Yıldıray OĞUR
Taif’te 16 yaşında, okuma yazma bilmeyen esmer tenli bir cariyenin oğlu olarak dünyaya geldi. Önce sadece annesi ve teyzesi vardı. Sonra prens babası ve kraliçe babaannesi geldi. Sekiz yaşındayken 20’li yaşlarındaki babası Sultan bin Abdülaziz’le tanıştı. 11 yaşındayken ise Suudi Arabistan’ın kurucusu Kral Abdülaziz’in 22 eşinden en sevdiği olan babaannesi Hassa El Sudeyri onu ve annesini saraya aldırdı.
Artık o bir kölenin oğlu değil Prens Bandar bin Sultan’dı.
Sultan bin Abdülaziz, Hassa El Sudeyri’nin (Vehhabi mezhebinin çıktığı, babaannesinin de mensup olduğu kabilesinin adından hareketle) Sudeyri Yedilisi adı verilen yedi oğlundan ikincisiydi. Bandar geniş Suud ailesindeki taht kavgalarında adları sık sık geçen Sudeyri Yedilisi’nin yeni jenerasyonundandı ve öyle yetiştirilmeliydi.
Önce askerî eğitim aldı. İyi bir savaş pilotu oldu, sonra John Hopkins Üniversitesi’nde master yaptı, diplomatik heyetlere girdi. ABD Kongresi’nde Suudi Arabistan’a F-15 uçaklarının satışını onaylatmayı başardığında sadece 29 yaşındaydı. Bu sırada Başkan Carter ve Vali Ronald Reagan’la tanıştı.
1983’te bir yıl önce tahta çıkan Sudeyri Yedilisi’nden amcası Kral Fahd onu Suudi Arabistan’ın Washington Büyükelçisi yaptığında ise sadece 34 yaşındaydı. 22 yıl bu koltukta oturdu. Altı başkan gördü.
1973’te üvey amcasının petrol tehdidinden sonra en büyük petrol tüketicisi ülkeyle en büyük petrol üreticisi ülke arasındaki dengeyi buldu. Adı İran-contra skandalına karıştı. Nikaragua’da, Angola’da ve tabii Afganistan’da anti-komünist grupların paralarını o ödedi. Baba-oğul Bush hanedanlığına o kadar yakındı ki adı 'Bandar Bush’a çıktı. İleri İngilizcesi, purosu konyağı, partileri, esprileri, lüks evleriyle medyadan siyaset dünyasına geniş bir çevre edindi. Ama en çok baba-oğul Bushlarla ahbap oldu. Onu 11 Eylül’den sonra oğul Bush’la Bushların Texas’taki evinde bir koltuğun koluna jeaniyle oturup Orta Doğu’yu konuştuğu samimi pozundan hatırlarsınız.
İlk Körfez savaşının arkasındaki isimlerden biriydi, 2003 Irak işgaline ise Irak, İran’ın eline düşer diye karşı çıkmıştı. Ama Bush’un işgal haberini ilk verdiği isimlerden biri yine de oldu. 2005’te aniden Washington’daki görevinden ayrılıp ülkesine döndü. Amcası Kral Fahd ölmüştü. Babası Sultan bin Abdülaziz ise Veliaht Prens ilan edilmişti. Kraliyet koltuğuna ise üvey amcası Abdullah oturmuştu. Sudeyri Yedilisi tahttan düşmüştü. 2009’a kadar onun istihdamı için kurulan Ulusal Güvenlik Konseyi sekreteri olarak diplomatik faaliyetlerini sürdürdü. Bushlar Yeni Orta Doğu’yu dizayn ederken hâlâ ona soruyordu... İsrail’in 2006’daki Hizbullah saldırısının akıl hocalarından biri olduğu söylendi. 2009’da bir rivayete göre adı bir darbe girişimine karışınca iki yıl ortalıklardan kayboldu. 2011’de Arap Baharı’yla yeniden ortaya çıktı. Suudilerin Bahreyn’deki Şii bahar ayaklanmasını tankla bastırmasının arkasında yine o vardı. 2011’de babası öldü. 2012’de Suudi istihbaratının başına geçti. Pek çok gözlemciye göre 90 yaşına gelmiş, hasta ve okuma yazma bile bilmediği söylenen amcası Kral Abdulaziz ve 80’ine dayanmış öz amcası Veliaht Prens Salman’ın yerine Suudi Arabistan’ın ipleri onun elinde.
