Vahap COŞKUN
Onu bunu bilmem; çay, bizim her şeyimizdir. “Biz” derken, benim gibi, çaysız bir hayatı tasavvur edemeyen çay müptelalarını kastediyorum. Çay, bizim her anımıza eşlik eder, her duygumuza karşılık gelir. Demli ya da açık, orası keyfe kalmış, bir bardak çay yudumlamak için her daim kallavi bir sebep bulunabilir. Yasımızı onla tutar, düğünümüzü onunla yaparız. Üzüntümüz de onunla dile gelir sevincimiz de.
Çay, hayıflanmamızdır. Geçmişe doyamamışlığımız, gelip geçen hayattan muradımızı alamamışlığımızdır. (“Soğuyan bir bardak çaydır benim ömrüm,” Nevzat Çelik).
Kimsesizliğimizdir. Derdimizi dökecek birini, başımızı yaslayacak bir omuzu bulamayışımızdır. Arkamızdan kimsenin ağlamayacak olmasından duyulan burukluğumuzdur. (“Şimdi ölsek en fazla kahvede çaylar soğur,” Yılmaz Odabaşı).
Yalnızlığımızdır, çay. Yalnızlığımızı paylaşanımızdır. Etrafta kimsecikler yokken, herkes el ayak çekmişken meydandan, yanımızda duranımızdır. Efkârımıza ortak olanımızdır. En dertli anımızda bile gönlümüzü hoş tutanımızdır. Bizi asla tek başımıza bırakmayacak olanımızdır. Bunun için bağlanırız ona ilanihaye. Çay bize iyi gelir. (“Biz çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz,” Oğuz Atay).
Mutluluğumuzdur. Yürekten başkasına sunduğumuzdur. (“Her gülümseyişinde tüm ülkeye çay ısmarlayayım, seninleyken bir yudum çay zenginleştirilmiş uranyum gibi enerji veriyor bana,” Murat Menteş).
Sevdamızdır, aşkımızı ifade etme vasıtamızdır. (Benim çay bardağımda senin gözlerin olur, senin gözlerin sizin çay bardaklarınızda,” Sezai Karakoç). Mizanımızdır. (Çay bardağında bırakılan dudak payı kadar bile uzak kalamam gözlerine,” Sunay Akın).
Geçmişimizdir. Anılarımızı ayaklandıranımızdır. Tarihe emanet edip orada kalmasını arzu ettiklerimizi aklımıza getirenimizdir. Bir çekmeceye koyup üzerine kilit vurduğumuz ve tesirini kendimize bile itiraf etmekten çekindiğimiz anları sürekli taze tutanımızdır. (“Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel, namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer,” Can Yücel).
Geleceğimizdir aynı zamanda. Umudumuzu alevlendirenimizdir. Bütün kapılar kapandığında ve karanlıklar bastığında her tarafı, ruhumuza metanet veren ve başka bir kapının, başka bir yolun olduğunu, olabileceğini bize düşündürenimizdir. (“Çay, henüz her şey bitmedi demektir,” Cezmi Ersöz).
Değerlimizdir o bizim. Hürmet ederiz ona. Hoyrat davranamaz, alelusul bir iş nazarıyla bakmayız, bakamayız çaya. Hakkını teslim eder, kadrini kıymetini bilir, ona gerekli ihtimamı gösteririz. Aşkla muamele eder, şevkle demleriz onu. Zira çay, çay gibi olmalıdır.
Medeniyetin temeli
Peki, çay nasıl çay gibi olur? Aklımızı bazen başımızdan alan bazen başımıza getiren bu mübarek içeceğin hakkı nasıl verilir? Meraklısı olmayana çerez bir mesele gibi görünebilir bu, lakin bizim için mühimdir. Üzerinde ciddiyetle durulmalıdır. Onun için size kıdemli bir çay severin tavsiyelerinden bahsedeceğim. George Orwell’a kulak kabartmanızı rica edeceğim.
