Taner AKÇAM
2015 Ermeni Soykırımı konusunda “arkeolojik” sayılabilecek yeni bir bilgi: Cenevre Milletler Cemiyeti arşivinde bulunan, soykırımdan kurtulan 1700 civarında Ermeni kadın ve çocuğun hayat hikâyelerini içeren Halep Kurtarma Evi kayıtları (http://www.armenocide.de/armenocide/orphan-children.nsf!OpenDatabase)adresinde yayınlanıyor!
Birinci Cihan Harbi’nin Osmanlıların yenilgisi ile sonuçlanması ile birlikte, Ermeni soykırımından hayatta kalan insanların nasıl kurtarılabileceği önemli bir sorun teşkil etti. 1920 Ağustos’unda imzalan Sevr Antlaşması’nda konuya özel bir yer ayrıldı ve antlaşmanın 142. maddesi ile Osmanlı Hükümeti bu insanları kurtarmakla görevlendirildi.
Antlaşmaya göre, kurtarma çalışmaları Milletler Cemiyeti denetiminde yürütülecekti. Başta İstanbul olmak üzere, birçok yerde Komisyonlar kuruldu. Anadolu’ya özel heyetler yollandı.
Bu çalışmalardan bir tanesi Halep’te Milletler Cemiyeti bünyesinde kurulan Kurtarma Evi idi. Ev, Danimarkalı misyoner Karen Jeppe’nin önderliğinde, 1921 yılında faaliyete başladı. Kurtarma Evi’ne bağlı olarak, ağırlıkla bugünkü Suriye-Lübnan sınırları içinde yerel istasyonlar kuruldu; Türkiye içlerine kadar, birçok bölgeye elemanlar yollandı. Sonuçta, 1922-1930 yılları arasında çok sayıda kadın ve çocuk Müslüman evlerden alınarak normal hayata kavuşturuldular.
Kurtarılanların künye bilgileri ve kısa özgeçmişleri özel defterlere kaydedildi. Bugün bu defterler Cemiyet’in Cenevre’deki arşivinde bulunmaktadır. Üç kişilik bir ekip, (Dicle Akar, Matthias Bjørnlund veben)Soykırımın 99. yıldönümünde bu kayıtları gün ışığına çıkardık ve okuyucularla buluşturuyoruz.
NE KADAR KAYIT VAR?
Kabul Evi’nin çalışmalarını yöneten Karen Jeppe’nin verdiği bilgilere göre, 1922 Mart ayından 1930 yılına kadar toplam 1664 kişinin kaydı tutuldu. Bugün bu defterlerden iki tanesi kayıp olup, elde toplam 1464 kişiye ait kayıt bulunmaktadır.
İngilizce tutulmuş olan kayıtlarda her bir kişi için bir sayfa ayrılmış. Birçok durumda, çocuk veya kadınların resimleri çekilmiş ve ilgili sayfaya konmuştur. Kurtarılan kişinin adı soyadı, biliniyorsa babasının adı, doğum yeri ve yaşı, verilen standart bilgiler arasındadır.
Bu kayıtların şimdilik 500 kadarı(http://www.armenocide.de/armenocide/orphan-children.nsf!OpenDatabase) adresinde mevcut. Zamanla tümünü okumak mümkün olacak.
Her bir hayat hikâyesi, insan yüreğinden bir parçayı alıp götürecek dramlarla dolu. Vahşice imha edilmeler, kadın ve kız çocuklara tecavüz veya köle olarak kullanılma hikâyeleri, son derece sade ve düz ifadelerle dile getirilmiş.
Sayfalarda bol miktarda vicdanlı Müslümanların hikâyelerine de rastlamak mümkün. Ellerinden geldiğince Ermenilere yardım etmeye, insan hayatı kurtarmaya çalışmışlardır.
Sitede bu raporların ayrıntılı bir tasnifini yaptık; yaş grupları, cinsiyet, soykırımda kaç yaşında oldukları, koruma evine kaç yaşında ulaştıkları vb. gibi bir dizi açıklayıcı bilgiye yer verdik. Ayrıca, 1921-30 yılları arasındaki kurtarma faaliyetleri hakkında arka plan bilgisi veren uzunca bir önsöz var.
KAYITLARIN ÖNEMİ
Bu kayıtların önemi, 1920’li yıllarda tutulmuş olmalarıdır. İnsanlar başlarından geçenleri, yaşadıklarının çok canlı olduğu bir sırada anlatmışlardır.
Her bir hikâye ülkemizde 90 yıldır anlatılan yalanların yerle bir edilmesinin bir belgesi olarak da okunabilir. Kocası, babası asker olduğu için sürülmemesi gereken insanların sürülmeleri, veya askere alınanların öldürülmeleri, devlet görevlilerinin öldürme, ırza geçme ve yağmalara doğrudan katılmaları, vicdanlı insanların ellerinden gelen çabayı göstererek Ermenilerin hayatlarını korumaya çalışmaları gibi onlarca ve yüzlerce olayın şahitliğini okuyacaksınız.
Kayıtların bir başka paha biçilmez anlam ve önemi var; gün ışığına çıkmaları ile birlikte, bugün diasporada yaşayan belki de sayıları onbinlerle ifade edilebilecek olan Ermeni, kendi nene ve dedeleri hakkında birincil el bilgiye sahip olabilecekler.
Kayıtlar şimdilik İngilizce dilinde okuyucu ile buluşuyor. Belgeleri Türkçe olarak okuyucular ile buluşturmak için çalışıyoruz.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları




















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2025
27.05.2025
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020