Cemile Bayraktar
Küreselleşmenin olumsuz etkilerinden biri de silahların serbest dolaşıma girmesi oldu. Kayıt dışı silahların hem alınıp satılması kolaylaştı hem de kimin bu silahlara sahip olduğu kestirilemez bir hale geldi. Bunun sonuncunda da iç savaşlar, çatışmalar daha derin ve daha uzun soluklu bir hale geldi. Ayrıca 1990’lardan itibaren dünyanın gündeminde daha fazla yer bulan, 11 Eylül ile zirveyi gören “küresel terör” tehdidi bu silahların da etkisiyle yayılma imkanı bulabildi. Küreselleşme, kültürel yönünü mevzu etmezsek, ekonomik yönüyle Batılı kapitalist ekonomilerin güçlendirilmesi için uygulanan bir politikaydı, bu politika yere, duruma ve şartlara göre bazen pazar hakimiyeti amacıyla ticaret bünyesinde kullanıldı, bazen “demokrasi ihracı” iddiasıyla savunuldu ve pazarlandı, bazen ise şiddet doğuran eylemlerin önünü açması gerektiği için bu tip eylemler hayata geçirildi.
ABD ve öncülüğündeki koalisyonun büyük bir iştahla ve tüm dünyaya “terörü bitireceğiz” vaadiyle işgal ettiği Afganistan, sivil katliamların olduğu, terörün bitirilemediği, binlerce insanın mülteci konumuna düştüğü, bugün yani 20 yıl sonra bile şiddetin son bulmadığı aksine tırmanmaya başladığı bir yer oldu. ABD’nin değişen dış politikası gereği çekildiği Afganistan’da şimdi kendisine “otorite boşluğu” bulan Taliban, dilediği gibi politikalar uygulama başladı, hakimiyet alanının da hızla genişletmeye başladı.
“ABD’nin hedefi El-Kaide ve Üsame Bin Ladin’di, bunlar etkisiz hale getirildi ve misyon tamamlandı” denilebilir ama buna bırakın bölgeye dair araştırması olanları, bölgeyle ilgili zerre bilgisi olanlar bile inanmaz zira ortada şiddetin günden güne tırmandığı bir durum var. Taliban, Afgan güçlerle çatışmaya devam ediyor, televizyonları şeytan icadı diye parçalıyor, doğru ya da değil bilemediğimiz konular üzerinden insanların kırbaçlandığı görüntüler yayınlanıyor… Bir yandan Afganistan’da istikrarsızlık ve şiddet artarken, diğer yanda İslam ve Müslüman karşıtlığı üzerinden politika belirleyenlerin, Müslüman karşıtı ırkçıların İslam ve şiddet arasında bağlantı kurma amaçlarına hizmet ediliyor.
ABD, Afganistan’dan çekilmesini 11 Eylül 2021’e kadar tamamlayacak, şimdilik ABD unsurlarının %90’ı çekildi sayılır. ABD’nin çekildiği Afganistan’da Taliban %50 ve hatta üzerinde yerde yönetimi elinde tutuyor. ABD’nin çekilmesiyle birlikte zaten elinde güç olan Taliban, bu gücü elbette bırakmak istemeyecektir ve bunun için birçok eyleme girişecektir; bu eylemlerden bazıları anlaşma masasında cereyan etse de bazıları çatışma olarak kendini gösterecektir bu da Afganistan’ı çok daha kırılgan bir ülke haline getirecektir.
ABD’nin Afganistan’a verdiği zararlardan biri de tercüman, bilgi aktarımı/ajan olarak kullandığı kişilerden biri olan bir CIA ajanının Afganistan’da öldürülmesinden sonra yerel unsurlarla bu işi yürütmeye kalkması oldu. Dolayısıyla doğrudan hedef haline gelen insanlar var ve bu insanların hedef alınması büyük olasılık ki Taliban tercümanlık yaptığı söylenen kişileri hedef aldı bile.
Bir parantez açayım, Taliban terör örgütü müdür, Taliban’ı oluşturan etmenler nelerdir… sorularının cevabına hiç girmiyorum zira bu, bu yazının konusu değil. Yazının konusu, ABD’nin Afganistan’ı düşünmeden işgal edişi ve aynı şekilde çekilmesi…
Hatırlayalım, ABD teröristleri hedef aldığını iddia ettiği operasyonlar sırasında birçok İslam ülkesini “terör finansörü” ilan etmişti ve yaptırım uygulama yoluna gitmişti, Taliban’ı tanıyan ülkeler de hedef tahtasına konmuştu. Ama aynı ABD, bir süre sonra Taliban’la masaya oturdu, dahası Taliban’a Afganistan’ı bıraktı gibi… ama bölge için mesele Afganistan içiyle sınırlı değil. Çin, Rusya ve İran, yani Avrasya bloğu, ABD’nin çekilmesini bir fırsat olarak görüyor ve Taliban ile görüşmeler yapıyor elbette Taliban da bu durumu fırsata çevirmek istiyor. Ben tam bu yazıyı yazarken, eş anlı olarak ABD ve İngiltere, Afganistan’da Taliban’ı hedef aldı ve Taliban’ı kendi haline bırakmayacaklarına dair açıklamalar yaptılar. Tabi o sırada Taliban da iki vilayetin kontrolünü eline aldı.
Afganistan’da olanların kısa özeti bu kadar ancak bir de geriye kalan bir miras var; ABD’nin yanlış politikalarının sonucu ortaya çıkan sorunlar silsilesi, bu çok kötü bir miras ve bu miras Afganistan’ı işgal edenlere değil Afganistan başta olmak üzere bölgeye kalıyor. Binlerce sivilin hayatını kaybettiği, istikrarın bir türlü sağlanamadığı ülkede şiddet olayları tırmanıyor. Çin, İran ve Rusya bölgedeki etkinlik alanlarını arttırma fırsatı buluyor. Ülkedeki şiddet ortamından kaçmak isteyen siviller, mülteci akını oluşturuyor. Taliban’ın okumasına izin vermediği söylenen kız çocuklarının fotoğrafları yayınlanmaya başladı bile, Taliban’ın öldürdüğü gazetecinin haberi de… komedyenlikten mi yoksa çocuk tacizciliğinden mi nedenini tam olarak bilmediğimiz bir nedenden ötürü öldürülen bir komedyenin karikatürleri “Taliban’ın infazı” başlığıyla dolaşıma girdi bile… farkında mısınız, İslam, Müslümanlar ve şiddet arasında ilişki olduğu iddiasına hizmet eden gündemler ortaya çıkıyor, bu da dolaylı yoldan İslam karşıtlığı doğuruyor. Bitti mi, hayır! ABD’nin bu yanlış politikaları, bölgede Batı ve ABD karşıtlığını arttırıyor ve terör örgütlerinin moral destek bulmasına neden oluyor. Günün sonunda ABD bencil politikaları için girdiği Afganistan’dan aynı güdüyle çekilirken geride bıraktığı her tür savaş tazminatının faturasını Müslümanlar ödüyor. Ve bu ilk fatura değil, Yahudileri Avrupa’nın ortasında Batılılar katletti ama onları Filistin’e yerleştirerek özrü Müslümanlar üzerinden dilettiler, şimdi de ABD işgalinin ödenmemiş hesabını bizlere bırakıp mekandan çekiliyorlar.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları














































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.12.2025
9.10.2025
7.08.2025
3.08.2025
16.01.2025
7.01.2025
7.11.2024
31.10.2024
9.10.2024
26.08.2024