DOĞAN ÖZGÜDEN
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 'nun yeni takıyyelerini AB liderlerine yutturmak üzere geçen hafta Brüksel'e ayak bastığı gün yayınlanan yazımı şöyle bitirmiştim: "AB içinde Almanya canibinden endişelenmeye hiç yok… En güç zamanlarında bile Tayyip’e arka çıkan Almanya başbakanı Merkel’in yedeği belirlendi bile… Havuz medyası daha şimdiden CDU’nun yeni başkanını Türk Armin diye göklere çıkartıyor... Fransa cumhurbaşkanı Macron da Türkiye eleştirilerinde frene basıp Erdoğan’a 'Sevgili Tayyip' hitaplı mesaj göndermedi mi?"
Ziyaretin üzerinden bir hafta dahi geçmedi, daha birkaç ay önce Ankara rejimine karşı Mart zirvesinde ciddi yaptırım kararları alınacağını açıklamış bulunan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell yüz seksen derece çark ederek Türkiye'de insan hakları ihlallerinin tam gaz sürüp gitmesine rağmen AB'nin yaptırım kararlarını rafa kaldırdığını açıkladı.
Merkel'in dışişleri bakanı Heiko Maas da, AB dışişleri bakanları toplantısında bu kararın "Ankara'dan gelen olumlu sinyallerin yaptırımlarla gölgelenmesini istemedikleri" için
alındığını açıkladı.
Yalaka medya, Avrupa Birliği'nin bu tornistan edişini yeni bir fütuhat zaferi havasında vererek aylardır ekonomik ve sosyal çöküntü haberleriyle karalar bağlayan AKP ve MHP seçmenlerine moral aşılamaya çalışıyor.
Avrupa Birliği'nin ve onun başını çeken devletlerin, Türkiye'deki rejimler ne denli anti demokratik, hattâ faşist olursa olsunlar, bir süre dostlar alışverişte görsün misali yüksek perdeden attıktan sonra yelkenleri nasıl indirdiklerine yarım yüzyıldır defalarca tanık olmuştum, böylesi yüz kızartıcı bir ricatı anons etmek için en azından Mart zirvesini bekleyeceklerini sanıyordum. Yanılmışım...
Ya ABD? Beyaz Saray kiracısı yeni değiştiği için ilişkilerin Atlantik ötesinde nasıl gelişeceği henüz pek netleşmiş değil. Trump gibi bir klinik vakaya "demokrat almaşık" olarak seçildiği için dünyanın her yanında büyük umutlar bağlanan Joe Biden'ın, mazisi biraz kurcalandığında, pek de barışsever olmadığı, zamanında senatör ve başkan yardımcısı olarak denizaşırı askeri operasyonlara destek verdiği, ABD silah tekelleriyle de sıcak ilişkileri bulunduğu, hattâ seçim kampanyasının finansmanına bu tekellerin hatırı sayılır bir katkı yaptığı, dışişleri bakanlığına getirdiği Tony Blinken'in de danışmanlık ve yöneticilik hizmetleri verdiği silah tekellerine göbekten bağlı olduğu biliniyor.
Geçen haftaki yazımda dediğim gibi, Beyaz Saray’da oturan kim olursa olsun, son söz Wall Street’tedir, son söz Pentagon’dadır… Erdoğan yönetimi onların çıkarlarına ve hesaplarına aykırı düşmediği, örneğin S-400'ler konusunda sonuna kadar diretmediği takdirde, Biden yönetimi de sadece Türkiye topraklarında tam gaz sürdürülen devlet terörüne değil, Libya'dan Kafkasya'ya büyük bir coğrafyada sürdürülen fütuhat operasyonlarına da rahatlıkla göz yumabilir.
Sadece Avrupa mı, sadece ABD mi? Süper güç Rusya da, sadece Çarlık özentisi Vladimir Putin döneminde değil, Sovyetler döneminde de Türkiye'deki insan hakları ihlalleri, devlet terörü ve siyasal cinayetler karşısında asla sesini çıkartmamış, aksine Türkiyeli devrimciler katledilirken "iyi komşuluk ilişkilerini sürdürme" gerekçesiyle Ankara despotlarına her türlü desteği vermiştir.
