Ufuk COŞKUN
İnsanoğlu yeryüzüne bırakılmış olmanın şaşkınlığını hala üzerinden atamadı. Çocuğunu kaybetmiş bir annenin telaşı var üzerimizde. Panik halindeyiz. Acele ediyoruz. Ortalama 70 yıllık kısa bir ömürde nereye yetişmek istediğini bilemeyen insanlığın bu aceleci tavrı beni ürkütüyor. Hızlı geçiyoruz hayatın üzerinden. Bir fırtınanın tam ortasındayız. Başlı başına insan oluşumuzun bir önemi kalmadı. Artık yakamıza iliştirilen etiketlerimizle dolaşıyoruz.
Evet, etiketlerimiz var. Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez, Abhaza, Rum, Süryani, Ermeni, Alevi… Etiketlerimiz üzerinden bir savaş yürütüyoruz. Oysa Rabbimiz bir savaş gerekçesi olsun diye kabilelere ayırmamıştı kullarını. İyi ilişkiler kurmalarını, dost olmalarını umuyordu. Büyük ihanet! Ve ne büyük gaflet!
“İnsan nedir, ben kimim” sorusunu sormayalı neredeyse 200 yıl kadar oldu. Evveliyatı da var bunun. Soruyu soranlar da kaçamak cevaplarla geçiştirdi meseleyi. Çünkü bu sorunun cevabı insana ekstra bir yük yükleyecekti. Evvela taşıyacak sağlam bir omuz gerekecekti. Kimse cesaret edemedi ya da işine gelmedi. Diğerinin sırtına yaslanarak, ezerek yükselmek daha kolaydı ve zahmetsizdi. Çünkü böyle buyurdu ulus devletin Tanrıları!
İnsanın gözden düşürüldüğü, nesneleştirildiği her daim üstü örtüldüğü bir zaman diliminde -eğer niyetiniz basit bir hümanistlik yapmak değilse- işiniz gerçekten çok zor. Oysa her geçen gün insanın başlı başına bir değer olduğu gerçeğinden uzaklaştırıldığımız ve gittikçe mekanik robotlara döndürüldüğümüz bir zamanda etiketleri sorgulamak, yüzleşmek ve önce insan olduğumuz bilincine vakıf olmak meselesi hayati önem taşıyor.
Bir ara şöyle dediğimi hatırlıyorum, bize bu çağın yozlaşmış, standartlaşmış, insanı sürekli gerileten, ideolojilerin, kavramların ve zihin yapısının ötesinde insanlık için umut besleyen, insanı yeni baştan tanımlayan, idrak aşılayan, ahlaki meziyetleri kazandıran şimdiki zamanın ilerisinde insan lehine faaliyet yürüten bilge insanlar lazım.. İnsanın kendisini gerçekleştirmesinin tüm yollarının tıkandığı, var olma bilincinden kopartıldığı, bireylerin kasıtlı olarak sürekli birbirlerinden uzaklaştırıldığı bunun için engelleme operasyonlarına tabi tutulduğu bir zamanda ve ortamda böylesi insanlara ne kadar çok ihtiyacımız olduğu açıkça ortada değil mi?
Ancak nerede bu insanlar? İnsani değerlerin, özgürlüklerin, ahlakın, erdemin, vicdanın ve hatta ölümlerin bile dedikodu malzemesi haline getirildiği bir ortamda insanı yeni baştan tanımlayacak, tanıtacak ve gündeme getirecek kabiliyette ve donanımda bilge insanlar aramaktayız. Ama yoklar!
Herkesin kendi ölüsünü kutsadığı, kendi ırkı namıma değer kıymet verdiği, iş tuttuğu bir ülke erdemli olamaz. Berkin Elvan’dan Yasin Börü’ye kaç çocuk öldürüldü bu ülkede? Ne hazindir ki herkes kendi mahallesinin cenazesine katıldı ve ölüsünü yüceltti. Oysa 9-10 yaşlarında ölen çocukların kimliği, dini, ırkı, rengi ve ideolojisi mi olur? Bir soru daha soralım. Berkin Elvan’dan Yasin Börü’ye kaç kişi “ey vicdan” diye sesini yükseltti. Ama..! Aması şu; kabul edin önce ırkımız, ideolojimiz ve mezhebimiz yani etiketlerimiz galip geldi. İnsanlığımız değil…
Kendimi bildim bileli ırkımın üstün meziyetlerine sahip olma yolunda bir çabanın içerisinde olmadığım için Rabbime ne kadar şükretsem azdır. Savaşların ırklar, renkler, mezhepler ve inançlar arasında cereyan ettiğini düşünmüyorum. Bunlar savaşmak için uydurulmuş bahanelerdir. Savaşlar, insanlık tarihi boyunca özgürleşerek insan olma bilincine varmak isteyenlerle yani “ben insanım” diyenlerle insanın özgürleşmesini yani insan olma vasfını elinden almak isteyenler arasında olmuştur.
Türkiye’de 100 yıldır etiketler üzerinden verdiğimiz savaştan çıkaracağımız bir sonuç olmalı. Hiçbir sistemin, ideolojinin insanı atlayarak ve onun en temel varlık nedenlerini yok sayarak ayakta kalmasının mümkün olmadığı gerçeğidir bu. Bu satırları yazarken dışarıdaki kavga tüm hızıyla devam ediyor. Örneğin İsrail saçma sapan bir gerekçeyle tüm Filistinlileri öldürüp bu insanların mezarları ve acıları üzerine kendi ırkının huzurla yaşayabileceği bir devlet kurmanın savaşını veriyor! Suriye’de öldürülen 350 bin masum insanın daha toprağı kuramadı. Bu bir iktidarlık savaşından öte insan olma ve bunu engelleme savaşıdır.
“Mademki eşref-i mahlûkattanız yani varlıkların en şereflisiyiz, o vakit attığın her adımda yeryüzünde Allah’ın bir halifesi olduğunu hatırla. Buna yakışır bir soylulukla hareket et” diyen Şems gibi bilge adamlar ne olgun insanlardı. Çünkü bu aynı zamanda bir uyum ve ahenk demekti. Sükûnet, sükûn yani barış yani insan, erdem ve ahlak… Ne var ki insanlığın idrak ayarları bozuldu.
Kusura bakmayın. Eskiden kalma bir söylenceyi değil bir hakikati hatırlatmaktı niyetim. Önce insanım diyebilmenin vebali ağır, sağlam omuz gerek ancak bu yükün altına girmeden de bize huzur yok demek istiyorum. Aksi takdirde bir 100 yıl daha küçük bir kaşıkla birbirimizin mezarını kazmaya devam edeceğiz. Çocuğunu bulan annenin huzurunu hiçbir şeye değişmem.
@sivildemokrat
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları








































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2019
19.06.2019
14.05.2019
2.05.2019
8.02.2019
22.03.2019
7.02.2019
25.02.2019
21.02.2019
18.02.2019