Serdar KAYA
Ünlü TV dizisi Lost‘ın en ilginç karakterlerinden biri olan Daniel Faraday, dizinin bölümlerinden birinde zaman yolculuğundan söz ederken, bir sabiteye sahip olmanın önemini vurgular ve sabitesini kaybeden bir insanın kaybolabileceğini ifade eder. Anlam konusu da Daniel Faraday’in anlattıkları ile aynı doğrultuda olan kimi yönlere sahiptir.
Şöyle ki, insan, diğer hayvanlar gibi olmadığından, kendisine ve varlığa dair (doğru ya da yanlış) bir fikre sahip olma ihtiyacındadır. Bu fikri, hemen herkes, küçük yaşlarından itibaren ve farkında olmadan edinir. Bu fikir, insanın evrendeki sabitesi durumundadır. Kişi, bu sayede, neyin olağan ve neyin olağandışı olduğuna dair bir fikre de sahip olur.
Ancak ne var ki, insan zaman zaman olağandışı olduğunu zannettiği kimi olağan durumlarla karşılaşır. Sosyal psikolojide beklenti ihlali olarak tanımlanan bu gibi durumlar, son derece rahatsız edici bir gerçeği insanların yüzüne vururlar: Dünya kafalarında kurguladıkları gibi bir yer değildir! Bu gerçekle karşı karşıya kalan kişi sadece şaşırmakla kalmaz, kendisini tehdit altında da hisseder ve (yaşadığı tecrübenin derinliği ölçüsünde) özgüven duygusunu yitirir, nasıl davranacağını, çevresinden ne bekleyeceğini bilemez hale gelir ve bir tür kaybolmuşluğa doğru sürüklenir.1
Dünyanın Tersine Döndüğü Bir Deney Ortamı
Sosyal psikolog Wendy Berry Mendes’in dört akademisyen ile birlikte 2007 yılında yayınladığı önemli bir makale, insanların beklenti ihlali sonrasında yaşadıkları tehdit hissini ölçen kimi deneylere yer verir.2 Yapılan deneylerden biri, ABD’de beyazların sosyoekonomik statülerinin yüksek, Latin kökenli olanların ise düşük olduğu gerçeğini tersine çevirme esası üzerine kuruludur. Bu çerçevede, deneklerin, yaygın Latin özelliklerine sahip olan bir beyaz kız ve yaygın beyaz özelliklerine sahip olan bir Latin kız ile karşılaşmaları temin edilir.
Denekler, deneyin gerçek amacını bilmemekte ve “birlikte çalışma” konulu bir deney için orada bulunduklarını zannetmektedirler. Bir noktadan sonra ikili gruplara ayrılıp da kendilerini birbirlerine tanıtmaları gerektiğinde ise, içlerinden bazılarının karşılaşmaları sağlanan tersine profiller şöyledir:
Zengin Latin kız, Kaliforniya’da varlıklı insanların ikamet ettiği Montecito’da oturmaktadır. Babası uluslararası davalara bakan bir avukat iken, annesi hayır işleri ile uğraşmaktadır. Abisi Harvard’da tıp öğrencisidir. Kendisi ise, arkadaşlarıyla alışverişe gitmekten ve voleybol oynamaktan hoşlanmaktadır.
Fakir beyaz kız ise, Goleta adlı küçük bir şehirdendir. Babası an itibariyle işsizdir. Annesi ise evlere temizliğe gitmektedir. Kızın üç küçük kardeşi, bir de abisi vardır. Abisi bir kaportacıda çalışmaktadır. Kendisi ise, televizyon izlemekten ve softbol oynamaktan hoşlanmaktadır.
Deney, beklenti ihlaline yol açması beklenen bu iki profilin yanısıra, gerçek hayattaki sterotiplere karşılık gelen zengin beyaz kız ve fakir Latin kız profillerine de yer vermiş ve böylelikle deneklerin gösterecekleri tepkileri karşılaştırmak istemişti.
Deney Sonuçları
Deney, sonuçların güvenilirliğini temin etme adına erkek profillerle de tekrarlandı. Sonuçlar ilginçti. Beklenti ihlaline yol açan zengin latin ya da fakir beyaz profillerinden herhangi biriyle karşılaşan insanların kalp atışları ve kan dolaşım hızlarında istatistiki anlamda önemli bir farklılaşma olmuştu! Bu kimselerin fizyolojik verileri, tehdit altındaki insanlarınkilerle örtüşmekteydi! Hakim sterotiplere karşılık gelen zengin beyaz ve fakir Latin profilleri ile karşılaşanlarda ise böyle bir durum söz konusu olmamıştı.
