Atilla Aytemur
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) kuruluşu neredeyse bir asrı buldu.
Türkiye, Birinci Dünya Savaşı ve onu takip eden dönemde imparatorlukların çöküşünün içinden ulus-devletlerin çıkmasının ilk örneklerinden sayılır.
Bir nesli ortalama otuz yıl kabul edersek, üç nesil geride kalmış demektir
Ama hem Osmanlı’dan devraldığımız bazı temel sorunlarda, hem de ideal bir demokratik rejim inşasında çok mesafe alamadığımız görülüyor.
Elbette yerimizde saymadık. Bazı hususlarda dünyanın kimi ileri ülkeleriyle aynı hızda hareket ettiğimiz bile söylenebilir.
Lâkin, yılların parlamenter rejimini daha da çoğulcu ve demokratik bir hale getirmeyi beklerken, TBMM’yi basit bir onay kurumuna dönüştürdük; siyasi krizleri önlemek ve iktidarın etkin çalışmasını sağlamak adına yasama, yürütme ve yargı erklerini bir kişinin eline teslim ettik.
Farklılıklarımızı bir zenginlik unsuru olarak görüp gelişmemizin bir dinamiği haline getirmek varken, nobran bir pragmatizmin tehlikeli tercihi olarak siyasal kutuplaşmanın iktidar eliyle gündelik alışkanlık haline getirilmesine şahit olduk.
Demokrasilerde ve demokratik gelenekte seçimler eşit ve adil ortamda gerçekleşen bir siyasal yarışken, son yerel seçimi bir muharebe kıvamında yaşadık.
Cumhur İttifakı gerçeklikten uzak “beka” kavramına sarıldıkça, muhalif partiler düşman birlikleri hüviyetine büründürüldü. İpe sapa gelmez ağır hakaret, suçlama ve ithamlar gündelik dilin olağan sözleri haline geldi.
Bu gidişatın hayırlı bir sonuç getirmeyeceği belliydi.
Bağıra bağıra geldi
Irak sınırında şehit olan piyade sözleşmeli er Yener Kırıkcı’nın Ankara’nın Çubuk ilçesi Akkuzulu köyünde yapılan cenaze töreninde, öyle şehide saygıydı, duaydı filân dinlemeden, muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu kalabalık bir grup tarafından planlı ve organize bir tertiple linç edilmek istendi.
Bu olayın vahametini hafifletmek üzere ileri sürülen bahaneler ise saymakla bitecek gibi değil. Hattâ Cumhur İttifakı’nın partilerine mensup koca koca siyasiler, işi ölümün eşiğinden dönen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu ve beraberindeki arkadaşlarını suçlayacak noktaya kadar götürdüler.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, hiçbir eksik ve zaafları olmadığını ileri sürüp, örgütlü bir saldırı görmediklerini; emniyete haber vermeden gittiğini ve cenazede oluşan duygusal atmosferi hesaba katmadığını ileri sürdüğü Kılıçdaroğlu’nun ve CHP heyetinin hatâlı davrandığını iddia etti.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bu örgütlü bariz şiddet karşısında, sonradan biraz “düzeltme” yapmaya çalışsa da, büyük bir rahatlıkla “Bu yaşlı adama yumruk attıracak kadar sen ne yaptın Kılıçdaroğlu!” diyebildi. Bununla da yetinmedi; hattâ kendi partisinin oy oranına bile aldırmayıp, Kılıçdaroğlu’nun bazı yerlere gidebilmesi için partisinin oralardaki oy oranına bakması gerektiğini söyleyiverdi.
Dönüp dönüp yeniden başa geliyoruz. Biz bu sahneleri yakın tarihimizde görmedik mi? Linçleri, kıyımları, topluca yakmaları, suikastleri, bombalamaları, silâhla taramaları, çatışmalarda acımasızca birbirimize kıymayı yaşamadık mı? Hiç mi ders almayı öğrenmeyeceğiz!
Sivas, Maraş, Malatya, Çorum… hangisini hatırlatayım!
PKK’yı gösterip HDP’ye ve CHP’ye vurmak
Hakkında bir dâvâ olmayan, TBMM’de onlarca milletvekiline sahip, diğerleri gibi Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) onayıyla seçime giren Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile özel olarak Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) ve daha genel olarak Millet İttifakı’nın kurduğu seçim ilişkisini, Irak sınırındaki askerlerimizin PKK’lılar tarafından şehit edilmesine sebep olarak göstermek asla kabul edilemez.
Bu partilerin anayasa ve yasalar çerçevesinde siyaset yaptığını hepimiz biliyoruz. Aksi bir durumda savcıların seyirci kalmadığını birçok kez tecrübe ettik. Hattâ bir şey yapmadıkları durumda bile ayaklarının tekinin mahkemelerde kaldığının da farkındayız.
