Gülay GÖKTÜRK
Emniyet içinde başlatılan soruşturma benim için gecikmiş bir soruşturmaydı.
Nitekim, bundan kısa bir süre önce bir yazımda ortada hâlâ bir iddianame olmayışını eleştirmiş ve “Artık ajitasyon değil, somut bilgi, belge ve sağlam bir iddianame bekliyoruz” diye yazmış, hukuki sürecin başlaması gerektiğine işaret etmiştim.
Dolayısıyla, soruşturmanın başlamasını olumlu karşılamamdan daha doğal bir şey olamaz.
Aslına bakarsanız, bu herkesin olumlu karşılaması gereken bir gelişmeydi. Aksi halde Aralık ayından beri polis içinde paralel bir yapının varlığından söz edildiği halde bu konuda hiçbir hukuki adım atılmamış olurdu ki, asıl bu durum bazı çevrelerin ve kişilerin kamuoyu önünde haksız yere şaibe altında bırakılması sonucunu doğururdu.
Ne var ki, daha ilk günden, soruşturmanın açılmasından hiç de memnun olmayan bir çevreyle karşı karşıya kaldık.
Soruşturma boyunca, bazı uygulamaların eleştirilmesi normal karşılanabilir. Ama daha ilk saatlerden itibaren, soruşturma dosyasının içeriği ile ilgili hiçbir şey bilinmezken gözaltına alınanların suçsuzluğuna hükmetmek ve o kişilerden “komplo kurbanı kahramanlar” olarak söz etmek, “tarafsız gazeteciliğin” neresine denk düşüyordu?
Bütün şüphelileri kapsayan bu “toptan sahip çıkma” durumu, iddia edilen yapının varlığının bir başka delili değilse neydi? Aslında, hedef alınan yazımda sorduğum basit ama rahatsız edici soru buydu.
Darbe davalarında durduğum yerdeyim
Ben Türkiye’de yaşayan biri olarak, bugün yargıda yaşanan krizi de, yargının kronik sorunlarını da, ne dün ne de bugün bağımsız ve tarafsız bir yargıdan söz edilemeyeceğini de biliyorum. Dolayısıyla, özellikle siyasi boyutu bulunan bu tip davaları kamuoyu olarak yakın takibe almamız gerektiğinin de farkındayım.
Dün Ergenekon davalarında nerede duruyorsam, bugün polis soruşturmaları konusunda da aynı yerde duruyorum.
O zaman darbe davalarının esası hakkında bir kanaat sahibi olmak için mahkemelerin bitmesini beklememiştim; bugün de bu yapının varlığı hakkında bir kanaat sahibi olmak için davaların sonuçlanmasını beklemiyorum.
Dün nasıl, Ergenekon ve Balyoz davaları daha yeni başladığında darbecilerin varlığından ve çeşitli teşebbüslerde bulunduklarından eminsem, bugün de devlet içinde otonom bir yapının varlığından ve tasfiye edilmezse büyük bir tehdit oluşturduğundan eminim.
Başbakan'ın çalışma ofisine ve Başbakanlık Konutu'na böcek yerleştirip usulsüz dinleme yaptırıldığını; Cumhurbaşkanı'ndan Genelkurmay Başkanı'na, MİT müsteşarından bakanlara devletin tüm üst kademesinin kriptolu telefonlarının dinlendiğini; istihbarat operasyonlarının dünyaya deşifre edilip, MİT mensuplarının darp edildiğini, ülkenin meşru hükümetinin El Kaide ile ilişkilendirilip, dünya kamuoyuna 'terörist' diye damgalatılmaya çalışıldığını, uyduruk bir örgüt yaratıp, yüzlerce kişinin sahte isimlerle dinlenip örgüt mensubu yapılmaya çalışıldığını bilmek bir kanaat sahibi olmama yetiyor.
Ama, tıpkı Ergenekon’da olduğu gibi bu soruşturmada da davanın bütünü hakkında fikir beyan ederken, tek tek kişilerle ilgili yargı içeren ifadeler kullanmıyorum. Geçen defaki gibi bu defa da “kurunun yanında yanan yaşlar” olabileceğini prensip olarak kabul ediyorum. Ayrıca bireysel kanaatlerimizin hiçbir zaman hukuki bir değer taşımadığını, istediğimiz kadar kanaat sahibi olalım, hukuken doyurucu bir iddianame ortaya konmadıkça yapılacak bir şey olmadığını ilk günden beri vurguluyorum.
Dün, Ergenekon davasında, dava safahatında yanlış giden şeyleri ön plana çıkararak davayı toptan inkâr edenlere şöyle seslenmiştim:
Gelin, bu davanın özünü savunma konusunda anlaşalım; o seminerin masum bir seminer olmadığını; bir darbe provası olduğunu, ordu içinde çeşitli darbeci kliklere bulunduğu ortak paydasında birleşelim, sonra yanlış uygulamaları birlikte eleştirelim, birlikte düzeltmeye çalışalım.
Ve devam etmiştim:
Ama siz böyle yapamazsınız; çünkü siz bu aksaklıkları davanın özünü reddetmek, darbeciliğin yargılanmasını önlemek için istismar ediyorsunuz.
Şimdi aynı çağrıyı daha ilk günden bu soruşturmayı kayıtsız şartsız mahkûm edenlere yapıyorum.
Gelin, devlet içinde kümelenmiş otonom yapının yargılanması gerektiğini kabul edin ve soruşturma aleyhinde kampanya yürütmeyi bırakın. Soruşturma sürecinde yapılan yanlışları, hatalı uygulamaları birlikte teşhir edelim; davanın özünden sapmaması için birlikte gayret gösterelim.
Bunu yapabilir misiniz?
x x x
Yorucu bir yıldan sonra, yıllık izne çıkıyorum. İki hafta sonra yeniden buluşmak üzere hoşça kalın
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları










































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.01.2016
8.02.2016
3.02.2016
31.12.2015
29.12.2015
27.12.2015
25.12.2015
22.12.2015
21.12.2015
18.12.2015