Bizim kuşak kendi mücadele döneminde bu bağışlanmaz tutumun iki acı örneğine tanık olmuştu.
Birincisi 12 Mart 1971 darbesinin ardından Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan idam hücresinde infaz beklerken Sovyetler Birliği SovyetYüksek Şûrası Başkanı Podgorni'nin iyi komşuluk ilişkilerini güçlendirmek üzere Türkiye'yi ziyaret etmesi ve faşist generaller tarafından tantanayla ağırlanmasıydı.
İkincisi 12 Eylül 1980 darbesinin ardından TKP üyeleri de dahil devrimciler işkenceden geçirilip askeri mahkemelerde ağır hapis cezalarına mahkum edilirken, onlarca devrimci genç idam sehpalarında can verirken Ankara'da ve Moskova'da Türkiye-Sovyet dostluğunun 60. yıldönümü kutlamaları yapılması, hattâ bu vesileyle TKP'nin bir yayın organında faşist cunta şefi Kenan Evren ile Sovyetler Birliği lideri Leonid Brejnev'in resimlerinin yanaya basılmasıydı.
Dahası, Türkiye'de devlet terörü giderek daha da yoğunlaşırken aynı faşist cunta şefinin 25-28 Şubat 1982 tarihlerinde Bulgaristan'da komünist lider Todor Jivkov tarafından âlâ-yı vâlâ ile ağırlanması, Büyük Balkan Yıldızı nişanıyla onurlandırılmasıydı.
O günleri anımsamanın getirdiği üzüntü içinde bu yazıyı yazarken bilgisayarıma özgürlük ve demokrasi mücadelesinde büyük bedeller ödemekte olan değerli Kürt aydını Mahmut Alınak'ın "Yarın Kara Gündür" başlıklı yazısı ulaştı.
Bundan tam 100 yıl önce, TKP kurucu lideri Mustafa Suphi ve yoldaşlarının 28 Ocak 1921'de Karadeniz'de katledilmesinin yıldönümü dolayısıyla yazdığı, Facebook sayfamızda tam metnini paylaştığımız makalesinde Alınak şöyle diyordu:
"Nasıl ki Zilan katliamının yapıldığı 13 Temmuz Kara Gün ise...
"Nasıl ki Qadı Muhammed ve Qadı Seyfi’nin Şahlık rejimince Çarçıra Meydan’ında asıldıkları 31 Mart Kara Gün ise...
"Nasıl ki, hendekler bahanesiyle Cizre ve Silopi’ de sokağa çıkma yasağının ilan edilerek, pek çok şehrimizde kitlesel sivil katliamların başladığı 14 Aralık Kara Gün ise..
"Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Mustafa Suphi ve arkadaşlarının Karadeniz’de katledildiği, Mustafa Suphi’nin eşi Maria’nın seks kölesi gibi seri tecavüzlere uğradığı 28 Ocak da bizim için Kara Gün’dür."
CHP'nin tek parti diktası döneminde de, daha sonraki göstermelik çok partili rejim döneminde de on yıllarca devlet sırrı gibi gizlenen 28 Ocak Katliamı'nı genç bir gazeteci olarak ilk kez 50'li yıllarda hapisten çıkan TKP'li büyüklerimizden duymuş, o ünlü 15'ler ağıtını da hapisten çıktıktan sonra sazını sadece dost meclislerinde konuşturabilen sevgili Ruhi Su'nun kendi sesinden dinlemiştim:
Hayali gönlümde yadigar kalan
Bir yanım deryada çalkanır şimdi
On beş mürşid ile boğulup ölen
Bir yanım deryada çalkanır şimdi
15'lerin katlini akademik ortamda ilk kez dile getiren SBF öğretim üyesi Doçent Mete Tuncay olmuştu. Onun Türkiye'de Sol Akımlar I (1908-1925) adı altında yayınlanan kitabından yararlanarak bu cinayeti 12 Aralık 1967 tarihli Ant dergisinde "Yakın Tarihin En Korkunç Cinayeti" başlığıyla iki sayfa üzerinden yayınlamıştık.