O nedenle, HDP’ye “Sen PKK’nın siyasi temsilcisisin. O halde PKK’nın askerlerimizi şehit etmesinden sen sorumlusun. Seninle seçimde yan yana düşenler de bu cinayetlerin müsebbibidir” türünden bir yaklaşım, belki kişisel bir görüş, hattâ muarız bir partinin görüşü olabilir. Ancak ortada bir mahkeme kararı olmadıkça bunun hiçbir hukukî önemi yoktur.
Siyasi partiler tarihimize dönüp bakarsak, böylesi yaklaşımların sonunun olmadığını görürüz. Üstelik ülkenin önünü açması da asla mümkün değildir.
Demokratik değerlere ne oldu?
Ayrıca, siyasi rakipleri aşağılama ve ötekileştirme yoluyla dışlamak; baskı, şiddet ve zorbalıkla yok etmek elbette kabul edilemez.
Düşünce ve örgütlenme özgürlüğünü kaldırarak ülkeyi dilsiz hale getirmek çözüm değildir.
Demokrasiyi, kalkınmanın sırtında yük ve gelişmenin karşısında ayak bağı gibi görmek, siyasal ufkumuzu ve geleceğimizi karartır.
Bunlarda ısrarın aslında taşı kendi ayağına düşürmek olduğunu ne zaman anlayacağız?
İçimden yeter artık demek geliyor. Demesine diyoruz da, umursayan kim…
Milliyetçi-muhafazakâr buluşmanın gelecek vaat etmeyen hevesinin ve nesnelliğini tamamen yitirmiş yandaş medya körüklemesinin, iktidar cephesinde gerçeklere kapalı bir sanal dünya yarattığı belli. Son seçimlerde tescil edildiği gibi, epey zamandır işlerin yolunda gitmediği de belli.
Bu gelişmeler neticesinde, birçoğumuzu saran merak, önümüzdeki koskoca dört buçuk yılın bu havayla gidip gitmeyeceği.
İttifak polemikleri yer değiştiriyor
Tekrar konuya dönecek olursam, tesadüf mü bilmiyorum ama bu korkunç linç girişimi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın savaş gibi bir seçimden yorgun çıkmış 82 milyona hitaben “Şimdi Türkiye İttifakı’nı oluşturmanın zamanıdır” sözünü söylemesinin hemen ardından geldi.
Son günlerde Cumhur İttifakı’nın AK Parti kanadında, MHP ile birlikte yürümenin kendilerine kazandırmak bir yana çok şey kaybettirdiği yönünde bir düşünce belirdi. Üstelik bunları gizli kapaklı değil açıkça söylüyorlar.
MHP’ye gelince... Hem bu homurdanmalardan hem de “Türkiye İttifakı” söyleminden fevkalâde rahatsızlık duyulduğu, bu partinin en tepesinden dillendiriliyor. Hattâ iş öyle bir noktaya doğru ilerliyor ki, bir zamanlar Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı arasında görülen sert polemik, neredeyse yerini Türkiye İttifakı’yla Cumhur İttifakı arasındaki polemiğe bırakacak.
Yeni başlayan bu polemiğin seyrinin ve sonucunun, Cumhur İttifakı’nın ortakları arasındaki ilişkiyi belirlemesi kaçınılmaz görünüyor.
Linç soruşturması kimlere emanet!
Konuyu sonlandırırken, CHP’lileri şehit cenazelerine ve protokolüne sokmayın diye dört bir yana talimat yağdırmış bir İçişleri Bakanının yemeyip içmeyip olayın mahiyeti hakkında kanaatini açıkladığı şartlarda, bu vahim saldırının azmettiricilerinin ve suçlularının kolay kolay açığa çıkarılamayacağını düşünenlerin hayli çok olduğuna dikkatinizi çekmek isterim.
Bunu hesaba katarak, TBMM’nin konuyu ivedilikle ele alması Türkiye’nin önümüzde yılları bakımından önem kazanıyor. Umarım ki AK Parti iktidarı ve seçim döneminin havasından bir türlü kendini kurtaramayan ortağı MHP engelleyici bir tavır almazlar.
Bazı CHP yöneticileri, Çubuk İlçesi Ülkü Ocakları Şubesi’nin bu olaylardaki rolüne işaret eden açıklamalar yapıyor. Televizyonlarda yayımlanan görüntülerde rastlanan bol miktarda bozkurt ve tekbir işaretleri ve sair sloganlar, olaya ilişkin bu tür tanıklıkların ciddiye alınması gerektiğini gösteriyor.
Toplumsal vicdan ve sağduyu, iyi bir soruşturmayla azmettirenlerin ve sorumluların yargıya teslim edilmesinin, Türkiye’nin sokulmak istendiği çıkmazdan dönmesi anlamına geleceğini söylüyor.
Belki de bu, kendi geleceğiadına AK Parti’nin test edildiği son ve en önemli sınavlardan biri olacak.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları




































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.11.2023
19.08.2023
6.05.2023
28.04.2023
17.04.2023
29.03.2023
22.03.2023
9.03.2023
15.11.2022
9.09.2022