Ayhan ONGUN
Yaklaşık üç aydır Muğla Kapalı cezaevinde tutuklu bulunan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’la ilgili öyle çok şehir efsanesi, senaryo ve komplo teorisi üretildi ki, kimileri duygusal nedenlerle, kimileri kişisel çıkar ve beklentileri nedeniyle gerçeği görmek istemediler.
Mehmet Kocadon’un karizmatik bir kişiliği, yaygın sosyal ilişkileri ve geniş bir hayran kitlesi olduğu bir gerçek. Kaldı ki, Bodrum halkının vefa duygusunun yüksek ve hemşerilik ilişkilerinde hayli tutucu olduğunu da herkes bilir.
Göreve geldiğinin hemen ertesinde bir başka operasyonla başlayan teknik ve fiziki takip sonucu elde edilen bilgi ve belgelerden yola çıkılarak hazırlanan iddianamede ciddi ithamlar olsa da, kamuoyunda eski başkanın suçsuzluğuna ilişkin oluşan genel kanı, onu sürekli gündemde tutmaya yetiyor.
3.Yargı paketiyle birlikte tahliye edileceğine kesin gözüyle bakılırken, bunun gerçekleşmemesi, ardından İçişleri bakanlığınca görevden el çektirilmesi bir anlamda kafaları karıştırsa da 6 Eylülde yapılacak ilk duruşmada serbest bırakılacağına inanılıyor.
Yargıya intikal etmiş bir konuda yorum yapmak doğru olmaz, ancak gözaltına alınma biçimi bir anda Kocadon’u mağdur durumuna düşürdü. Bodrum halkının ilgi ve sempatisini kazanan Mehmet Kocadon’la ilgili sürdürülen kampanyalar her ne kadar bir kesim tarafından onaylanmasa da genel anlamda Türkiye gündeminde sürekli yer almasını sağladı.
Gelelim, bundan sonra ne olacağı konusuna!
Muğla’nın büyükşehir olması halinde aday olabileceğini söyleyen bir Mehmet Kocadon, acaba siyasetten tamamen mi çekilecek, yoksa küllerinden yeniden mi doğacak?
İşte bu noktada siyasetin bir acı gerçeğiyle karşılaşıyoruz.
Günü birlik başarılar kazanılsa da siyaset uzun soluklu bir maratondur ve ilkeli duruş, istikrar, politik derinlik ister. Bu konuda kendisini geliştirmeyen, yenilemeyen siyasetçilerin uzun dönem sahnede kalması pek mümkün olmuyor.
Kocadon’un seçildiği son yerel seçimlere az bir zaman kala, belli kesimlerden tepki alan bir yazı yazmıştım.
”Rozeti olmayan aday”
Bence bu gün gelinen noktaya dönüp tekrar bu pencereden bakmak gerekiyor. Sizi iktidara taşıyan reel bir siyasal irade, ya da sizi diğer adaylardan ayıran çok önemli özellikleriniz yoksa anlık bir başarı sağlayabilirsiniz ama sonunu getiremezsiniz.
Mehmet Kocadon, ne yazık ki; işte bu paradoksu çok acı bir şekilde yaşadı. Bir yanda aileden gelen geleneksel bir siyasi tercih olarak CHP, diğer yanda mevcut koşullar gereği kişisel tercihini kullanarak içinde yer aldığı DP, akrabalık ilişkileriyle yakın durmaya çalıştığı MHP ve başkan olduktan sonra iyi ilişkiler içerisinde olduğu, kimi zamanda geri dönülmez angajmanlara girdiği AK Parti.
Tüm bu gel-git leri kaldırabilecek bir siyasal birikim ve örgütçülük yoksa, bu yükün altından kalkmak kolay olmuyor.
Başında da söylediğim gibi, siyaset; bu kadar çok kıvraklığı, ikircimliği, politik tutarsızlığı ne yazık, kaldırmıyor.
Mehmet Kocadon iyi niyetli, sevilen, enerjik bir insan, belki de iyi bir belediye başkanı olabilir ama kabul etmek gerekir ki, iyi bir siyasetçi olamadı.
Rozeti olmadan aday olunamayacağı gibi, olunsa da görüldüğü gibi sürdürebilmek kolay olmuyor.
Dilerim en kısa zamanda özgürlüğüne ve sevenlerine kavuşur.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2021
31.03.2021
17.03.2021
3.02.2021
23.10.2020
30.09.2020
28.07.2020
19.05.2020
15.05.2020
19.03.2020