İbrahim Kahveci
Varlıklarımızın değerini azaltmakta veya kendi varlığımızı hor görmede epey mahiriz.
90’lı yıllara damgasını vuran şirketimiz Telekom’du. Dünya’da esen telekomünikasyon fırsatından yararlanalım istemiştik. Piyasa değeri şişirilmiş olarak 35-40 milyar dolar dense de, rahatlıkla 20-25 milyar dolara satılabiliyordu PTT’nin Telekom kısmı. Ama olmadı...
Milli dediler
Stratejik dediler
Güvenlik dediler
Vs.. vs.. nedenlerle o satışın önüne geçtiler. O zamanlar dış borcumuz ile Telekom’un değeri aynı seviyedeydi.
Sonra yıllar geçti. Ve Türk Telekom defalarca ihalenin ardından nihayet özelleştirilebildi. Yüzde 55’i bir yabancı ortağa satıldı. Ortaklık payında kamunun ağırlığı yüzde 50’nin altına düştüğü için artık özel şirket statüsüne geçmişti.
SABİT TELEFON KULLANIYORLAR MI?
Hatırlayın, PTT: Posta-Telefon-Telgraf
Telgraf ne zamandır hayatımızda çok zaruri yer tutuyor? Yeni kuşak telgrafı ne kadar kullanıyor?
Hatta asıl şunu soralım: PTT’nin (eski PTT) Telekom kısmı şimdi hayatımızda ne kadar yer ediyor? Kimler sabit telefonu, ne oranda kullanıyor?
Bunu neden soruyorum? 90’lı yıllarda 20-25 milyar dolara sattırmadığımız Türk Telekom’u 2005 yılında 12 milyar dolar üzerinden sattık. Yüzde 55 hisseyi 6,5 milyar dolara alan yabancı ortağa ne bıraktık?
-Kullanılmayan sabit telefon..
BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) verilerine göre 2007 yılında ülkemizde 70,5 milyon nüfusa karşılık 18 milyon 201 bin sabit telefon abonesi vardı. Bu rakam artık (2016) 11 milyon 78 bine düştü. Hem de nüfus 79,8 milyona çıkmış olmasına rağmen.
Acaba Türk Telekom mu pazar kaybetti, yoksa modası geçmiş bir sektör mü var? Tıpkı telgraf işinde olduğu gibi, artık insanlar sabit telefon yerine mobil telefona geçiyorlar.
2007 yılında 61 milyon 976 bin olan mobil telefon abone sayısı, 2016 yılında 75 milyon 062 bine çıkıyor. Mobil geniş bant internet abone sayısı ise 2009 yılında 396 bin ile başlıyor ve 2016 yılında 51 milyon 737 bine ulaşıyor.
Şimdi insanın aklına şu soru geliyor: Acaba 90’lı yıllarda Türk Telekom satışına karşı çıkanlar bugün hangi iletişim araçlarını kullanıyorlar? Şimdi yabancı operatör kullananlar bu millilik durumunu (saçmalığını) nasıl izah ediyorlar?
BİRAZ VERİ BAKALIM
BTK verilerine göre 2017 yılı ilk yarısında telekom şirketlerinin net satışları şu şekilde:
Turkcell: 5 milyar 780 milyon TL
Vodafone: 5 milyar 132 milyon TL
T.Telekom: 4 milyar 798 milyon TL
AVEA: 3 milyar 226 milyon TL
Türk Telekom toplam: 8 milyar 023 milyon TL
Borsada açıklanan konsolide bilançolara göre ise, 2017 yılı ilk çeyreğinde: Türk Telekom 1 milyar 638 milyon TL faaliyet karı elde etmiş.
Yatırım tarafına baktığımızda ise, sadece 2012-2017/2. döneme kadar Türk Telekom ve AVEA birleşik şirketin yatırım harcamalarının 8 milyar 687 milyon liraya çıktığını görüyoruz. Aynı dönemde Turkcell 9 milyar 079 milyon ve Vodafone 5 milyar 305 milyon TL yatırım harcamasında bulunmuş.
Kısaca, son 5,5 yılda 23 milyar lira yatırım harcaması yapan bir sektörden bahsediyoruz. Ama benim için asıl başarı Türk Telekom tarafında: Telgrafın dönemi bitmesine rağmen çökmeyen bir şirketti...Şimdi de sabit telefonun kullanımı azalmasına rağmen çökmedi.
BU DEĞER BİZİM
Türk Telekom’un büyük hissedarı...Veya Vodafone’nun büyük hissedarı. İnanın bizi ilgilendiren kısım büyük hissedarlar mı, yoksa bu ülkeye kattıkları değerler mi? İşte biz bunu hala gerçekleştiremiyoruz. 90’lı yıllarda 20-25 milyar dolar satış değerine (İşletme hakkını) karşı çıktığımız gibi, şimdi de bu şirketlerin sahipliğine kafa yoruyoruz.
Büyük ortak borcunu ödemezse ne olur? Türk Telekom iflas mı eder? Yoksa değerli bir şirket olarak durursa daha yüksek fiyata bir başka satış mı olur?
Bence kritik konu burası: Kimse Telekom’un kablolarını söküp gitmeyeceğine göre; değeri düşürülen bir varlığımız çok ucuza bir başkasına gider.
Bütün mesele de bu...
Not: Kullandığımız cep telefonlarının nerede ise tümünün yabancı olmasının hiç önemi olmuyor ama...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025