Orhan MİROĞLU
Devletle müzakere derinleşti, sonuca doğru gidiyoruz’ haberleri geliyor İmralı’dan.
HDP’de, 2015 seçimlerine parti kimliğiyle girme kararı alındığı söyleniyor.
Öte yandan, CHP’ye önemli bir teklifte bulunuyor ve ‘2015 seçimlerine ortak partiyle girelim ve bu ortak partinin adı Demokratik Cumhuriyet Partisi olsun’ diyor HDP.
Şimdilik muhayyel olsa da, Kürt siyasetini bugün yöneten kadroların, bu siyasetin geleceğiyle ilgili olarak en çok içselleştirdikleri meselenin CHP’yle birleşmek olduğunu düşünüyorum.
Bir dönem kapanıyor, silahlı mücadele bitiyor ve bu mücadelenin yerine bir şey koymak lazım diye hesaplıyorlar muhtemelen.
Kimlik inşası ve veya kimlik inkarı üzerinden yürütülen siyasetin artık toplumda ciddi ve sürdürülebilecek bir karşılığı bulunmuyor.
AK parti’ye oy veren Kürtlerle HDP’ye oy veren Kürtler arasında, talepler söz konusu olduğunda kayda değer bir fark kalmadı artık. Ve bu çok normal ve olması gerektiği gibi işleyen bir süreç bence.
O halde siyaset kimlik inkarı veya reddi üzerinden ( sözüm MHP ve biraz da CHP’yedir tabi) sürdürülebilir olmaktan çıktıysa, dünya görüşü ve gelecekle ilgili tasavvuru bir birine benzeyen partilerin belli bir süreç içinde kaynaşıp gitmesi kaçınılmaz olacaktır.
Önümüzdeki on yıl içinde ve ciddi ve muhtemel bir olasılıkla 2015’ten başlayarak, Türkiye’de laik-seküler Kürtler, laik seküler Türklerle olacak ve birlikte siyaset yapacaklardır.
Bölgeler partisi kurup, bir yandan da, Türkiye partisi olma iddiasını da eş zamanlı olarak sürdüren bir HDP’nin Türkiye partisi olma şansı, Nasrettin Hoca misali göle maya çalmaktan farksızdır. Ama göle maya çalmayı ‘Kürt Partisi’ kimliğini esneterek ve zaman içinde tamamen terk ederek, benzer görüş ve siyasi programa sahip Türklerle beraber hayata geçirmek isteyen bir HDP’nin, Hakkari milletvekili Adil Zozani’nin de kabul ettiği gibi, fikrinin-zikrinin ve hatta isminin de değişmesi kaçınılmaz olacaktır. Aynı şey CHP için de geçerlidir. Dolayısıyla, Türkiye siyasetinin şekillenmesi bu eksende, seküler-laik Türklerle Kürtlerin yeni bir siyasi partide beraber olmalarıyla mümkün olacaktır.
Benzer bir durum, muhafazakar-demokrat Kürtlerle Türkler için de geçerlidir. Ama burada AK partinin şansı çok yüksektir. Çünkü AK parti şudur budur, ama AK parti Kemalist paradigmayı ve resmi ideolojiyi geride bırakmakla aslında hem bir Türkiye partisi olmayı, hem de bir ‘Kürt Partisi’ olmayı başarmış tek partidir. Yanlış anlaşılmasın, AK parti, Kürtlerle Türklerin siyasi koalisyon kurduğu bir parti veya İspanyol Partilerinin özerk bölgelerde seksiyon tipi örgütlenmesine benzeyen yöntemi benimsemiş bir parti değildir. Böyle bir şey Türkiye’de hem Kürt hem Türk sosyolojisine ve içinde bulunduğumuz entegrasyon sürecine aykırıdır zaten. İsteyen bir Kürt siyasetçi, AK parti İstanbul teşkilatında yer alabilir, tersine isteyen bir Türk siyasetçi de ne bileyim Urfa veya Diyarbakır teşkilatında siyaset yapabilir.
Bu tabloda muhafazakar-demokrat Kürtler’in AK Parti’ye rağmen yeni bir parti arayışı içinde olmaları temel bir haktır, ama siyaset sonuç almak sanatı ise, sonuç vermeyecek olan bir siyasi girişimdir.
CHP ve HDP için aynı şeyi söyleyemiyoruz. Biri diğeri olmadan yola devam edemez, etse bile sonuç alamaz. Her iki partinin bir araya gelebilmesi ve Demokratik Cumhuriyet Partisi’ yle yola devam etmesinin önünde ciddi engeller var ama.
CHP’liler bugünkü Kürt siyasetini bir isyan hareketinin sonucu veya ürünü olarak görmeye devam ediyorlar. Dolayısıyla CHP içinde, bu son isyanın sebeplerini anlamaya çalışmak yerine, onu cumhuriyet dönemi isyanlarına benzer bir isyan olarak görme eğilimi daha güçlü. İsyancılarla siyasi ittifak yapılmaz, onlar dağlardan indirilirler ve isyanlarının hesabı sorulur!( Sayın Kılıçdaroğlu’nun iktidara gelirlerse eğer, Öcalan’la görüşmeyi keseceklerini söylemesi boşuna değildir.) Dolayısıyla HDP ve CHP arasında siyasi işbirliğinin olabilmesi için son isyanın da her bakımdan tarihe karışması ve Kürt siyasetinin bir isyan hareketi olarak algılanmaktan kurtulması lazım. Çözüm süreci işte bu yolu da açtığı için, aslına bakarsanız, CHP’nin dört elle sarılması gereken bir süreç.
HDP’nin de bir an önce, ‘ana muhalefet partisi’ ütopyasından kurtulup yüzünü çözüm sürecine dönmesi şartıyla söylüyorum, CHP ve HDP arasındaki mesafe giderek daralıyor. Bu daralmanın hayırlı sonuçlara yol açabileceğini düşünmeye başlayabiliriz belki..
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.04.2016
13.04.2016
11.04.2016
10.04.2016
8.02.2016
6.02.2016
5.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
30.03.2016