İbrahim Kahveci
Şimdi Merkez Bankası “Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi Gelişmeleri” raporundan ilk cümleyi olduğu gibi veriyorum:
“Resmi Rezerv Varlıkları, bir önceki aya göre yüzde 1,0 artarak 124,3 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu dönemde alt kalemler itibarıyla, döviz varlıkları bir önceki aya göre yüzde 4,3 azalarak 58,7 milyar ABD doları, altın cinsinden rezerv varlıkları yüzde 7,0 artarak 58,2 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir.”
Bu cümleye göre brüt rezervler 1 milyar dolar arttı ama bu artış altın cinsi rezerv varlıklarındaki 7,0 milyar dolarlık yükselişten geldi. Döviz rezervi ise yüzde 4,3 azalarak 58,7 milyar dolara geldi. Yani döviz rezervinde -2,6 milyar dolar düşüş oldu.
Nitekim yine Merkez Bankası “Ödemeler Dengesi” verilerine bakıyoruz.
Cari açık -5.285
Gelen para 3.230
Kaynağı belirsiz çıkan para -327
Rezervlerdeki azalış -2.392
Ve dönüyoruz Hazine & Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 09 Mayıs tarihli sosyal medya paylaşımına:
“TCMB’nin döviz pozisyonu iyileşiyor, swap hariç net rezervler nisan başından itibaren 26,7 milyar dolar arttı. Programımız çalışıyor, yeniden dengelenmeyle cari açık düşüyor, makro finansal istikrar güçleniyor ve güven artıyor. Azalan dış finansman ihtiyacı ve hızlanan dış kaynak girişiyle rezervlerdeki olumlu seyir devam edecek.”
İris Cibre nisan ayının bütününde swap hariç rezerv artışının 22 milyar dolar olduğunu söyledi. Yani Mehmet Şimşek’in tarih aralığı farkından dolayı küçük bir fark var. Nereden bakarsanız bakın swap hariç rezerv artışı 20 milyar doların üzerinde.
İyi ama bu kadar döviz geldiğine göre bu para neden ödemeler dengesinde yok. Veya neden brüt rezerv artmadığı gibi tam tersine düştü.
Düşünsenize, ülkeye oluk oluk döviz yağdı ama rezervler eksildi… Var mı böyle bir matematik?
Burada mesele geçen hafta Mehmet Ali Verçin’in “Türkiye’yi yağmalamayanın ya aklı yok ya parası” başlıklı yazısında değindiği noktaya geliyor.
1-Bize gelen bir döviz var ama sanıldığı gibi çok değil
2-Bize gelen döviz vurgun dövizcisi, faydası pek yok
***
Şimdi ikinci konuya geçelim.
Nisan ayı işgücü verilerine göre işsizlik oranı yüzde 8,8’den yüzde 8,5’e düştü. Ama atıl işgücü oranı (veya geniş tanımlı işsizlik) yüzde 24,4’den 27,4’e çıktı. Mevsim etkilerinden arındırılmış verilerde de pek fark yok. Orada da işsizlik oranı 8,6’dan 8,5’e düşüyor ama geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 24,1’den 27,2’ye yükseliyor.
Müthiş matematik dimi…
İşsizlik düşüyor mu çıkıyor mu?
Ya da ülkeye döviz geliyor mu yoksa gelmiyor mu?
Hadi çözün…
***
Ama biz asıl gerçeği ifade edelim. Şu ana kadar hala negatif faizdeyiz ve çılgınca tüketim devam ediyor. Yıllık tüketim malı ithalatı 36,0 milyar dolardan 50,9 milyar dolara yükseldi (Nisan 2023-Nisan 2024). Evet cari açık -55,2 milyar dolardan -31,5 milyar dolara düştü ama bu tamamen enerji ve altın kaleminden geliyor. Yapısal iyileşme olmadığı gibi tersine bozulma devam ediyor.
Baz etkisi ile yılın son çeyreğinde pozitif faize döneceğiz. Acaba pozitif faize döndüğümüzde ne olacak?
Mesela işsiz sayısına kaç kişi daha eklenecek?
Şimdilik potansiyel artan işsizlik bu güz ayları geldiğinde ne kadar açığa çıkacak?
Geniş tanımlı işsizlik oranlarında 2019 kemer sıkma dönemini şimdiden geçtiysek vay halimize.
Bekle bizi büyük bunalım…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.11.2025
10.11.2025
4.11.2025
3.11.2025
30.10.2025
28.10.2025
26.10.2025
22.10.2025
21.10.2025
20.10.2025