Akif BEKİ
Torpil ve kayırmacılık suçlamalarına, cami önünden, cami içinden niye cevap verilir? Soru bu!
TÜGVA Başkanı Enes Eminoğlu, YouTube’da Cüneyt Özdemir’e “Belediyelerden yer ve kira desteği istediklerini” doğrulamıştı. Aldıkları desteği ise “kanuna uygun” diye savunuyordu.
Kamu imkanlarıyla TÜGVA’ya kıyak geçildiğini yalanlamayan her savunma, bir tek anlama gelir: Hak değil ayrıcalıkların korunması için mücadele veriliyor.
İl, ilçe temsilciliklerine belediye, neden yer tahsis etsin? Kiralarını ne diye belediye karşılasın?
Cevaben 81 il temsilciliği, namaz sonrası cami önünde açıklama yaptı. Hakkari’de cami içinden fotoğrafları bile görüldü.
Fatih Yüksel adlı bir TÜGVA yetkilisi, daha da ileri gitti. Bir tivitle TÜGVA aleyhine haberleri “İslam’a operasyon”, yapanları da “Dinle, imanla her zaman problemi olan gruplar” ilan etti.
Gerçi tepkiler üstüne bu tiviti sildiğini okudum haberlerde. Fakat tiviti sildirilince Yüksel’in ifşa ettiği savunma taktiği de reddedilmiş, terk edilmiş olmuyor ki!
Namaz kılmaları, camiye gitmeleri eleştirilse camiden cevap vermelerini, din ve iman karşıtlığına bağlamalarını anlarım.
Oysa sorular, cami kapısından içeri sokulmayacak konularla, torpil ve kayırmacılıkla ilgili.
Konuyu camiye çekerek Fatih Yüksel’in açıkça söylediğini zaten fiilen demiş olmuyorlar mı? TÜGVA’yı değil camiyi savunuyormuş gibi yapma anlayışında, bunu böyle söylemedikçe bir sorun yok mu?
Ne İslam, torpil ve kayırmacılığın örtüsü olarak kullanılabilir. Ne de cami, bunların sığınağı...
Kaçak yapıyı yıkımdan korumak için üstüne bayrak asanlar, bayrağı mı saldırıdan koruyordu? Belediye ekiplerini durdurmak için İstiklal Marşı okumaya başlayanlar, İstiklal Marşı’na mı saygı duruşunda bulunuyordu?
Benimsedikleri savunma stratejisi, vakfa da saygı içermiyor.
İslam Ansiklopedisi’nin ‘vakıf’ maddesini açıp baksınlar.
Şöyle tarif ediliyor:
“Sözlükte ‘durmak; durdurmak, alıkoymak’ anlamındaki vakıf kelimesi, terim olarak ‘bir malın sahibi tarafından dinî, içtimaî ve hayrî bir gayeye ebediyen tahsisi’ şeklinde özetlenebilecek hayır müessesesini ifade eder.”
Vergi mükelleflerinin rızasız parasıyla değil hayırseverlerin gönüllü bağışlarıyla olacak bir işe benzemiyor mu?
Aksi söylemler, TÜGVA’ya da vakıf kurumuna da iyilik değil. ‘Camiyi, kutsalı alet ediyorlar, demek verecek cevapları yok’ izlenimi uyandırır ki kendilerine zarar.
TÜGVA; belediyenin tahsis ettiği mülklerde, kamu kaynaklarından kıyaklarla vakıf faaliyeti gösteriyor mu, göstermiyor mu? Üyelerini torpille devlette kadrolaştırıyor mu, kadrolaştırmıyor mu? Bu hak mı, değil mi? Medeniyetimizin vakıf anlayışına sığar mı, sızmaz mı? Onu desinler, din-vatan-millet hamaseti soruları gidermiyor.
TÜGVA İstanbul İl Başkanı Emrullah Şanlan, Taksim Camii önünde demişti ki: “Oyunları hukuk içerisinde bozmaya devam edeceğiz”.
Her ne oyun bozacaklarsa hukuk ve vakıf anlayışı içinde ama cami dışında bozsunlar, yanlarındayım.
Özhaseki'nin iktidarı bırakmama gerekçesi
AK Partili Özhaseki, geçen hafta Ordu’da şapka çıkarılacak (!) bir tespitte bulunmuş, kaçtı gözümden.
“O kadar da aklımızla alay etmeseler iyi olur. Onlar da bize karşılar, anladık” diyor.
Kimler yok ki AK Parti’ye karşı olanlar listesinde.
ABD ile AB’nin yanına CHP ile İYİ Parti ve HDP’yi kattıktan sonra şöyle devam ediyor:
“PKK karşı mı bize bu seçimlerde? Valla karşı. Peki FETÖ, DEAŞ, DHKP-C karşı mı? Karşı. Demek ki karşıda böyle bir güruh var. O zaman o kötülere karşı asla iktidarı bırakmamak lazım.”
Demek ki bu seçimlerde ABD ve AB ile terör örgütleri de sandık yarışına giriyor. Meclis’teki seçilmiş yasal partiler CHP, İYİ Parti ve HDP’nin onlardan bir farkı yok. Ha bunlar ha onlar!
Demokratik siyaset anlayışında, geriye doğru müthiş bir sıçrama bu.
Yalnız bir yerde daha sıçrıyoruz, ekonomide.
Dolar 9,30 seviyesinin üstüne sıçradı.
IMF sıralamasında ise Türkiye’yi, en büyük ilk 20 ekonominin altına, 21’inciliğe sıçramış gösteren bir tablo dolaşıyor ortalıkta. AK Parti’den önceki 17’nci sıradan...
Bakalım aziz millet, hangi sıçramaya bakarak oyunu kullanacak.
Yazarlar
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERDenizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon nerede? 9.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025