Mehmet Ali ALÇINKAYA
"Demokratik Toplum, Sosyalizmi Başarıya Götürür"
İnsanlık, tarihsel bir dönemeçtedir.
Kapitalist modernitenin krizleri derinleşmekte, savaşlar, yoksulluk, otoriter rejimler ve ekolojik yıkım insanlığın geleceğini tehdit etmektedir.
Ortadoğu bu küresel krizin merkezinde yer almakta; kimlik, inanç ve özgürlük mücadeleleri bölgesel dönüşümün dinamiklerini belirlemektedir.
Bu koşullarda barış, artık sadece bir siyasal seçenek değil, insanlığın varlık koşuludur.
Kalıcı bir barış, halkların özgür iradesinin tanınması ve demokratik toplumun inşasıyla mümkündür.
Silahların susması, ancak halkların özgürce konuşabildiği, eşit biçimde temsil edildiği bir demokratik düzenle kalıcılık kazanır.
Demokratik Toplum ve Güncel Barış Süreci
Türkiye ve Ortadoğu’da yaşanan çatışmalar, güvenlikçi devlet politikalarının iflasını göstermektedir.
Kürt sorunu başta olmak üzere, tüm toplumsal sorunların çözümü demokratik yöntemlerle mümkündür.
Halkların eşitlik, kimlik ve özgürlük talepleri bastırılarak değil; diyalog, müzakere ve demokratik çözüm anlayışıyla karşılanmalıdır.
Bugün yürütülmesi gereken barış süreci, yalnızca bir siyasal müzakere değil; toplumun yeniden kuruluş sürecidir.
Bu sürecin merkezinde yer alacak olan demokratik toplum fikri, halkların eşit temsiliyeti, yerel meclislerin güçlenmesi, kadınların ve gençlerin öncü rolüyle şekillenmelidir.
Bu yapı, demokratik sosyalizmin başarıya ulaşmasının da tarihsel zeminini oluşturur.
Ortadoğu Gerçeğinde Demokratik Çözüm
Ortadoğu halkları, yüzyıllardır ulus-devlet modelinin yarattığı parçalanmışlık, savaş ve baskı döngüsünde yaşamaktadır.
Bu model, kimlikleri bastırmış, inançları ötekileştirmiş, kaynakları savaş ekonomisine dönüştürmüştür.
Bugün bu çember kırılmaktadır.
Demokratik ulus ve demokratik toplum paradigması, bölgenin yeni siyasal bilincini temsil etmektedir.
Rojava deneyimi, halkların kendi öz gücüyle barışı ve özgürlüğü inşa edebileceğini kanıtlamıştır.
Kadınların öncülüğünde şekillenen bu toplumsal dönüşüm, demokratik özyönetim modelinin yaşam bulmuş hâlidir.
Bu perspektif, yalnızca Kürt halkının değil, tüm Ortadoğu halklarının demokratikleşme umududur.
Demokratik toplum fikri, sınırların ötesinde halkların ortak barış projesi olarak anlam kazanmaktadır.
Önderlik ve Siyasi Tutsakların Özgürlüğü; Barışın Eşiği
Gerçek bir barışın yolu, önderliğin ve tüm siyasi tutsakların özgürlüğünden geçmektedir.
Bir halkın önderliği esaret altındaysa, orada özgürlükten ve demokratik çözümden söz edilemez.
Önderliğin özgürlüğü, halkın iradesinin tanınması ve demokratik çözümün başlangıcıdır.
Siyasi tutsakların serbest bırakılması, toplumun vicdanını ve barış iradesini güçlendirecektir.
Kalıcı barış, devletin tek yanlı dayatmasıyla değil, halkların özgür iradesi ve diyalog zemininde mümkündür.
Bu nedenle demokratik müzakere ve özgür siyaset alanı, barış sürecinin temel halkası olmalıdır.
Kadınların, Gençlerin ve Ezilenlerin Özgürlük Mücadelesi
Kadınlar, gençler, inanç toplulukları ve emekçiler, demokratik toplumun temel dinamikleridir.
Kadınların özgürlük mücadelesi, sadece toplumsal eşitlik değil, barışın ve adaletin de güvencesidir.
Kadın özgürlüğü olmadan, ne gerçek barış ne de demokratik toplum mümkündür.
Gençlik, yaratıcı enerjisiyle demokratik yaşamın taşıyıcısıdır.
Bugünün gençliği, savaş, milliyetçilik ve cinsiyetçiliğe karşı özgür yaşamı savunmakta; demokratik sosyalizmin yeni dilini kurmaktadır.
Ezilen halklar, Aleviler, Êzidîler, Araplar, Süryaniler ve diğer inanç toplulukları, demokratik toplumun çoğulcu ruhunu temsil eder.
Bu çoğul yapının teminatı, halkların eşit temsili ve özgür iradesidir.
Enternasyonalizm; Halkların Birleşik Kurtuluş Ufku
Ortadoğu’daki özgürlük mücadelesi, yerel bir direniş olmanın ötesinde, insanlığın evrensel kurtuluş çağrısıdır.
Filistin’den Kürdistan’a, Latin Amerika’dan Afrika’ya kadar halkların özgürlük mücadeleleri, ortak bir hattın parçalarıdır.
Enternasyonalizm, dayanışmanın ötesinde halkların ortak kurtuluş bilincidir.
Bu bilinç, sınırların ötesinde kardeşliği, dayanışmayı ve özgürlüğü esas alır.
Demokratik toplum modeli, bu enternasyonal ruhun yerel temsili ve evrensel ifadesidir.
Gerçek barış, halkların birbirinden öğrenmesi, birlikte üretmesi ve ortak mücadelede birleşmesiyle mümkündür.
Bu da demokratik toplum sosyalizminin evrenselleşmesidir.
Barış ve Demokratik Toplumun İnşası
İnsanlık, bir yol ayrımında duruyor:
Ya savaşın, milliyetçiliğin ve otoriterliğin karanlığı sürecek;
ya da halkların kardeşliği, kadınların özgürlüğü, gençliğin yaratıcılığı ve demokratik toplumun barışçıl geleceği kurulacaktır.
Kalıcı barış, demokratik toplumun örgütlü iradesiyle mümkündür.
Önderliğin ve siyasi tutsakların özgürlüğü, bu sürecin stratejik eşiğidir.
Kadınların öncülüğü, gençliğin enerjisi, halkların enternasyonal dayanışması; demokratik sosyalizmin başarıya ulaşmasının temel güvencesidir.
Bugünkü süreç, sadece siyasal bir müzakere değil, insanlığın yeniden doğuş sürecidir.
Bu doğuş, demokratik toplumun inşasıyla, halkların eşitliği ve özgürlüğüne dayalı yeni bir yaşamla gerçekleşecektir.
Ve bu çağrı, bütün halklaradır:
Barış için, özgürlük için, demokratik toplum için —
Kadınların, gençlerin, ezilenlerin ve inançların birleşik iradesiyle
Demokratik toplum sosyalizmi mutlaka başarıya ulaşacaktır.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları










































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.12.2025
24.12.2025
20.12.2025
18.12.2025
14.12.2025
11.12.2025
8.12.2025
7.12.2025
4.12.2025
30.11.2025