Markar ESAYAN
Çözüm Süreci ilk meyvesini Mayıs 2013 tarihinde vermiş ve PKK Türkiye’den çekilme kararını ilan etmişti.
Ama hemen öncesinde birçok garip olay yaşanmıştı ki, ancak şimdi yerli yerine oturuyor.
2011’in sonbaharında dönemin Başbakan’ı Erdoğan’ın iki ofisinde şüphe üzerine böcek araması yapılmıştı. Önce Emniyet’e yaptırılan kont rolde ofisler temiz çıkmıştı. Oysa bu işlem tuzaktı. Çünkü daha önce arama yapılmış ve böcekler tespit edilmişti.
Emniyet’ten sonra MİT’in ikinci aramasında ilk aramaya göre daha fazla böcek tespit edildi.
Tam bu esnada, 28 Aralık 2011’de Uludere bombalaması hadisesi yaşandı. 34 Kürt vatandaşımız arka planını şu süreçte öğrenmeyi umduğumuz bir kumpasla yaşamını yitirdi.
Bundan sadece 10 gün sonra, Başbakan Erdoğan’ın ameliyatına denk getirilecek şekilde MİT Müsteşarı Hakan Fidan tutuklanmak istendi. Burada amaç, daha önce yine üst akıl ve FETÖ’nün marifetiyle sızdırılan, medyanın da rol aldığı Oslo süreci üzerinden Erdoğan’ın vatana ihanetten yargılanmasıydı.
Kitlesel KCK tutuklamaları, Uludere, Oslo ve İmralı zabıtlarının sızdırılması dahil tüm provokasyonlar, Türkleri ve Kürtleri provoke etmek, barış iklimini/sürecin mimarı Erdoğan’ı yok etmek, PKK’nın denklemden çekilmesini önlemek içindi. Çünkü Türkiye’yi kontrol edebilmek için çok elverişli olan bir şiddet örgütünü kaybetmek istemiyordu üst akıl.
Peki, PKK ve BDP nasıl bir tavır sergiliyordu bu süreçte?
Tüm açıklamaları süreci bozmaya ve savaşa dönmeye yönelikti. B(H)DP’nin yetkilileri, atılan tüm müsbet adımları aynı gün itibarsızlaştırıyordu. HDP ve PKK, Çözüm Süreci başladıktan sonra en az 13 kez “Süreç çöktü, savaş başladı” tehdidi savurdu yok yere. Oysa silahlı teröristlerini öngörülen takvimden geri kalarak çekmeyen örgütün kendisiydi. Başbakan Erdoğan “Çekilme söz verildiği gibi gitmiyor, yüzde 20 civarında bile değil” diyerek yine oyunu açık etmişti.
Ancak özellikle Kürt vatandaşlarda çözüm yönünde büyük bir talep vardı. Erdoğan’ın kefaleti ve itibarı ile ülkenin Batı’sı da sürece destek veriyordu. Yani süreci çökertmek için ikna edici girdilere ihtiyaç vardı.
HDP ve PKK, tüm süreç boyunca daha mutedil açıklamalar yapan Öcalan’ı İmralı’ya gömmek için ellerinden geleni yaptı. Güneydoğu’da halk arasında “Öcalan devletin elçisi oldu”kampanyasını yürütüyorlar, KCK da “Öcalan istedi diye silah bırakmayız” diyerek, aslında PKK’nın Öcalan’ın kontrolünde olmadığını izah ediyorlardı. Çünkü PKK, PKK’nın da kontrolünde değildi. Ancak HDP’li Kürtleri de uyandırmamak için bir tiyatro gerekiyordu.
Bu tiyatronun sahnesi Ayn El Arab’da (Kobani) yani Suriye’de kuruldu. Suriye krizi ve DAEŞ bir hızır gibi yetişti bu kirli oyuna. “Erdoğan DAEŞ’e yardım ediyor ve Kobani’yi düşürmek istiyor”diye Kürtleri kışkırttılar.
Şu an PKK hem Türkiye, hem de Suriye’de zora düştüğü için yine Öcalan’a sarıldılar. İkinci bir 6-7 Ekim yaratabilmek içn sipariş almış olmalılar üst akıldan. (Bu arada PYD’nin Suriye planlamasını yapan Öcalan’dır.)
Hasılı, 2006’dan beri ülkede derin devletin FETÖ’ye devredilmek istendiği bir süreç yaşandı. 2009’dan beri başlayan “Erdoğan diktatörleşti” kampanyasının altında da bu bayrak değişimine Erdoğan’ın direnmesi yatıyordu.
Oysa Erdoğan dışında hepsi bu darbe sürecinin içindeydi. Hepsi ordaydılar.
Tam göbeğinde…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019