Dahası, beklenti ihlali yaşayan denekler, deney çerçevesinde oynanan oyunlarda (1) daha düşük performans göstermiş, (2) eşleştirildikleri zengin Latin ya da fakir beyaz oyun arkadaşlarına karşı daha kaba tavırlar sergilemiş ve (3) oyunun ardından partnerlerinin performanslarını değerlendirirken onlara daha düşük puanlar vermişlerdi.
Bütün bunlar, söz konusu zengin Latin ya da fakir beyaz rollerdeki kimselerin kendilerini tanıtırken söyledikleri birkaç cümle nedeniyle olmuştu. Zira deney yöneticileri geri kalan herşeyi sabit tutma adına azami gayret göstermişler, mesela gerek zengin gerekse fakir rolündekilerin giyimlerinin dahi tamamen aynı şekilde (kot pantolon ve beyaz tşort) olmasını temin etmişlerdi. Ancak deneklerin, zihinlerindeki beyaz ve Latin şablonlarına uymayan, hatta bu şablonları tersine çeviren kimi gerçekliklerle karşılaşmaları, kendilerini tehdit altında hissetmeleri için yeterli olmuştu.
Sonsöz
Sabitesi Kemalizm olanların (1) pahalı arabalar kullanan başörtülü kadınlarla karşılaştıklarında ne gibi fizyolojik değişimler yaşadıklarını, (2) ne türden bir kaybolmuşluk psikolojisi içine sürüklendiklerini, (3) başörtülü öğrencilerin sınav kağıtlarına daha düşük notlar vereceklerini ilan etmelerinin hangi psikolojik nedenlere dayandığını, (4) neden kronikleşmiş bir tehdit hissi yaşadıklarını ve (5) başörtülüleri hademelik gibi konumlara hapsetmeden neden rahatlayamayacaklarını şimdi daha iyi anlıyor muyuz?
Yazarlar
-
Figen ÇalıkuşuYa casus ya kayyım… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİAkademi hakikatin peşinde midir? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolToplu iğne hikayesi 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyasette kim kiminle yürür? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli tavır mı koydu? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya medyasına bıraksanız… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt çözümüne neden olumlu bakmalı? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAmalı Fakatlı 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCumhuriyet 'ilan' ve 'inşa' edilen bir devlet şeklidir 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHaram paranın faizi helal midir? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRSavcı ‘İngiliz casusu’ olmakla suçluyor! Yöneticisi olduğu şirkete siber güvenlik ihalesi verildi 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan'Casusluk' dosyasında ne var? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMea Culpa 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Fırsata Sahip Çıkalım... 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî casusluk suçu 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMami, IKE ve Hüseyin-1 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye üstündeki baskı artar mı? 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFed mi, TCMB mi? Çetrefilli bir soru, ironik bir cevap 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBu bir haber değildir: Türkiye, doğal alan kaybında birinci 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUTrafik, yargı ve casusular 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞHamdi Ulukaya (Çobani) en zengin Türkiyeli seçilmesi üstüne... 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın son açıklaması: Süreç devam ediyor, ama nasıl ? 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBürokrasi, tarımın gerisinde kaldı 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselMerkez Bankası zor bir viraja girdi 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRBatı’nın krizi, küresel düzenin çözülüşü: Türkiye için dönüm noktası üzerine senaryolar ne? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBöyle giderse bu tren bu tünelden çıkmaz 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNPKK’nin çekilme hamlesi ne anlama geliyor? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ… 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçayİstikrarsızlık üreten istikrar programı 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’de milliyetçiliğin reformu meselesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANNereye doğru gidiyoruz? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir toplum geleceğe nasıl hazırlanır? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKültürel hegemonya: “Hay Bin Yakzan” bize ne söyler? 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTKürt siyasi temsili sorunu 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIREkonominin düzelmesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlı… 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞTrump’ın meşruiyeti var mı ki! 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar dışarıda güvercin içeride şahin: Neden? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2019
17.06.2018
6.04.2015
23.03.2015
16.03.2015
20.01.2015
15.01.2015
17.11.2014
1.10.2014
12.08.2014