Süleyman YAŞAR
Bildiğiniz gibi zeytin ağacı yetişmesi zor ve zahmetli büyüyen bir ağaç olarak biliniyor. Tabii bu arada kolay yetişmeyen zeytin ağacı ortalama 500 yıl yaşıyor. Hatta 1000 yıl yaşayanları var. Dolayısıyla uzun vadeli, getirisi oldukça yüksek bir ağaç oluyor zeytin ağacı.
O hâlde 6000 zeytin ağacının getirisinin on yıl ekonomik ömrü olan termik santralden daha verimli olduğunu söyleyebiliriz.
Niye böyle bir tespit yapıyoruz?
Çünkü zeytin ağaçlarının yerine yapılacak termik santral 510 megavat kurulu güce sahip olacak. Ve bu kurulu güç yılda yaklaşık 150 milyon dolarlık elektrik üretebilecek. Ve on yıl sonra bu santral hurda olacak. Bu arada termik santral projesinin çevreye verdiği zarar dikkate alındığında santralin toplumsal kârlılığının olmadığı, hatta topluma maliyetinin daha yüksek olduğu görülebilir.
ZEYTİNLİKLER KESİLEREK YAPILAN TERMİK SANTRAL CARİ AÇIĞI ÇOĞALTIYOR
Bir de bu türden projelerin cari açığı azaltacağı bu nedenle ikame yatırımı olduğu tezi ileri sürülüyor. Ama işin aslı öyle değil tabii.
Bu tür projelerde, özel kârlılık hesabına göre yapıldığından sosyal maliyetleri dikkate alınmıyor. İşte bu nedenle bu tür projeler milli geliri artıracağına azalmasına neden oluyorlar.
Niye milli gelirin azalmasına neden oluyorlar?
Milli gelirin azalmasına neden oluyor. Çünkü büyümenin sürdürülebilir olması için sermaye stokunun en azından sabit kalması ya da artması gerekiyor. Dolayısıyla ağaçlar, göller, denizler, toprak kalitesi, hava kalitesi, otlaklar çevre sermayesi kavramının içine giriyor.
İşte bu nedenle çevre sermayesinin restorasyonu ve korunması için yapılan giderlerin amortisman olarak dikkate alınması şart. Aksi takdirde milli gelir özel şahısların kazançları kadar artarken, çevre sermayesinden kayıp kadar azalıyor. Yani sözde büyüyoruz derken aslında küçülüyoruz. Daha doğrusu bazılarının kazançları artarken toplum olarak fakirleşiyoruz.
Niye fakirleşiyoruz?
Fakirleşiyoruz, çünkü kesilen 6000 zeytin ağacı 500 yıllık getirisi olan çevre sermayesini yok ettiğinden milli gelir azalıyor.
O hâlde şimdi bu santralin cari açığı azaltmadığını, tam aksine çoğalttığını söyleyebiliriz.
Niye cari açığı çoğaltıyor peki?
Bildiğiniz gibi cari açık, ürettiğinden fazla harcamak anlamına geliyor. O hâlde çevre sermayesinin azalması daha az üretim daha çok harcama anlamına geliyor. Dolayısıyla 6000 zeytin ağacı kesilerek yapılan termik santral cari açığı çoğaltıyor.
Tabii bu arada sökülen zeytinlerin 500 yıllık getirisinin bugünkü net değerini gölge fiyatlarla hesapladığımızda termik santralin bugünkü net değerinden daha yüksek olacağı açık bir gerçek.
Anlayacağınız iktidar günü kurtarmaya çalışıyor. Ve 10 yıllık ömrü olan projeyle 500 yıllık ömrü olan projenin sermayesini yok ediyor. Yani milli geliri artıran değil azaltan bir iktidar var. Ekonomide büyüme hızının düşmesi ve fert başına gelirin 10 bin dolarda takılmasının nedeni de bu işte.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2016
13.07.2016
4.02.2016
2.02.2016
1.02.2016
10.06.2016
31.05.2016
27.05.2016
18.05.2016
17.05.2016