Mehmet Ocaktan
Hemen belirteyim, Oğuzhan Asiltürk Milli Görüş’ün önemli simalarından birisidir ama artık aktif bir politikacı değil. Dolayısıyla Asiltürk’le ilgili yazı yazmanın çok da isabetli bir tutum olmadığının farkındayım. Hele de ülkenin insanları açlık ve sefaletle boğuşurken…
Ancak küçük de olsa böyle bir yazı yazmaya hakkım olduğu kanaatindeyim. Hikaye şöyle; yıl 1972 Bursa Yıldırım Beyazıt Lisesi orta sondayım, öğleye kadar okula gidiyorum sonra da MSP il binasını açıp hem ders çalışıyorum, hem de partiyi açık tutuyorum. Milli Nizam Partisi’nin kapatılmasıyla Necmettin Erbakan siyasi yasaklı duruma düştüğü için MSP’nin genel başkanlığını Süleyman Arif Emre yürütüyordu. Şimdi o günden bugüne kadar geçen zamanı bir film şeridi gibi seyredince görüyorum ki, hayatımda ilk ve son kez kez bir genel başkanın makam arabasına orta son öğrencisiyken binip onunla birlikte İnegöl’deki Erbakan konferansına gitmişim. Çok önemli değil elbette, sadece hayatımızın bir anını yansıtan küçük bir fotoğraf o kadar…
Kuşkusuz hatıralar denizinde gezinti için böyle bir yazı yazmaya girişmiş değilim. Ancak son günlerde Cumhur İttifakı ile flörtleşen Saadet Partisi YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk’ün şu sözlerini okuyunca doğrusu dayanamadım: “Şu anda bize hiçbir parti kötü davranmıyor. O da benim çalışmalarımdan dolayı.” Asiltürk’ün en can alıcı cümlesi bu belki ama, aslında konuşmanın tamamına bakıldığında, herkesin geçmişi unutması ve bugüne bakması gerektiği gibi daha manidar değerlendirmeleri olduğu da görülecektir.
Yani Asiltürk bütün Milli görüşçülere demek istiyor ki “28 Şubat’ı unutun”, dönemin Başbakan Yardımcısı olan Devlet Bahçeli’nin başörtüsü ve Fazilet Partisi ile ilgili hakaretlerini de unutun ve bugün iktidarın gerçek sahipleri olan Bahçeli ve Doğu Perinçek’e kalbinizi ısındırın…
İyi güzel de 31 Mart ve 23 Haziran seçimleri öncesinde Cumhur İttifakı koro halinde Saadet Partisi’ni “terör yandaşı” olarak suçlarken, bu Türk büyüğü Oğuzhan Asiltürk bir kez olsun “Milli Görüş’ü yok etmeye sizin gücünüz yetmez” diyemedi? Acaba neden korktu mu, yoksa arka odalarda Saadet Partisi’nin de bilmediği başka faaliyetler mi vardı?
Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, TV5’te 28 Şubat ile ilgili değerlendirmelerde bulunurken Bahçeli konusunda ilginç arşiv bilgileri veriyor: “Devlet Bahçeli çok kritik zamanlarda çok kritik ve ilginç işler yapıyor. Bahçeli’nin Cumhur İttifakı içinde bulunarak devlet içinde etkin rolde olması dahi 28 Şubat sürecinin devam ettiğini gösterir. Çünkü 28 Şubat sürecinin aktörlerinden biri de Devlet Bahçeli’dir. Nitekim Devlet Bahçeli’nin çok kritik açıklamaları olmuştur. Başörtüsü ve sonraki süreçle ilgili çok ilginç açıklamaları olmuştur. Milli Gazete 2000 yılının Haziran ayındaki nüshası ‘Bahçeli Şaşırtmadı’ manşetiyle çıkmıştır. Başbakan yardımcısı olarak çağdaş olmayan kıyafete izin yok demiş ve başörtüsünü çağ dışı bir kıyafet olarak tanımlamıştır. ‘Fazilet Partisi nadasta kalsın’ açıklamasını yapan da Bahçeli’dir.”
İtiraf etmeliyim ki Bahçeli ferasetli bir siyasetçiymiş, daha o günlerden 2021 Türkiye’sinde halen hükmünü icra etmekte olan “28 Şubat’ın hayaleti”ni görmüş ve 28 Şubat’taki çizgisini hiç değiştirmeden AK Parti iktidarıyla omuz omuza durmayı başarabilmiş…
AK Parti iktidarının ne kadar zor günler yaşadığını ve bugün kimlerle kol kola yürüdüğünü iyi anlayabilmek için, sanırım bu fotoğraf karelerini yan yana koymak yeterli olacaktır. Bu fotoğraflar ve Oğuzhan Asiltürk’ün özel gayretleri AK Parti-Bahçeli-Doğu Perinçek ittifakını kurtarmaya yeter mi bilemem ama, ortaklar Asiltürk’e büyük bir ihtimam göstermeli, mümkünse seçim öncesi ortak mitingler yaparak bu eski ve artık türü tükenmekte olan siyasetçiyle birlikte kol kola kürsüye çıkmalıdırlar…
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları






























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.12.2025
22.12.2025
8.12.2025
5.12.2025
3.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
21.11.2025
19.11.2025
17.11.2025