Bülent KORUCU
“…Spekülasyonlar artmaya başladı. Sonra bakanla Akmerkez’in üstünde görüşme yaptım. Bana inanılmayacak kadar sert, bağırarak ve kötü davrandı. Bir daha kendisiyle görüşmeme ve teklif vermeme kararını aldım. Sayın bakan da rahatsız olmuş olmalı ki ‘Sayın Başbakan’la görüş.’ dedi. Daha sonra Sayın Cindoruk, Başbakan’dan randevu aldı.
30 Haziran’da saat 16.00’da Meclis’te. Kendisine Çakıcı’yla geçmişte telefon görüşmeleri yaptığımı, kendisine bir ev verdiğimi ifade ettim. Kamhi, kendisine ‘Korkmaz, Çakıcı’yla görüştüğünü söylüyor, ihaleye girsin mi girmesin mi?’ diye sordu. Daha sonra Sayın Başbakan oylamaya gitti. Çıkarken ‘Bu ihaleye girebilir.’ demiş.
Daha sonra bir konuşmada Kamuran Bey (Çörtük), bana Aksoy ve Zorlu’nun bu işe fazla asıldığını söyledi. Aksoy için Çörtük bana bir dosya verdi. ‘Bu dosyayı TV’de yayınlarsan Aksoy giremez.’ dedi. ‘Zorlu ile sen görüşme çünkü onlar Başbakan’ın sözünden çıkmazlar.’ dedi. Aksoy grubu da Taner ile samimi. Sonra Aksoy’u Taner aramış, ‘Senle alakalı elimizde bir dosya var. Bu ihaleye girme.’ diye söylemiş.
Daha sonra Kamuran Bey’i, Başbakan çağırdı. Biz orda beklerken Zorlu Grubu’yla görüşüyordu. Kamuran Bey geldi dedi ki ‘Zorlu 505’e çıkacağını söylemiş. Başbakan da Korkmaz 510’a kadar çıksın. Tabii aradaki farkı telafi etmesi için biz kendisine yardımcı olacağız.’ demiş. Neticede kıran kırana bir ihale oldu. İhale 600’e bize kaldı, ‘Taner seni yarın bekliyorum.’ dedi.
Bu arada Çörtük bana ‘Eksiğini gediğini Taner’le paylaşmalısınız. Ve Güneş Bey’den sonra Sayın Başbakan’a git.’ dedi. Güneş Bey’e 380 ile 600 arasındaki teminatın bende olmadığını söyledim. Bana yardımcı olacağını söyledi. Sonra Başbakan’a gittim. ‘Hayırlı olsun.’ dedi. ‘Adamlar 505’in üstüne çıkmayacaklarını söyledikleri halde çıktılar, ne yapalım?’ dedi. ‘Güneş Bey’le temasına devam et.’ dedi.
Güneş Bey 410’luk mektubun bir kısmını Emlak Bankası’ndan, bir kısmını da Vakıflar Bankası’yla halletme yoluna gidebileceğimi söyledi. Yapı Kredi’den de 75 milyon dolar kredi alabileceğimi söyledi. Kamuran Bey ‘Mutlaka bir gazete alman lazım.’ dedi. Sayın Başbakan’ı aradım. Dedim ki ‘Milliyet’in alınması söz konusu.’ Çok heyecanlandı. ‘Mutlaka almalısın.’ dedi. ‘Güneş Bey’le görüş.’ dedi. Güneş Bey neden daha önce Başbakan’ın haberi oldu diye bana bozuldu. Nakit ihtiyacımı söyledim. O da Başbakan’a durumu söyledi. Başbakan da ‘Yardımcı olsun.’ dedi.
Bu kaseti ümit ediyorum ki yayınlama ihtimali olmaz. Çünkü yayınlanmasından sonraki durumu şimdiden görüyorum. Ben bu konuşmaları, bankayı kaybetmiş, iş hayatı, ticari hayatı iflas etmiş birisi olarak yapıyorum. Ben Çakıcı’yı hiçbir maksatla, hiçbir amaca yönelik olarak kullanmadım. Milliyet Gazetesi, Türk Ticaret Bankası hepsi oyunun bir parçasıydı diyorum. Yorumu size bırakıyorum.
Mayıs ayından itibaren Çakıcı’yla birtakım telefon konuşmaları yapıyorum. O arıyor ve siz yapmak durumundasınız. Bağırdığı zaman biz onun karşısında şahsiyetsiz bir et yığınıyız. ‘Hayır’ diyemiyoruz. Ama o size her şeyi yapıyor. Küfrediyor. Ve siz bu tehditleri aldığınız zaman... Ve sesini duyduğumda tükürüğümün kuruduğunu, vücut kimyamın bozulduğunu ve birkaç gün kendime gelemediğimi söylemeliyim.”
Bu ifadeler, bir dönem saman alevi gibi parlayıp sönen işadamı Korkmaz Yiğit’e ait. Müteahhitlik yaparken banka alması ve medyaya hızla girmesi üzerine dikkatleri çeken Yiğit’in Alaattin Çakıcı ile telefon görüşmesi ortaya çıktı. CHP’li Fikri Sağlar’ın kamuoyuna açıkladığı kaset üzerine Yiğit gözaltına alındı. Yiğit de bu hamleye kendi çektiği ve sahibi olduğu Kanal 6 televizyonunda yayınladığı bu kasetle cevap verdi. Başbakan Mesut Yılmaz ve Ekonomi Bakanı Güneş Taner’i suçlayan Yiğit, ‘Türkbank ihalesi’nde ihaleye fesat karıştırmak ve suç örgütü kurmak suçundan yerel mahkemede mahkûm oldu. Yargıtay zamanaşımından cezaları bozdu. 6 yıl sonra Yılmaz ve Taner, AK Parti’nin oylarıyla Yüce Divan’a gönderildi. Yüce Divan, 23 Haziran 2006 tarihinde davanın kesin hükme bağlanmasını 4616 sayılı Şartla Salıverilme Yasası uyarınca erteledi. Dava normal zamanaşımı süresine kadar muhafaza edildikten sonra düşecek
Yazarlar
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016