaka sağlamalarını istediğini söylemekteydi. Orgeneral Karadayı’nın 8 yıllık zorunlu eğitim talebinin ardında kuşkusuz İHL’lerin orta bölümünün yok edilmesi yatmaktaydı. Sadece İHL’nin önü kesilmesi için atılan bu adımın pek çok köklü eğitim kurumunun da yapısını bozacağı hiçbir şekilde hesaba katılmamıştı. Buna rağmen vazgeçilmedi çünkü burada asıl amaç İHL’leri bitirmekti. Bu sebeple İHL’leri yok edeceğim derken örneğin Anadolu Liseleri, Fen Liseleri öğrenci alımlarını 8. sınıf sonuna bırakmak zorunda kaldılar ve pek çok köklü özel okul orta kısımlarını kapatmak ya da ilkokul açmak zorunda kaldı.
CHP'nin seçim bildirgesinde zorunlu eğitimin 1+”8” +4 toplam 13 yıl olacağı sözü imam hatip okullarının önünü kesmeye yönelik bir hamledir. Bilindiği gibi 28 Şubat darbe döneminde katsayı engeli konularak muhafazakâr, dindar ailelerin çocuklarının eğitim hakkı ihlal edilmişti. Müslüman bir ülkede kız öğrencilere başörtüsü yasağı konularak kız çocukların da eğitim hakları ellerinden alınmıştı. Kuran kursları için getirilen yaş sınırlamaları da bu döneme aittir. Okullarda inancı gereği başını örtmek isteyen öğretmenlere laiklik gerekçe gösterilerek yasak konulmuş ve binlerce öğretmen hakkında yasal işlem başlatılmıştı. Kılıçdaroğlu’nu dinlerken 28 Şubat dönemine gittim. CHP, yıllardır eğitim aracılığıyla insan onur ve haysiyetini, bireysel hak ve özgürlükleri yok eden bir ideolojiye sahiptir. Hatırlarsanız 80 yıllık ırkçı bir yemin metninin kaldırılmasına ilk tepki de Kılıçdaroğlu’ndan gelmişti. 2015 seçim vaatlerine bakıldığında eskiye dönük bir hedef belirleyen CHP’nin halktan oy alamamasına şaşmamak gerekir.
CHP’nin başına bir Tayip Erdoğan lazım demişti Halil Berktay. Çok doğru bir ifade..CHP’nin ideolojik olarak bu ülkenin tarihi ve kültürel mirasından uzaklaştıran, ilim irfan birikimini kesintiye uğratan, Türk’ü de Kürd’ü de asimilasyona tabi tutan, tüm farklı kesimleri dışlayan, yok sayan ulus devletçi bir geçmişi var. Türkiyeliler yaşadıkları bu ağır travmayı hala üzerlerinden atamadılar. Bu ülkenin dindar insanı ezanın Türkçe okutulmasını bir türlü unutamadı. Şapka İnkılâbı yüzünden asılan âlimlerini, Harf İnkılâbı’yla yediği operasyonu bir türlü aklından çıkaramıyor. Bu ülkenin Kürtleri de dillerine, kimliklerine yapılan baskı ve zulmü unutamıyorlar. Peki, CHP neden geçmiş tarihiyle yüzleşip kendine yeni bir siyaset belirleyemiyor ve bir türlü sosyal demokrat bir çizgiye evirilemiyor? CHP seçim beyannamesi yerine bir özür beyannamesi yayımlamış olsaydı eminim oylarını daha fazla artıracaktı. Bunu yapamıyor. Bu cesareti bir türlü gösteremiyor. Çünkü Halil Berktay Hoca’nın da ifade ettiği gibi cesur, özgün ve özgürlükçü bir lidere sahip değil. Bu yüzden kemikleşmiş tabanından kopmak istemiyor ve bunun dışında yeni bir siyaset anlayışı geliştiremiyor.
Oysa yeni sosyoloji bize başka bir şey söylüyor. AK Parti bu ülkenin insanlarına farklı bir şey söylüyor. İstanbul'u küresel bir merkez yapmaya kararlıyız diyor Başbakan. İlk milli muharip uçağın 2023'te, bunun bir ön aşaması olarak milli eğitim uçağımız Hürkuş’un ve ilk defa milli bölgesel yolcu uçağının da en geç 2022-2023'e kadar semalarda olacağını söylüyor. Milli Uzay Ajansı’ndan bahsediyor AK Parti… Barış, huzur, özgürlük, başkanlık sistemi, yeni anayasa vaat ediyor. Muhalefet partileri artık dar ideolojik bir çerçeveden bakmayı bırakmaları gerekmektedir. Çünkü karşımızda yeni bir dünya yeni bir Türkiye ve yeni bir sosyoloji var. Bunun dışında kalan kaybetmeye mahkûmdur.
Twitter.com/sivildemokrat
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- AK Parti yeniden yapılanmalıdır
28.06.2019 - Kürtler Her Şeyin Farkında!
19.06.2019 - İttihatçı Zihniyet Karakter Değiştiriyor
14.05.2019 - 1 Mayıs: Sendikacılık ve Emperyalizm
2.05.2019 - Sandıkta FETÖ Operasyonu
8.02.2019 - Milli Eğitim Neden Tarihimize Yabancı?
22.03.2019 - Bekâ meselesini anlayabilme idrakı!
7.02.2019 - Türk Eğitim Sisteminin Bir Felsefesi Var mı?
25.02.2019 - Aklı kutsayan Modernist İslamcılar
21.02.2019 - İthal Düşünce Akımları
18.02.2019
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
Rahmi Yılmaz
Samimi duygularınız doğru düşünceleriniz ve çabalarınız için teşekkürler