Metin Münir
Trump’ın Amerika’yı Orta Doğu’dan çekilmeye yöneltmesi hayırlı bir gelişmedir.
Washington’un bırakacağı boşluk, Arap ülkeleri ve İran’ı ve hatta İsrail’i, yan yana barış içinde yaşama koşullarını aramaya zorlayabilir.
Ankara da bu denklemin içindedir ama onu dışarıda tutuyorum çünkü artık iyice belli oldu ki Erdoğan yönetiminde Türkiye’nin dış politikada mantıklı karar alması mümkün değildir.
Amerika kendi çıkarlarını yürütmek için Orta Doğu’ya sonu gelmeyen savaşlar ve düşmanlıklar getirdi. Petrol zengini ülkeleri Amerikan silah şirketlerinin en pahalı silahlarını satın almaya zorladı. Ve sözünü en iyi, diktatörler dinlediği için, Arap ülkelerindeki despotlukları destekledi.
Bunun en iyi örneği dünyanın en gerici rejimlerinden birine sahip olan Suudi Arabistan’dır.
Orta Doğu’daki devletler arasındaki düşmanlıkların temelinde Sünni-Şii/Alevi rekabeti yatar.
Suudi Arabistan ile İran’ın önemli bir çıkar çatışması yoktur. Can düşmanı olmalarının nedeni İslam’da tuttukları yolun ayrı olmasıdır.
Suriye’deki iç savaş da bir Sünni-Alevi çatışmasıdır. Suriye halkının çoğunluğu Sünni’dir ama iktidar Esad’ın temsil ettiği, nüfusun yüzde on beşini teşkil eden Alevi azınlığın elindedir.
Türkiye, Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri 2011’de Esad’a karşı baş gösteren gösterileri körükleyerek iç savaşa çevirdiler. Amaçları bir despotu devirmek değildi. Alevi bir despotun Sünni bir despotla yer değiştirmesini sağlamaktı.
Arap ülkeleri ulusların değil ailelerin malıdır. Bu ailelerin en güçlü payandası Amerika’dır.
Bu devlet Orta Doğu’nun demokratikleşmesinin önündeki en büyük engeldir.

Amerika, 1953’te, İran’ın petrol kaynaklarını sömürmek için Başbakan Musaddık’ı devirmeseydi, İran bugün bir Molla rejimi olmak yerine ilk Müslüman demokrasilerden biri olabilirdi.
ABD’nin elini Orta Doğu’dan çekmesi, – eğer bu çekilme gerçek ve sürekli ise ve sadece Trump’ın bir seçim oyunu değilse – demokrasiye bir şans verecek.
Sünni çoğunluğa sahip Arap ülkelerinde neden Alevi veya Şii azınlıklara tahammül edilmiyor?
Çünkü bu ülkelerin hiçbiri demokrasi değildir, hatta medeni değildir. Buralarda sadece Alevi veya Sünnilere değil bütün azınlıklara karşı tahammülsüzlük var. Kurumsallaşmış, yönetimlerin genlerine yerleşmiş bir tahammülsüzlük.
Allah Şii veya Sünni değildi, Peygamber de. Kuran’da Müslümanların tarikatlara bölünmelerine dair bir emir de yoktur. Bunlar sonradan oluşmuş, temelinde iktidar kavgası yatan özden kopmalardır.
Herkes sanır ki Batı Hristiyan olduğu için ileridir. Halbuki Batı kendini kilisenin boyunduruğundan kurtardıktan sonra ilerlemeye başladı.
Müslümanlar, caminin etkisinden uzaklaşmaya çalışacaklarına, kendilerini hacı hocaya daha çok teslim ediyorlar.
Bütün Müslüman despotluklar aynıdır: Hepsi silahlanmadan sonra en çok Müslümanlara İslam propagandası yapmaya önem veriyor. Çünkü halkları afyonlamanın en kolay yolu budur.
Müslüman ülkeler, ne yazık ki, Müslümanlıkla despotluğu ve geriliği eş anlamlı hale getirdiler.
Amerika bunun tek müsebbibi değildir. Ama Orta Doğu’da yokluğu varlığından hayırlı olacaktır.
Orta Doğu’daki en ortalık karıştırıcı ülke Washington’un iddia ettiği gibi, İran değildir. Amerika’dır.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2021
1.02.2021
24.01.2021
18.06.2020
4.06.2020
29.02.2020
27.02.2020
25.02.2020
13.02.2020
30.01.2020