Aydın ENGİN
Hiç yerin yedi kat dibine indiniz mi?
Ben indim.
İster meslek zorunluğu deyin, ister mesleğin sunduğu olanaklar, ayrıcalıklar,fırsatlar deyin.
Ben indim…
Hem Zonguldak’ta (Ne tuhaf, üstelik Zonguldak’ın Kilimli’sinde), hem Almanya’da Rurh bölgesinde, Duisburg kenti yakınlarında, “Glück Auf” köprüsünü geçtikten sonraki bir maden ocağında… “Glück auf” serbest çeviriyle “Bahtın açık olsun”demek. Yerin yedi kat dibinde çalışanın “açık baht”tan daha önemli nasıl bir dileği olsun ki?
Biz yeryüzü insanları için “yerin yedi kat dibi” dipsiz bucaksız bir kuyu çağrıştırır. Çooook derin, çoook karanlık…
1977 yazında babadan değil, dededen madenci Namık Çavuş güldü:
-Nakıs 40’tan sonra yerin dibidir. İster nakıs elli, ister nakıs iki bin elli… “Nakıs 40”dediği eksi 40. Yani yerin 40
metre altı. Namık Çavuş devam etti:
-Şimdi nakıs bin üç yüzdeyiz…
Belli etmedim ama çok korktum.
Kilimli’deydik. Zonguldak merkeze bir cigara içimi. Bunca yıl sonra akılda kalan sokaklarında yürüyen, ocaktan yeni çıkmış, kirpiklerine, kulaklarının içine kadar kömür karasına bulanmış işçiler.
Bir de Namık’ın tek katlı evinin oturma odasının duvarına asılı o unutulmaz fotoğraf. Meslek ustalarımızdan Fikret Otyam’ın objektifinden çıkma, bir akşamüstü göçükten ölüsü çıkmış bir arkadaşlarının kara tabutunu taşıyan kapkara giysili kömür işçileri…
***
Yine o fotoğrafın çekilebileceği günler yaşıyoruz.
Yine Kilimli’deyiz…
Kilimli’de, 28’i yerin yedi kat dibinde, gerisi ocağın ağzında 245 işçi, 2016 boyunca ödenmeyen ücretleri için direniyorlar. Yerin yedi kat dibindekiler son çareye başvurdular: Ölüme yattılar.
Siz bu satırları okurken on ikinci gün dolmuş olacak. On iki gündür ölüme yatmış 28 kömür gözlü, kömür yüzlü kömür işçisi. (Ayrıntı istiyorsanız ve ayrıntıları izlerken öfkeden kavrulmayı göze alıyorsanız T24’te Yalçın Doğan’ın düşük profilli Başbakan’a seslendiği yazısını okuyun. Başka ayrıntıya ihtiyacınız kalmaz).
Ocakları özelleştirilmiş ve sermayedar sınıfın olmayan insafına, günde beş vakit bilmem kaç rekat “Kâr, daha çok kâr, mümkün olduğu kadar çok kâr” diye böğüren ve yine de doymayan hırsına terk edilmiş kömür işçileri
Bu işçiler beş aydır ücret alamıyorlar. Ocak paralel yapı destekçisi iddiasıyla patronlarından alınıp işleri iyi yürütsünler diye kayyıma devredilmiş. Kayyım işleri daha da yüzüne gözüne bulaştırmış. İşçiler umurlarında bile olmamış.
“AKP’nin kıymetlisi” diye ünlenmiş Zonguldak Valisi içinse Kilimli’nin 245 kömür işçisi“245 düşman” demek. Yerin yedi kat dibinde ölüme yatmış 28 işçi ise “elebaşı düşman.”
Ölüme yatmak kolay söylenen iki sözcükten ibarettir.
Bilen bilir, çaresizliğin son aşamasıdır. Hak arıyorsun, hakkını istiyorsun, direniyorsun ve kapı, duvar, devlet, çevre, medya sağırdır.
Ölüme yatmak son çaredir.
Direnişçinin bedenini mermi yapıp namluya sürmesidir.
Bu ülke Diyarbakır’da, Ankara’da, İstanbul’da, hapishanelerde ölüme yatmış ve ölmüş çocuklarını biliyor.
AKP iktidarının dört duvarı olmayan bir hapishaneye dönüştürdüğü Türkiye’de şimdi ölme sırası Kilimli’nin 28 kömür işçisinde mi?
Ve ölüme giden bu yolculuk bizler için bir gazete haberinden, bir TV görüntüsünden mi ibaret?
Yazarlar
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021