Mümtazer TÜRKÖNE
PKK'nın Güneydoğu'da birçok şehirde açtığı hendekler, yani yürüttüğü “kent savaşı” özerkliği veya özyönetimi amaçlamıyor.
“Şehir gerillası” taktiği, modası geçmiş, bugünün karmaşık kent ekolojisi ile uyumsuz eski bir Maocu savaş yöntemi. Bu yöntem ile bir şehirde kalıcı ve istikrarlı bir yönetim tesis edilemez. Açılan hendekler sadece güvenlik güçlerinin otorite tesis etmesini zorlaştırmaz, aynı zamanda halkın sağlık, gıda, su ve elektrik gibi en temel ihtiyaçlarını karşılamasını da engeller. Kasım seçimlerinin haftası Diyarbakır'da konuştuğum herkes fikir birliği etmişçesine bu gerçeğin altını çizmişti. “Peki o zaman PKK bu hendek savaşını neden sürdürüyor?” soruma, rahmetli Tahir Elçi, “Rojava için” cevabını vermiş ve bağlantıyı Türkiye'de devletin zor durumda kalmasının Suriye'de PKK'nın Fırat'ın batısına geçmesini kolaylaştıracağı tezi ile kurmuştu. Fazladan uçak düştü ve Rusya, Türkiye'yi zora sokmak adına PKK'nın Cerablus'ta ilerlemesi için askerî operasyonlara hazırlanıyor. Kısaca Türkiye, içeriden ve dışarıdan Orta Kuzey Suriye için sıkıştırılıyor. Hendekler Suriye için kazılıyor ve bu hendeklere en başta demokrasimiz düşüyor.
Yanıbaşımızda bizim de müdahil olduğumuz, herkesin herkesle savaş halinde olduğu bir kaos hali sürüyor. Türkiye, Barzani ile ittifak ederek hem PKK'ya, hem merkezî Irak yönetimine, hem Bağdat üzerinden İran'ın artan etkinliğine karşı mücadele ediyor. Bu arada mecburen IŞİD ile karşı karşıya kalıyor. Beşika kampı gibi, askerî varlığını artırınca merkezî Irak hükümeti üzerinden ABD ile papaz oluyor. Talabani ve Goran Hareketi geçici ittifaklarla İran çizgisine yerleşiyor ve IŞİD'in Kürtlerle temas ettiği ve çatıştığı bölgeler artıyor. Bölgedeki aktörleri Kürtler olarak değil, PKK, KDP, KYP, Goran Hareketi ve PKK'nın uzantısı olan PYD olarak sıralayınca, “herkesin herkesle savaşı”nın tarafları ortaya çıkıyor. IŞİD'i, ÖSO'yu, Esed'i, diğer muhalif grupları sıraladığınız zaman da diğer taraflar. Bir de tabii emperyal siyaset güden, ABD ve Rusya'dan başlayarak bir düzine devlet. On binlerce insanın hayatına mal olan bu kaotik çatışmaların, aktörlerinin ve hesapların bir anda buharlaşıp yok olmasını bekleyemezsiniz. Kaos daha uzun süre devam edecek. Meselâ İran'ın Kerkük'ten Yumurtalık'a taşınan petrollerle ilgili politikası değiştiği anda ortaya yeni ittifaklar ve çatışmalar çıkacak.
ABD, Suriye'de Rusya'ya destek çıkmaması için Çin'i Pasifik'te sıkıştırıyor. İki ülkenin askerî unsurları Çin'in 12 mil ilan ettiği ve yapay adalarla genişlettiği karasularında kırmızı alarm durumunda. Kısaca Suriye sorunu, Orta Doğu'dan küresel ölçekte gerilim oluşturan bir soruna dönüşmüş durumda. İsrail ile Türkiye arasındaki yakınlaşmayı, basit iç politika polemiklerine konu etmek yerine bu yeni denkleme yerleştirerek reelpolitikteki karşılığını kavramak gerekiyor. Belli ki bir dünya dağılıyor, yerine yenisi kuruluyor. Hem de bizim tam sırtımızda.
PKK'nın hendek savaşı özerkliği veya özyönetimi hedef alan gerçek bir kent savaşı değil. Şehir gerillası taktikleri, geniş kitlelerin ana strateji için mobilize edilmesini hedefler. PKK hem Kürtleri hem de Türkiye'nin batısını baskı altına alarak devlet politikası üzerinde kontrol tesis etmeyi amaçlıyor. Bu mantıkla baktığınız zaman PKK'nın 6-8 Ekim Kobani eylemlerinde olduğu gibi, batıda büyük şehirlerde çıra gibi araba yakma eylemlerini tırmandırması yüksek bir ihtimal.
Geliyoruz bizi asıl bekleyen tehlikeye. PKK'nın giderek küresel bir soruna dönüşen Suriye için belirlediği strateji, Türkiye'de geniş kitleleri taciz etmeye ve bezdirmeye dayanıyor. Böyle olunca siyasetin matematiksel kesinlikteki basit denklemi devreye giriyor. Güvenlik riski arttıkça demokrasinin hayat alanı daralır. PKK'nın Güneydoğu'da kazdığı hendeklere en başta temel hak ve özgürlükler ve demokratik kurumlar ve prensipler düşüyor.
Tırmanan gerginlik yüzünden dünyada kimsenin öncelikleri arasında yer almayan ahlakî değerler bunlar. Batı ikiyüzlü, çıkarı peşinde. Demokrasi içeriden ve dışarıdan tehdit altında, hendeğe yuvarlanıyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları














































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2025
28.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
21.12.2025
16.12.2025
13.12.2025
11.12.2025
7.12.2025