Namık ÇINAR
Tahttan indirilen Kemalist laikçilerin vesayet savaşları bitince, hani demokratikleşecektik ya, onların yerini bu sefer de dincilerinki almaya başladı.
Şartların iyice olgunlaştığına kanaat getirip “şeriat düzeni”nin eli kulağında olduğu düşüncesi güçlendikçe, dinci gruplar arasında var olduğu bilinen iktidarı üleşme kavgası, kaş göz yarmaya aldırış bile etmeden, hızla su yüzüne çıkıyor.
Çünkü pasta büyük.
Ve zaman zaman ucuyla muhaliflere dürtmeye de yarayan bıçak kimin elindeyse, buraları demokratik olmadığı için pastayı o kesip paylaştırıyor.
Meselâ, eğer bir şirketiniz var da Başbakan’ın uçağında yer kapmışsanız, kolunuzdan tutup götürdüğü ve kefil olduğu o diyarlarda ürünlerinizi rahatça satabiliyorsunuz.
Biat etmenin ve rüsumunu ödemenin dışında, ne AR-GE’ye ihtiyacınız var, ne pazarlama departmanına.
Gerçi böyle şeyler hakiki piyasa ekonomisinin var olduğu ülkelerde sökmüyor.
Tencerenin yuvarlanıp kapağını bulduğu Ortadoğu, Orta Asya ve Afrika’daki despotik devletlerin, hayvan pazarlarına eşdeğer yatkınlıktaki kültürlerinde mümkün sadece.
Siz hiç Obama’nın ya da İngiliz yahut Norveç başbakanının, yandaş işadamlarını uçaklara doldurup, memleket memleket plasiyer gibi dolandığına şahit oldunuz mu?
Devletin piyasaya müdahalesi anlamına gelir ki, en azından anayasaların en beylik eşitlik ilkesine ve haksız rekabet kurallarına aykırıdır bir kere bu.
İşte bu gibi sebeplerle kavga da büyük.
Çağdaş toplumlar yatay hiyerarşilerle biçimlendiklerinden, oralarda siyaset bizimkinden farklıdır.
Anakronizmin batağında debelenen bizimki gibi toplumlarda ise, dikey hiyerarşiler henüz sürüyor olduğundan buralarda kimin kimi yönettiği hâlâ çok önemlidir.
Örneğin subaylar orduda yüzbaşılığa kadar erleri, albaylığa kadar subayları, orgeneral olunca da hem generalleri hem de eskiden tüm toplumu yönetmeye kalkarlardı.
Camide ise imamlar cemaati, din ilminin irfan sahipleri imamları, bunların en tepesindeki de tıpkı o eski orgeneraller gibi, fakat gündelik politikaya bulaşmadan sadece prensipler vazederek yürütülen bir çekip çevirmeyle, başta siyasetçiler olmak üzere şimdi bütün yapıyı kontrolü altına almak istiyor.
Lâkin siyasetçi, kendisi de dinci olmasına rağmen bu hiyerarşiye yanaşmıyor.
Onun bakımından din zaten siyasal egemenliği ele geçirme aracından başka nedir ki?
Bu yüzden “sandık da sandık” diye tutturup ona sımsıkı sarılması, hiç boşuna değil.
Pragmatik olduğu için de, kendisi öyle olmadığı hâlde bu anlamıyla demokrasiyi de kullanıyor.
Peki, bu dalaş nereye varacaktır?
Kimi İslâm ülkelerinde en dorukta oturan din büyüğü Ayetullahların hilafet sancağı altındaki gibi bir siyasi modele mi evrilecektir; yoksa Osmanlı’daki gibi sultanın politikalarına hizmet için, onun denetimi altındaki bir şer’i düzene mi?
İktidar tekelini kaptırmamak için Erdoğan da güçlendikçe Mustafa Kemal’e benzer şekilde, ilk meclisteki 2. grup gibi Gülen’cileri tasfiyeye yöneliyor.
Yahut Kürtler nasıl şimdi “Cumhuriyeti beraber kurduk, ama Türkler devleti bize koklatmadı” diyorlarsa, bu defa dinciler hep birlikte gene böyle bir noktaya doğru savruluyorlar.
Nereye giderlerse gitsinler, demokratik ve çağdaş bir toplum özlemi çekenler açısından, ha bu olmuş ha öbürü ya da aralarında uzlaşmışlar, ne fark eder ki?
O kafası karışık kesimlerin, aslında bütün bunlara çoğu kere kendilerinin sebep olduğunu, AB ölçütleri dururken yüz sene öncesinin ideolojileriyle karın doyurmaya direnmeleri yüzünden yenildiklerini görememelerini, sorgulamanın vakti hâlâ gelmedi mi?
Bu belâdan kurtulmak, lâmı cimi yok, onların yapacağı sağlıklı bir mücadeleye bağlı çünkü.
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016