12 Mart darbesinden sonraki sürgün dönemimizde, Brüksel'de İnfo-Türk'ü kurar kurmaz ilk yayınlarımızdan birini mutlaka Mustafa Suphi ve yoldaşlarının katli üzerine yapmaya karar verdik. O sırada Moskova'da bulunan şair dostumuz Ataol Behramoğlu Lenin Kütüphanesi'nde bulunan eski Türkçe yazılı 28 Kanunusani 1921 adlı kitabın fotokopilerini bize ulaştırdı. Bu konuda daha önce Türkiye'de Ant dergisinde yayınlamış olduğumuz Sultan Galiyev’in ve B. Ömerov ile R. Şakirbekov’un Mustafa Suphi üzerine yazılarını ekleyerek Mustafa Suphi ve Yoldaşları'nı iki cilt halinde yayınladık.
Mustafa Suphi ve yoldaşlarının katlinden kimlerin sorumlu olduğu Türkiye solunda yıllardır tartışma konusuydu, o dönemde mutlak iktidar sahibi Mustafa Kemal ve arkadaşlarına pek toz kondurulmazdı. Bu konuda cesaretli ilk yorumu, Ant dergisine de Kemalist dönemde komünistlere yapılan baskılar üzerine yazılar yazmış bulunan Hasan İzzetin Dinamo'nun Kutsal İsyan kitabında okumuştum.
28 Ocak'ın öncesi üzerine tartışma götürmez belgelere ulaşmam ancak iki yıl önce mümkün oldu. Artıgerçek'teki 14 Kasım 2019 tarihli NATO kafa, NATO mermer… başlıklı yazımda, cinayetten altı gün önce, TBMM'nin 22 Ocak 1921 tarihli oturumunda Mustafa Kemal'in milletvekillerini Mustafa Suphi aleyhine nasıl kışkırttığını tartışma götürmez şekilde ortaya koyan tutanakları yansıttım.
Geçen yıl da, yine Artıgerçek'te yayınlanan 30 Ocak 2020 tarihli Zemheri mareşallerinin “komünist”liği… başlıklı yazımda, bir yandan Mustafa Suphi ve yoldaşları tarafından kurulmuş olan gerçek Türkiye Komünist Partisi'nin Türkiye'de örgütlenmesini engellemek, öte yandan Sovyet yardımını garantiye almak için Mustafa Kemal'in 18 Ekim 1920'de sahte bir Türk Komünist Fırkası kurdurttuğunu vurgulamıştım.
Tevfik Rüştü Aras, Mahmut Esat Bozkurt, Celal Bayar, Yunus Nadi, Kılıç Ali, Hakkı Behiç Bayiç, İhsan Eryavuz, Refik Koraltan, Eyüp Sabri Akgöl ve Süreyya Yiğit'in kurduğu bu sahte komünist partiye Fevzi Çakmak, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele, İsmet İnönü ve Kâzım Karabekir paşalar da Mustafa Kemal'in emriyle kaydolmuş, ancak Mustafa Suphi ve arkadaşları katledilip gerçek komünist partisinin faaliyeti engellendikten sonra parti yine Mustafa Kemal'in talimatıyla kapatılmıştı.
Mahmut Alınak sözünü ettiğim yazısında 15'lerin katlinden kimlerin sorumlu olduğunu net şekilde ortaya koyuyor:
"Mustafa Suphi, eşi Maria ve on dört parti yöneticisi kendilerine nasıl korkunç bir tuzak kurulduğunu bilmeden, 28 Aralık 1920’de Bakü’den Kars’a geçmişlerdi. Sovyetler Birliği büyükelçisi de heyetle birlikte Kars’a gelmişti.
"Kars’ ta halkın sıcak ilgisiyle karşılanan heyet Erzurum üzerinden Ankara’ya gitmeyi plânlamıştı.
"Mustafa Kemal, Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir’le kurduğu telgraf trafiği aracılığıyla heyeti Ankara’dan adım adım takip ediyordu.
"TKP heyeti hiçbir neden gösterilmeden on yedi gün Kars’ta bekletilmişti. Herhalde Kars’ta olan Sovyetler Birliği büyükelçisinin gitmesi bekleniyordu.
"Heyet Ankara’ya gitmek üzere 14 Ocak’ta trenle Kars’tan Erzurum’a hareket etmişti. Oysa Mustafa Kemal heyetin Ankara’ya gelmesini istemiyordu. Çünkü Mustafa Suphi ve TKP’nin görüşlerini kendi iktidarı için tehlikeli buluyordu.
