Aydın ENGİN
Denize düşenin yılana sarıldığı hesabı, Cemaat’a düşen AKP de Ergenekon’a sarıldı.
Sarılmak ne söz; Ergenekon zihniyetinin sembolü olmuş, “askeri vesayet rejimi” diye adlandırdığımız ideolojinin önde gelenlerini bugün bağrına basıyor.
Sanki geniş çaplı Ergenekon tutuklamalarına siyasal destek sağlayan; hukukun temel ilkelerini pervasızca gözardı edip yargı erkini bir rövanşizm (=intikamcılık) aygıtına dönüştüren bir başka iktidarmış da AKP o iktidarın ayıplarını temizliyormuş gibi konuşmaktalar.
“Ben yapmadım, miki yaptı” masum yalanı ancak küçük çocuklarda bir gülücükle karşılanabilir. AKP iktidarı ise şimdilerde “Ben yapmadım Cemaat yaptı” yalanına inanmamızı istiyor.
Hayır, o günlerde Tayyip Erdoğan’ın, onun kalemşörlerinin söyleyip yazdıklarını hatırlatmayacağım. CHP ile AKP arasındaki, Ergenekon davalarının “ben avukatıyım –ben de savcısıyım” işbölümüne filan da değinmeyeceğim.
Tayyip Erdoğan’ın (yani AKP’nin) bugün Ergenekon davaları dediğimiz Kafes, Balyoz, Oda TV, 28 Şubat gibi davalarla ilgili yapıp ettikleri bir hukuk yanlışını düzeltme değil. Asla değil. Cemaat’ın saldırısına karşı cephe genişletmek amacıyla dünkü can düşmanlarıyla zoraki bir nikah kıymasından ibarettir.
Bu davaların hepsi birer siyasi davaydı ve birer siyasi dava.
Yarı buçuk hukuk bilgim bana “yargılamanın esas, tutuklamanın istisna” olduğunu öğretti. Ayrıca kıdemli bir basın sanığı olarak sonunda beraat ettiğim pek çok davada tutuklanıp aylarca hapis yatmanın haksızlığını defalarca tatmış biriyim.
Evet çağdaş hukukta “yargılama esas, tutuklama istisna”dır. Siyasal görüşleriyle, ideolojik tercihleriyle taban tabana zıt olduğum Ergenekon davaları sanıklarının mutlaka tutuksuz yargılanmaları ama mutlaka yargılanmaları gerektiğine inandım; defalarca bunu yazdım.
Hukuk fakültesinin ilk sınıfındaki öğrenci bile bu davalarda delil karartma gibi bir yargı riskinin olmadığını, toplanabilecek delilerin zaten toplandığını, dolayısıyla tutuklamanın koşulları olmadığını bilir.
Peki “delil karatma” tehlikesi yok da “kaçma” tehlikesi var mı?
Böylesi siyasi davalarda kaçma, suçu kabullenme anlamına gelir. Bir zamanlar Tayyip Erdoğan’ın özel kalem müdürlüğünü yapmış, daha sonra Ergenekon önde gelenleriyle karanlık ilişkiler içine girmiş Turan Çömez’in Ergenekon davaların başındayken kokuyu erken alıp yurtdışına tüymesi, onu “Haksız yargılanmadan kaçmış bir yurtsever” olarak mı tanımlatıyor suç işlediğini bilip paçayı kurtaran bir uyanık olduğunu mu?
* * *
Bugün demokrasi havarisi gibi ortalıkta dolaşmaya başlayan İlker Başbuğ’u tahliye ettiren, yakında benzerlerini de tahliye ettirecek olan Anayasa Mahkemesi kararı gerekçesiz tutuklamalara son veren anlamlı bir hukuksal adım değil; sadece beş yılı aşan tutuklamaların hak ihlallerine yol açabileceği kararından ibaret.
Eğer Anayasa Mahkemesi ağır yaralı hukuk devletine olumlu bir katkı yapmak istiyorsa, yargıçların otomatiğe bağlanmışcasına tutuklama kararı vermelerinin önüne geçecek, tutuklamanın ancak sağlam gerekçelerle kararlaştırılmasını sağlayacak bir içtihat yaratmalı…
Son tahliyeleri ise hukuk devletine uygun bir adım olarak değil, dünkü can düşmanları ile elele tutuşup Cemaatı köşeye sıkıştırmak isteyen AKP ile pabucun pahalı olduğunu görüp siyasal islamcı parti ile barış çubuğu tüttürmeyi yeğleyen dünün darbecilerinin zoraki nikahı olarak değerlendirmek bana daha doğru geliyor.
Yani olup biten hukuksal değil siyasal bir pazarlıktan ibaret. Hem de bezirganca, ilkesiz bir pazarlık…
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları






















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021