Aydın ENGİN
Hayır, başlık yanlış filan değil. "Çocuktan al haberi" diyen halk deyişi ya bir zamanlar tiryakisi olduğum (olduğumuz) TV oyunu değil, artık çocuklardan haber de neymiş, ders alacağımız, evet, ders alacağımız günlerdeyiz.
Kısa adı: COP. Birleşmiş Milletler öncülüğünde her yıl bir başka ülkede toplanan iklim değişikliğine yol açan etkenleri ve yol açanları ele alan uluslararası konferanslar dizisi. İlki 1995'de Berlin'de toplandı. Bugünlerde Madrid'te yirmi beşincisi yapılıyor. O yüzden adı COP25, 2 Aralık'ta başladı. 13 Aralık'ta sona erecek. Resmi adı Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı. Amacı sera gazları salınımını azaltmayı amaçlayan Paris Anlaşmasına imza koyan 194 ülkenin yapıp ettiklerini denetlemek, ne kadar uyulduğunu ya da uyulmadığını saptamak.
(Türkiye de, hani halâ termik santrallara filtre konsun mu, konmasın mı, konursa ne zaman konmalıyı tartışan Türkiye de imzacılar arasında. Gülsek mi, ağlasak mı ?)
* * *
İklim değişikliğinin insanlığa nasıl bir acılı son hazırladığını bilmeye, ayrıntısıyla öğrenmeye meraklıysanız "Hazreti Google"da bir tur atmanız yeterince bilgilenmenizi sağlar. Ayrıca Yeşil Gazete'yi de internetten izlerseniz bilgileriniz daha da derinleşir.
Meraklıysanız dedim. Meraklı olmalısınız, diye eklemeliyim. Kendiniz için meraklı olmalısınız. Kendinizin, çocuklarınız, insanlığın bir geleceği olabilmesi için meraklı ve eylemli olmalısınız. Benden söylemesi…
* * *
COP toplantılarının 25'incisi Madrid'de yapılıyor.
Ben de sizler gibi gazete, TV haberlerinden şöyle bir duymuştum. "Şöyle bir" duyduğum için de daha önceki 24 COP toplantısı gibi geçeceğini düşünmüştüm.
Yani kocaman salonlarda, koyu renk takım elbiseli, kravatlı adamlar konuşacaklar, konuşacaklar, konuşacaklar, Kyoto sözleşmesi, Paris anlaşması filan diyecekler; onlar içeride konuşurken salonun dışında bir avuç kulağı küpeli oğlanlar, saçları mora, yeşile, kırmızıya boyanmış genç kadınlar toplanıp protesto eylemi yapacaklar, sonra da 26. COP'da buluşmak üzere COP25'i bitecek…
Fena yanılmışım. Dünyada bir şeylerin, çok önemli "bir şeyler"in değiştiğini, gümbür gümbür gelin bir dip dalganın siyasal, demokratik, kültürel sonuçlar doğuracak eylemlere benzeri görülmemiş bir katılım sağlayacağını bilememiştim.
Ayıp benim ayıbım kalsın. COP 25'den haberi bu kez çocuktan değil bizim Ümit Şahin'den aldım. Tanıyanlar tanır zaten; tanımayanlar için sahici uzman bir tıp doktoru olduğunu, ama bu mesleği bir yan iş olarak yaptığını, esas olarak çevre sorunlarının iflah olmaz ve yorulmak bilmez "militanı" olduğunu söylemekle yetineyim. Yetineyim yoksa tanıtmaya kalksam uzun sürer.
Ümit Şahin, Madrid'de COP25 toplantısını izliyordu, izliyor. Ama salt salonun içinde değil, salonun dışını da izliyor.
O haber verdi. Binlerce çocuk (evet çocuk) çok yaratıcı, çok şaşırtıcı, çok etkileyici eylemlerle bizcileyin kadın ve erkek yetişkinlere, bencileyin moruklara gerçek anlamda ders verdiler. COP25'e damgayı bıktırıcı konuşmalar değil, çocuklar, bildiğimiz çocuklar vurdular.
Orda değildim ama yaşlı bir İspanyol'un "Madrid Madrid olalı böylesini görmedi dedi" diye yazsam yalan olmaz…
COP25'in beşinci gününde binlerce ve binlerce çocuk ve genç kadın ve erkek, ellerinde hınzır zekalarıyla kendileri bulup kendileri yazdıkları, boyadıkları pankartlarla, afişlerle, türkülerle Madrid'in ünlü Prado bulvarı boyunca tam 6 kilometre yürüdüler. İncecik seslerinden çıkan sloganlar Madrid göklerinde çınladı.
O çocuklar anne ve babalarını da ellerinde tutup yürüyüş koluna kattılar. Madrid'te ve her yerde, her zaman barışçıl protesto eylemlerinde sayıyı eksik göstermeyi huy edinmiş polislerin raporu "500 bin kişi yürüdü" diye yazdı. Varın gerçek katılımcı sayısını siz hesap edin.
Gezegenimizin yüzakı, İsveçli kız çocuğu Greta Thunberg de oradaydı ve yine ödünsüz bir konuşma yaptı. Liderlerin, siyaset esnafının, çok uluslu şirket elebaşılarının iklim değişikliğine yol açan saldırılara karşı başarısızlıktan başka bir şey üretemedikleri söyledi ve ekledi:
-Değişim COP salonlarında değil burada gerçekleşecek…
* * *
Farkın mısınız?
Dünyada bir şeyler değişiyor. Dünyada hızla ve çok köklü değişimler getireceği artık besbelli olmuş bir şeyler değişiyor.
Bütün alametler belirdi.
Siyasette geleneksel partiler darmaduman. Eskiyi sürdürmekte direnenler yaşayan ölü örgütlere dönüşüyorlar.
Demokrasi artık parlamentoların sınırları içine hapsedilmiş, seçim sandıklarına indirgenmiş bir laf ebeliğinin çok ötesine geçiyor. Katılımcı demokrasi iletişim devriminin de katkısıyla siyaseti meslek ve geçim kapısı bellemiş siyaset esnaflarını çöp kamyonlarına yüklemeye başladı, başlayacak.
COP25 artık polis "COP"ları" ile önlenemeyecek bir küresel direnişin ete kemiğe bürünmüş simgesi oldu.
COP25, Madrid'te Greta Thunberg'in bir kız çocuğundan ibaret olmadığını, yeryüzünde milyonlarca ve milyonlarca Greta Thunberg olduğunu gösterdi.
Görmek istemeyenlere artık ve ancak merhamet ve öfke duyarız…
Peki bizler ? Bizler COP26'ya hazırlansak mı ? Çocuklarımızdan geri kalmamak, geriye düşmemek, yeryüzünün geleceğini kurtarmak ve korumak için kolları, dilleri sıvasak mı ?
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021