Eser KARAKAŞ
Aşağıda önce Euronews’dan (14 Ağustos, 2020) bir haber aktarıyorum.
Türkiye maalesef ve maalesef İran’a, idam cezası alma riski çok büyük ve Türkiye’ye kaçmış iki İranlı muhalifi iade ediyor.
Nitekim, 14 Temmuz 2020 tarihinde de mahkeme bu iki muhalif genci idama mahkum ediyor.
Uluslararası tepkiler sonucunda da mahkeme şimdilik idam cezalarının infazını durduruyor ama yarın ne olacağı hiç belli değil, İran’ı iyi tanıyanlar da bu cezanın er ya da geç bir biçimde uygulanacağını ifade ediyorlar.
Zaten, bu durumda beklemek bile başlı başına bir işkence.
Türkiye nasıl oluyor da İran’da idam cezası alma ihtimali çok yüksek bir kişiyi bu ülkeye iade edebiliyor, bu kararı veren(ler) kim?
Şayet İran idam cezalarının infazını gerçekleştirir ise, herkes çok iyi bilsin ki, bu iki genci İran’a iade eden Türkiye yetkililerinin ellerine sonsuza kadar silinmeyecek bir kan bulaşmış olacak.
Türkiye’nin üzerine bulaşan utanç da işin cabası olacak.
İşte Euronews’un haberi:
“İran'da üç gencin idam cezası kararına karşı başlatılan kampanya başarıya ulaşabilecek mi?
İran Yargıtay'ı 14 Temmuz'da Muhammed Recebi (26), Sait Temcidi (28), Amir Hüseyin Muradi'yi (26) idama mahkum etti.
Ancak bu ülkede ve uluslararası arenada başlatılan kampanya sonucu mahkeme 19 Temmuz'da ölüm cezalarını durdurdu.
İnsan hakları aktivistleri bu kararın kısa ömürlü olabileceğinden endişeli.
Türkiye'ye kaçan Recebi ve Temcidi, bir ay gözaltında tutulduktan sonra Ankara tarafından İran'a iade edilmişti.
Geçtiğimiz kasım ayında, İran'da yakıt fiyatlarına gelen zam nedeniyle patlak veren gösterilere katılan bu kişiler "İran İslam Cumhuriyeti'ni hedef alarak şiddet olaylarını ve kundakçılık yapmakla" suçlu bulundu.
İnsan hakları aktivistleri, Tahran'ın göstericileri caydırmak için ölüm cezasını kullanmasının kabul edilemez olduğunu söylüyor. Son kampanyanın merkezindeki üç mahkumun tutuklanma koşullarının tartışmalı olduğuna dikkat çekiliyor.
Avukatlarından alınan bilgiye göre, Muradi cep telefonu satıcısı ve Temcidi taksi şoförlüğü yapıyordu; Recebi ise işsizdi.
Aktivistler idamın durdurulma kararının kısa ömürlü olabileceğinden endişeli.”
Şimdi gelelim elli yılı aşan bir Çetin Altan-İhsan Sabri Çağlayangil anısına.
Konuyu özetleyen bir bilgi notunu aktarıyorum.
“Yanılmıyorsam 22 Haziran 1967 tarihiydi...Çetin Altan hem TİP İstanbul Milletvekili ve Akşam Gazetesi yazarıydı.
İki rejim muhalifi İranlı genci iade kararı gündeme geldi. Eğer iade edilirler ise ölüm kesindi. Çetin Altan'a ulaştılar. O sıralar Adalet Partisi ,TİP'e karşı çok aşırı bir düşmanlık güdüyordu, Çetin Altan'ın TBMM 'de linç girişimi zihinlerde ve arşivde hâlâ çok canlı.
Ona rağmen İranlı muhalif iki gencin İran'a iadesini önlemek için dönemin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil'i aramıştı... Çetin Altan'ın Bakanı araması olağanüstü bir işe alametti. Çağlayangil bunu anlayacak kalibrede bir siyasetçiydi.
Gece yarısı Çağlayangil'in Altan'a geri döndüğünü ve bu sorunla ilgileneceğini söylediğini yazılarından biliyoruz.
Ve İran'lı iki genç İran'a iade edilmedi. Ölümden kurtuldular.
Yıllar yılı bulundukları yerden Çetin Altan'ın yaş gününü kutlamaya ve şükranlarını belirtmeye devam ettiler. “
İki benzer olayı ve İçişleri Bakanlıklarının verdikleri tepkileri, muhaliflerin akıbetlerini bir mukayese edin lütfen.
Polonyalı ünlü ve çok yetenekli piyanist Paderevski siyasete girer ve Başbakan olur.
Bir toplantıda da bir genç Başbakan’a “Siz o muhteşem piyanist değil misiniz?” diye sorar, Padarevski de “Evet” der.
Ancak, gencin yanıtı çok önemlidir: “Allah'ım bu ne düşüş.”
İhsan Sabri Çağlayangil’den Süleyman Soylu’ya.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
18.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025