Bandar bin Sultan’ın iki düşmanı var. Bir numara kadim düşman Şiiler, İran. Tabii ki Suriye’de Esad, Hizbullah ve Maliki. İkinci düşman ise bölgedeki kraliyet ailelerini tehdit eden Müslüman Kardeşler. Bu hedefler uğruna neredeyse her şey meşru. Suriye’de ve Irak’ta radikal silahlı Selefi grupları desteklemek. Mısır’da darbe organize etmek, ardından darbeci iktidarı ayakta tutmak için kesenin ağzını açmak. Arap Baharı ülkelerinde Selefi partileri finanse etmek. Ve İran’a ve Müslüman Kardeşler’e karşı İsrail’le ittifak kurmak.
İşte ABD, önceki gün İran’la imzaladığı nükleer anlaşmayla bu 30 yıllık müttefikine sırt çevirmiş oldu. Referansına güvenip Mısır’daki darbeyi bile desteklediği eski kadim dostuyla ilişkilerin bozulmasının ilk sinyalleri Suriye’de ortaya çıkmıştı. Şam’daki kimyasal saldırıdan sonra ABD’nin müdahalesi için bastıran Bandar liderliğindeki Suudiler, hayal kırıklığını BM Güvenlik Konseyi üyeliğini reddederek ve Obama yönetimi aleyhine ulu orta açıkça konuşarak gösterdiler. Obama yönetimiyle Suudiler arasındaki uçurum açıldıkça ABD basınında Bandar bin Sultan’ın Suriye’deki El Kaide gruplarının finansörü olduğu haberler çıkmaya başladı.
Önceki günkü anlaşmayla ABD sadece 30 yıllık değil, 65 yıllık kadim dostu İsrail’e de sırt çevirmiş oldu. Netanyahu dünkü anlaşma için “tarihî bir hata” dedi.
Böylece Orta Doğu’da statükoyu temsil eden üç ülkeden İsrail ve Suudi Arabistan Cenevre-2 toplantısı öncesinde devre dışı kalmış oldular. Biriyle, İran’la ise anlaşıldı. Bu, ABD’nin Suudileri, İsrail’i bırakıp yola İran’la devam edeceği anlamına gelmiyor tabii ki. Ama İsrail ve Suudilerin Batı’nın Orta Doğu siyasetindeki etkileri, radikal pozisyonları artık “şer ekseni”nden çıkan İran’la dengelenecek bundan sonra.
Bu aynı zamanda büyük bir kırılma demek. Türkiye’nin bir anda Irak’la yakınlaşması, Barzani’yle verilen poz, Başbakan’ın Rusya, Davutoğlu’nun Katar, İran ziyaretlerinin art arada gelmesi boşuna değil.. Artık Suriye’de Türkiye Batı’nın da tercihi olan Esadsız ama Baaslı formüle yakın. Zaten Türkiye uzun süredir Suriye meselesinde Suudilerle karşı karşıya gelmiş durumdaydı. Suudi destekli adayın kazandığı Suriye Koalisyonu seçimlerinde bu ortaya çıkmıştı. Türkiyeli yetkililer son birkaç aylarını Suriye’deki El Kaide’ye yakın gruplarla bir ilişkimiz yok demekle geçirdi.
Suudilerin ve İsrail’in Batı siyasetindeki belirleyiciliğinin azalması Mısır’daki darbe yönetimini de zora sokabilir. Kürt bölgelerindeki Arapları zorunlu göçle göndermekten bahsetmeye başlayan Salih Müslim’in yeniden Türkiye ve Barzani’yle ilişkileri onarması da sürpriz olmaz. 1964’te İsmet Paşa, Johnson Mektubu’na kızıp “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır” demişti. Şimdi de yeni bir Orta Doğu kuruluyor ve Türkiye’de buradaki yerini alıyor.
Bandar bin Sultan için ise tarih artık tersine dönmeye başladı.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025