Hasan Bülent KAHRAMAN
Kim derdi ki, Arap Baharı'nın heyecan, ateş ve isyan günlerinde, diktatör Mübarek devrildikten sonra kapatıldığı hapishaneden çıkarılacaktır?
Kim derdi ki, 2013'te gerçekleştirilen bu darbeye bütün dünya destek verecektir. Arap dünyası bile, hiç lafı eğip bükmeye gerek yok, bu darbenin arkasında duracaktır.
Kim derdi ki, Esed'in gerçekleştirdiği gaz katliamına tüm dünya suskun kalacak, göz yumacak, çıt çıkarmayacaktır.
Bütün bunlar teker teker şaşkınlık verici. Ama tümü yan yana geldiğinde ortaya çıkan sonuç hayret uyandırıcı olmaktan çok uzak.
O sonuç Arap Baharı'nın Arap Hazanı'na dönüşmesidir ve değerlendirmesini bilenler için bu gerçekten "olağan" bir durumdur.
Nedeni açık: Arap Baharı, bir demokrasi hareketiydi. Kitleler beklenen veya beklenmeyen bir şekilde harekete geçti. Başlarındaki diktatörlerinden kurtulmak istediler. Fakat ortada hiç de ince olmayan, gayet kalın, kaba ve belirleyici bir ayrıntı vardı: demokrasinin o coğrafyaya nasıl geleceğini dünya yeterince düşünmemişti.
Ya da daha çok kullanılan bir ifadeyle belirteyim: dünya o coğrafyanın demokrasiye yönelmesine hazır değildi. Bu hazırlıksızlığın altında da demokratikleşme değil modernleşme arayışı yatar. Batı OD'nun modernleşme içinde demokrasiye geçişini benimser ama demokrasi içinde modernleşmesine uzak durur.
1950'lerde, daha doğrusu 1960'larda da Türkiye'de ve dünyada bugünküne benzer şekilde modernleşmeye geçiş provası yapılmıştı. Bizim seçim yoluyla demokrasiye geçtiğimiz (ve modernleştiğimizin kabul edildiği) dönemde de, 1960'larda da, Batı, Ortadoğu bölgesinde gene darbeler yoluyla modernleşme modelini devreye sokmuştu. O dönemlerde, İran'da, Irak'ta, Mısır'da, Suriye'de yaşanan darbelerin ardında hep bu arayış vardı: demokrasi ama Batıya bağlı, Batılı normları kabul etmiş bir demokrasi.
Batı, OD demokrasilerinin sadece demokratik yaşamın temel ilkeleriyle bütünleşmesini yeterli bulmadı hiçbir zaman, o şekilde bir demokrasiye de inanmadı. Onun istediği kendisine bağlı bir yönetimin demokratik yoldan iktidar olmasıydı. Arap Baharı sonrasında Mısır'da ortaya çıkan durumun altında da, Esed'in bu zulmüne rağmen gördüğü kabulün altında da bu neden yatıyor. Mısır'da, Batı, Mursi'yle hata yapıldığına inandı ve onu devirdi.
Mursi ve İhvan "kontrolsüz halk hareketi" demekti. Oysa demokrasi olacaksa kontrol içinde olmalıydı. Aynı şekilde Esed üstünden de Suriye'de ortaya çıkabilecek benzeri bir kaotik durumu engellediğine inanıyor Batı. Kendisine bağlı bir yönetimi bulabilir ve örgütleyebilirse o vakit Esed'i alaşağı edecektir. Batı ders almasını bilir. Irak'tan, İran'dan ve Libya'dan hatta Mısır'dan öğrendiği dersler bunlardır.
Mısır darbesi 1960'ların Amerikan demokrasisi tezlerine dönüştür ve o da Batı değerlerine sahip ordu eliyle modernleşme anlayışına dayanır. Arap Baharı bu anlayış nedeniyle Arap Hazanına dönüştü. Şimdi Arap dünyasının yeniden toparlanması beklenecektir.
İşte o noktada Mübarek'i deviren Türkiye'ye ciddi ve önemli bir rol düşüyor. Belki yeterince görmediğimiz ve anlayamadığımız ciddi, önemli ve diplomatik bir rol! Bekleyen okuyacak!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024