Hilâl KAPLAN
MHP ve CHP, 12 Eylül darbe anayasasının ruhunu teşkil eden ilk üç maddenin değiştirilemez olduğunda, yeni anayasada aynen korunması gerektiğinde ısrar ediyor.
Peki bu ısrarı, darbe anayasasını hazırlayan hukukçuların çoğunun bile göstermediğini, bilakis aksi yönde kanaat bildirdiğini ama Kenan Evren'in başkanlık ettiği ve darbeci kuvvet komutanlarından oluşan Millî Güvenlik Konseyi'nin baskısıyla ilk üç maddenin değiştirilemez hale getirildiğini biliyor muydunuz?
Evet, 12 Eylül anayasası, hukukçulara hazırlatılan bir darbe anayasasıdır. Ama bugün ağız dolusu '12 Eylül faşizmi' diyen CHP, nedense Kenan Evren ve şürekâsının ilk üç madde fetişizmini olduğu gibi devam ettirmektedir.
Darbecilerin anayasayı hazırlattıkları Danışma Meclisi'nde, tartışmanın iki tarafı vardır. Birinci taraf, 1924 ve 1961 anayasasında olduğu gibi Cumhuriyet rejimi hariç değiştirilemez hükümler koymanın hukuka ve toplumsal dinamiklere aykırı savunur; diğer tarafsa mevcut anayasada olduğu gibi ilk üç maddenin tümünün değiştirilemez olması gerektiğini savunur.
Bu tartışmanın içeriğine Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu Başkanı Orhan Aldıkaçtı'nın argümanları üzerinden bakalım:
'Bir toplum olduğu gibi kalmaz ve bir toplum daima değişir. Gelişmekte olan toplumun dayandığı sosyal değerler de değişir. Hukuk kuralları dahi değişir. Bir toplumun dayandığı sosyal kuralların yahut hukuk kaidelerinin değişmeyeceğini, değişmesinin mümkün olmayacağını düşünmek, eşyanın tabiatına aykırı bir durumdur.'
Aldıkaçtı, daha da ileri giderek, Cumhuriyet rejimi hakkında dahi değiştirilemez hükmü getirmenin, toplum ikna olmadıkça bir fayda getirmeyeceğini de dile getirmiştir:
'Türkiye Cumhuriyeti'nin değiştirilemezliğini ilan eden madde dahi, realist olalım arkadaşlar, bir gün memlekette böyle bir şey olması mümkün değil, gerekçede bunu belirttik, sakın bize böyle bir fikir verilmesin; ama değiştirilirse ne yapılır?Çoğunluk değiştirirse ne yaparız? Hiçbir şey yapamayız.'
Ve değiştirilemez hükümlerin, zaman ve toplumsal değişim karşısında her zaman hayırlı sonuçlar vermeyebileceğini, kendi dünya görüşü çerçevesinde şöyle açıklamıştır:
'Size isterseniz somut bir örnek verelim. Farz edin ki, 1920 yılında, Türkiye'de bir anayasa yapılmış olsun ve bu anayasa devletin dininin İslâm olduğu ilkesine dayansın ve bu ülke de aynı düşünceye yahut aynı ilkeye uyularak değişmez bir hüküm, değişmez bir ilke olarak ilan edilsin. Sonra nasıl ilan edecektik laiklik ilkesini? Nasıl toplum olarak teokratik düzenden laik düzene geçecektik? Bana öyle geliyor ki bunlar zamanın duygusal maddeleri.'
'Duygusallık' eleştirisini takiben, darbe dönemi iklimi üzerinden eleştirilerine son noktayı koyar ve hukuk düzenine aykırı iş yapılmamasını savunur:
'Mesele, toplumun gelişmesine ayak uyduracak bir anayasa düzeni yapmak ve toplumun gelişmesini durdurmayacak hükümler getirmektir. Biraz evvel söylediğim gibi, olağanüstü durumun hasıl ettiği duygulara yahut düşüncelere kapılarak bir anayasa hukuku yahut anayasa metni içine, gerçek ifade etmeyecek maddeler konmaya çalışılması, esas Teşkilat Hukuku'na aykırıdır, toplumun gelişmesine aykırıdır, hukuk düzenine aykırıdır.'
Tartışmaların ardından Danışma Meclisi, değiştirilemez hükümlerin sadece Cumhuriyet rejimini kapsaması gerektiğinde görüş birliğine ulaşır. Ancak Evren ve darbe arkadaşları, değiştirilemez hükümleri ilk üç maddeye yayar. Kendilerine teslim edilen anayasa metnine ilişkin özel isteklerinin başında bu hükümlerin değiştirilemezliği gelmektedir. (Nedenini daha önce yazmıştık: 'Söz konusu ilk üç maddeyse, hepimiz teferruatız' ve 'İlk üç madde fetişizmi')
12 Eylül darbe davasına müdahil olarak darbecilerin yargılanmasını isteyen CHP ve MHP'ye soralım: Nasıl, hâlâ 'Faşizme karşı omuz omuza' mı?
*Alıntılar ve daha fazlası Vahap Coşkun'un 'Kürt Meselesinin Anayasal Boyutu' kitabında bulunabilir. Hararetle tavsiye ederim.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019