“Güzel bir fincan çay” * başlıklı kısa bir yazısı var Orwell’ın. 12 Ocak 1946’da Evening Standard’da yayınlanmış. Orwell yazının başında, o dönemin yemek tarifi kitaplarında çaydan söz edilmemesini eleştirir. Hem İngiltere’de hem de İrlanda, Avustralya ve Yeni Zelanda’da medeniyetin temellerinden biri çay iken ve en iyi çayın nasıl yapılacağı şiddetli tartışmalara yol açarken, yemek kitaplarında çaya yer verilmemesini veya çayın birkaç üstünkörü laf ile geçiştirilmesini “tuhaf bir durum” olarak niteler.
Sonra kendi çay tarifine geçer. İyi bir çay için 11 kural sıralar. “Her birini altın değerinde gördüğü” bu kurallardan ikisi bana ters gelir. Hemen söyleyeyim: Bir, Orwell çayı fincanda içer, ben ince belli bardağı tek geçerim. İki, Orwell çaya süt katar, benim ise sütle işim olmaz. Çay ve sütü bir arada düşünemem bile. Kültürel farklılıklar derin ve çelişkiler uzlaşılabilir gibi değil; dolayısıyla bu iki hususta bir anlaşma yolu bulabilmenin imkânı da yok gibi!
Gerçek çay sever koyu çay içer
Fakat geriye kalan dokuz kuralda ise Orwell ile ortaklaştığımız sağlam bir zemin var. Hemfikir olduğumuz konulara bakalım:
Bir, Hint ya da Seylan çayı kullanılmalı. (Ben, Seylan taraftarıyım.)
İki, çay az miktarda -yani demlikte- yapılmalı, semaver çayından uzak durulmalı.
Üç, demlik önceden ısıtılmalı. Isıtmak için demliği sıcak suyla çalkalamak yerine demliği ocağın yanına koymalı.
Dört, çay sert olmalı. “Bence bir fincan koyu çay, yirmi fincan açık çaydan iyidir. Bütün gerçek çay severler koyu çaydan ve hatta her geçen yıl biraz daha koyu çaydan hoşlanırlar.”
Beş, çay doğrudan demliğe konulmalı. Süzgeç, kese ya da çayı hapsedecek başka bir araç kullanılmamalı. Çayın demlik içinde serbest hareket etmesini engellememeli. Demlik içinde rahat hareket etmezse çayın doğru dürüst demlenmeyeceği bilinmeli.
Çaya şeker katan şaşkınlar
Altı, çaydanlık demliğe değil, demlik çaydanlığa götürülmeli. Temas anında su gerçekten kaynıyor olmalı.
Yedi, çay yapıldıktan sonra karıştırılmalı, demlik bir çalkalanmalı ve ardından yapraklar çökmeye bırakılmalı.
Sekiz, fincana ya da bardağa önce çay konulmalı, diğer malzemeler (süt ya da su) sonradan eklenmeli.
Dokuz, elbette çay şekersiz içilmeli. Katıdır bu konuda Orwell. “Çayın tadını şekerle bozuyorsanız, kendinize nasıl gerçek bir çay sever diyebilirsiniz? Çaya karabiber ya da tuz katmak da eşit derecede makul olurdu. Çay dediğin acı olur, tıpkı biranın acı olması gibi. Tatlı hale getirdiğinizde artık çayın tadını alamazsınız, sadece şekeri tadarsınız.”
Orwell çayı sadece ısınmak ve canlanmak için içtiklerini ve çayın tadı gitsin diye şeker kattıklarını söyleyenlere çok kızar. “Bu şaşkın insanlara diyeceğim şudur: Çayı, mesela iki hafta boyunca şekersiz içmeyi deneyin, çok büyük bir ihtimalle bir daha çayınızı şekerle berbat etmek istemeyeceksiniz.”
Velhasıl Orwell, Cahit Zarifoğlu’nun “Ve oturdu mu bir masaya hakkını verir çay içmenin” dediklerinden biri. O halde demli bir çay içip bu güzel abinin ruhunu şad etmek, boynumuzun borcu olsun!
* George Orwell, Faşizm Kehanetleri, Çeviri: Aylin Onacak, Sel Yayınları, İstanbul, 2016, s. 74-77.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları






























































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.10.2025
8.09.2025
3.09.2025
27.08.2025
23.08.2025
19.08.2025
14.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
22.07.2025