Cafer Solgun
Psikolojik harp, kuşkusuz ‘bize’ has bir özel konsept değil. 2. Dünya Savaşı’nın ardından oluşan çift kutuplu dünyada ABD’nin geliştirdiği stratejinin ürünlerinden olduğu biliniyor. Bizde de 1959 yılında kurulan, adı tez zamanda ‘kontrgerilla’ olarak nam salan Özel Harp Dairesi ve Genelkurmay Başkanlığı ile MGK bünyesinde oluşturulan bazı birimlerin temel faaliyet alanı ‘psikolojik harp’ idi. Bu ‘harp’ şekli yürürlükteki yasalar ve hukuk ile bağlı değildi. Kendine özgü yol ve yöntemler kullanmakta sınır ve ölçü tanımayan bir anlayışla hayata geçiriliyordu. Devlet içinde ‘devlet’ idi (‘paralel devlet’ tellallarının kulakları çınlasın). Anayasa, yasalar, Meclis, hükümet, yargı ve devletin diğer organ ve birimleri bir yana, kendileri bir yana idi.
TEHDİT VE TEHLİKELER
Yine de özel harp ve psikolojik harp birimleri ile kadrolarının bir ‘rehberleri’ vardı ve o da kamuoyunda ‘gizli anayasa’ olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi idi. Bu belge, kuruluşundan bu yana hep devlet ve toplum olarak teyakkuzda olmamız gereken iç ve dış mihrakların neden olduğu ‘tehdit ve tehlikeleri’ öncelik sırasına göre tespit eden ve herkesi bu ‘tehdit ve tehlikelere’ karşı mücadeleyle yükümlü kılan bir belge idi. Sovyetler Birliği’nin başını çektiği sosyalist sistemin çökmesinin ardından bu strateji ve konseptin mimarı ABD ve NATO, özel harp politikalarını terk ettiler. Çünkü bu stratejinin temel konusu ‘komünist yayılmacılığa karşı mücadele’ idi. Bu strateji kapsamında oluşturulan Gladio ve diğer illegal oluşumları lağvettiler. Gladio faaliyetleriyle yüzleşmede İspanya ve İtalya örnek pratikler sergiledi. ABD, Latin Amerika’daki CIA operasyonu darbeler nedeniyle devlet olarak özür diledi.
TÜRKİYE, ÖZEL HARP ANLAYIŞINDAN VAZGEÇMEDİ
Ancak Türkiye; bu özel harp anlayışına ziyadesiyle uyum sağlamış bir ülke olarak Özel Harp Dairesi’nin adını Özel Kuvvetler Komutanlığı olarak değiştirmek, fiili başbakan rolü oynayan MGK Genel Sekreterliği’nin görev ve yetkilerinde bazı rötuşlar yapmak, MİT müsteşarlarını sivil şahıslardan atamak dışında kayda değer önemde herhangi bir adım atmadı, ‘özel harp’ anlayışıyla ülkeyi yönetmek kolaycılığından vazgeçmedi.
DERİN DEVLET OPERASYONLARI
Örneğin kontrgerilla faaliyetleriyle, provokasyonlarıyla yüzleşmedi. Kimi özel harp subaylarının ‘Muhteşem bir özel harp operasyonuydu’ diyerek açıkça itiraf ettikleri olaylarla ilgili olarak bile herhangi bir adım atılmadı. (Cümle emekli Org. Sabri Yirmibeşoğlu’na ait; bahsettiği olay ise Rum yurttaşların düpedüz etnik temizliğe maruz kaldıkları 6-7 Eylül 1955 olayları.) 1 Mayıs 1977, 1978 Maraş, 1980 Çorum, 1993 Madımak katliamları ve AKP iktidarına kadar devam eden Kemalist aydın cinayetleri gibi kanlı olayların hangi kirli amaçlar için sahneye konulmuş ‘derin devlet’ operasyonları olduğu neredeyse tümüyle deşifre olmasına rağmen, o dosyaların kapağı bile aralanmadı, faillerin yüzüne ayna tutulmadı; dolayısıyla bu olaylar köklü bir toplumsal yüzleşme ve sahici bir kardeşleşmenin, demokratik yeniden yapılanmanın konusu olarak ele alınmadı…
AKP BU ŞANSI DEĞERLENDİRMEDİ
AKP, bir tarihi şans ile birlikte 2002’de iktidar oldu. AKP’nin şansı aynı zamanda sınandığı bir tarihi sorumluluk idi. AKP bu şansı değerlendirmedi, üstlendiği sorumluluğun altında kaldı. Türkiye’yi aldattı ve psikolojik harp numaralarını ‘siyaset’ haline getiren bir statüko partisi haline geldi. Sözü AKP’ye getirmek için bu kısa hatırlatmayı yapmak durumundaydım. Devam edeceğim.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025