"Mustafa Suphi, 'Burjuvaziye dayanılarak geliştirilecek bir hareketin Doğu’nun zavallı milletlerini kurtaramayacağını' söylüyordu ki, bu, Mustafa Kemal’in kabul edebileceği bir şey değildi. Çünkü o, burjuvaziye dayalı bir sistem kurmak istiyordu.
"TKP 14 Temmuz 1920 tarihli Kuruluş Beyannamesi’nde, Mustafa Kemal hükümetinin İstanbul hükümetiyle bir farkının olmadığını, bir taraftan milliyetçilik yaparken, öte taraftan Bolşevikleri (komünistleri) alkışladığını ve yüzünde aldatıcı maske olduğunu söylüyordu.
"Mustafa Kemal dişlerini sıkarak bu satırları okumuştu.
"Mustafa Suphi ve TKP, Mustafa Kemal’in öfkesini kamçılayan başka bir şey daha söylüyorlardı. Kürtler, Rumlar ve Ermeniler için, dil ve kültür açısından her türlü ayrıcalığın ortadan kaldırılması ve her ulusun bu konularda tam özgür olmasının sağlanması… Devlet örgütlenmesinde her ulusun temsil edilmesini sağlayacak bir FEDERASYON sisteminin kurulmasını vaat ediyorlardı.
"Açıktır ki, Mustafa Suphi bir emekçi halklar koalisyonunu hedeflemekteydi. Mustafa Kemal ise, bu fikre şiddetle karşıydı. Bu federasyon vaadi karşısında küplere binmişti. O, kendisinin başında olduğu tekçi bir burjuva devleti kurmak istiyordu. Bu nedenle aykırı hiçbir fikre tahammülü yoktu ve Mustafa Suphi’nin başında olduğu TKP’yi kendi iktidarı için çıbanbaşı olarak görüyordu."
Araştırmacı-yazar dostumuz Ahmet Kardam da, yeni yayınlanan Mustafa Suphi: Karanlıktan Aydınlığa adlı kitabı üzerine Agos gazetesinden Ferda Balancar'ın 8 Aralık 2020 tarihli söyleşisinde o dönemdeki Sovyet yönetiminin bu cinayet karşısındaki tutumu hakkında çok önemli bir bilgi veriyor:
"Karadeniz katliamı karşısında tam bir suskunluğa gömülen Bolşevik Partisi yönetimi ve Sovyet devleti, hiçbir gerekçeyle mazur gösterilemeyecek bu tutumunu haklı çıkarabilmek için Suphi’yi ‘maceracılık’la suçlar ve Komünist Enternasyonal yönetimi de Türkiye Komünist Partisi’nin 1920 Eylül’ündeki kuruluş kongresini geçersiz sayar. Böylece, Mustafa Suphi ‘zamansız ve hazırlıksız, dolayısıyla yanlış bir Türkiye’ye dönüş macerasının acı ama kaçınılmaz kurbanı’ haline getirilerek, ulusların kendi kaderlerini belirleme hakkı da dahil olmak üzere tüm programatik görüşleriyle birlikte tarihten ve Türkiyeli komünistlerin belleğinden silinmeye çalışılır. Partinin daha sonraki yönetimleri de bu tutuma ayak uydurur."
Türkiye halklarının acı yazgısı bu... Ülkeyi yönetmek üzere iktidar olanlar sadece işçi sınıfına, emekçi kitlelere, Türk'ten saymadıkları halklara, demokrat ve ilerici aydınlara sürekli zulmetmekle kalmıyor, zalimlerin karşısında tavır koyması gereken uluslararası güçlerin vurdum duymazlığından yararlanarak vurdukça vuruyor...
Evet, Mustafa Suphi ve yoldaşlarının katledilmesinin 100. yıldönümünde Avrupa Birliği hak ve özgürlük mücadelesi verenlerin değil müstebitlerin yanında olduğunu bir kez daha gösterdi. Yazıklar olsun...
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
13.07.2025
10.03.2025
30.10.2024
15.10.2024
7.10.2024
25.09.2024
9.09.2024
19.08.2024
8.04.2024