Mustafa Karaalioğlu
Harekât ve ardından gelen mutabakatlar (Ankara ve Soçi) Türkiye’nin Suriye’de denkleme güçlü bir giriş yapmasını sağladı. Şimdiden sonra hedef, bir yandan harekâtın hedeflerinin önemli bölümünü taahhüt eden mutabakatları takip etmek öte yandan da genel olarak Suriye’de suların Türkiye lehine durulmasını sağlayan siyasi adımlara odaklanmak olmalıdır. İç savaşın başından bugüne kadar Suriye meselesindeki yaşadığımız büyük kayıpları telafi etmek için önümüzde hala uzun bir mesai dönemi bulunuyor.
Yeni Suriye anayasası süreci ve yeni dönemde Suriye’nin siyasal yapısının Esad (Rusya ve İran) tekelinden kurtarılıp geniş katılıma emanet etmek öncelikli hedef olmalıdır. Esad, başta ABD ve sonrasında Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır gibi ülkelerin hataları ve bazılarının saf değiştirmesi gibi büyük değişimlerden istifade ederek ayakta kaldı ama herkes biliyor ki Şam’da O’nun iktidarı sürdüğü müddetçe ülkesi huzur bulmayacak ve göçmenler de geri gelemeyecek.
Dolayısıyla Türkiye’nin Ekim ayı içinde elde ettiği inisiyatifi genişleterek Suriye’de özgür seçim için baskı yapması ve hem Rusya hem de ABD/Avrupa’yı sandığı bir an önce kurdurmak için zorlaması lazımdır.
Esad’ın özgür ve hilesiz bir seçimi kazanabilmesi mümkün değildir. Katliam, sürgün ve göçe rağmen Esad rejimine destek hala azınlıktadır ve ciddi bir rakibi bulunmamasına rağmen seçim kazanma ihtimali yoktur. Başta Türkiye’de bulunan Suriyeli göçmenler olmak üzere Ürdün, Lübnan, Irak gibi ülkelerde bulunanlar ve Avrupa’da da sayıları bir milyonun üzerindeki göçmenler oy verebildiği takdirde Esad kazanamaz. Hâlen ülkelerinde yaşayan Suriyelilerde bile Esad’ın kesin üstünlüğü bulunmamaktadır. Ya kaybedeceği bir seçime zorlanacak ya da geçiş dönemi için doğru ve ülkeyi kapsayan bir ittifaklara razı olacak. Tabii, Rusya ve İran serbest seçime izin verirse ve tabii Birleşmiş Milletler de kararının arkasında durursa Güvenlik Konseyi’nin 18 Aralık 2015’te aldığı 2254 sayılı karar Suriye’de terör örgütleri hariç bütün tarafların katılımıyla siyasal süreç ve seçimi emrediyor. O günün şartlarında henüz şimdiki kadar muzaffer değilken Esad da kararın uygulanmasını ısrarla istiyordu. Bugün de istemek zorunda.
BMGK kararı, öngörülen sürelerden saptı ama özetle, “güvenilir, kapsayıcı ve mezhepsel olmayan bir yönetim oluşturulması” ve BM gözetimi altında “özgür ve adil seçimler” yapılarak bizatihi Suriyelilerin kendi geleceklerini tayin hakkını içeriyor.
Sınırımızda PYD/YPG’den daha büyük risk ve düşmanlık taşıdığı açık olan Esad rejiminin dengelenmesi için bu kararın veya kararın içerdiği perspektifin hayata geçirilmesi önemlidir. Unutmayalım ki, hiçbir göçmen kendisini ülkeden kovan ve milyona yakın insanı katleden Esad orada eskisi gibi güçlü oturmaya devam ederken iki katlı ev yapılsa da villa dikilse de asla geri dönmez. Herkesin can ve mal güvenliğini garanti eden bir hükümet kurulmadan Suriye sorunu bitmez ve kanayan yara olmaya devam eder. Türkiye’nin de kendisini Cenevre’deki anayasa süreci dahil bundan sonraki dönemin mesaisine hazırlaması iyi olur. Aksi takdirde bugün yatışmış görünen bütün dertler yeniden karşımıza dikilecektir.
Suriye’de belki zor kısım geride kaldı ama daha çok zaman ve çalışma isteyen kısım önümüzde duruyor. Kalıcı çözümün tarafında olmak Türkiye’ye avantaj ve inisiyatif kazandırabilir. Doğru diplomatik hamlelerde kayıpların hiç olmazsa bir bölümü telafi edilebilir.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
21.07.2025
17.07.2025
14.07.2025
13.07.2025
26.06.2025
23.06.2025
21.06.2025
8.06.2025